Mübarek Ramazan ayının tüm İslâm âlemi için hayırlara vesile olmasını Yüce Allah’tan diliyoruz. İnşallah tüm dünya Müslümanları için hayır ve bereket vesilesi olur. Aralarında birlik, bütünlük, kardeşlik ve dayanışma bağlarının güçlenmesine, zorluk içindeki kardeşlerimizin de yaralarının sarılmasına vesile olur.

Ramazan bir arınma ve yenilenme ayıdır. Bu ayda oruç tutulmasının amacı da insanın bedenini açlığa ve tahammüle zorlaması, böylece zorluklara alıştırması değil; zorluklara karşı direnmenin yanı sıra günâhlardan uzak durma konusunda sabır ve duyarlılığa da alıştırmasıdır. O yüzden Hz. Peygamber (s.a.s.) bu ayda nafile namazlarını da artırır ve genellikle son on gününü camide itikafla geçirirdi.

Hz. Peygamber (s.a.s.) aynı zamanda Kur’an-ı Kerim’in bulunduğu Ramazan’a kadar vahyedilmiş kısmını Cibril (a.s.)’e okurdu ki bu da mukabele diye bilinir. Günümüzde sürdürülen mukabelenin de örneği budur. Ancak mukabeleyi sadece Kur’an’ı yüzünden okuma veya dinleme düzeyinde bırakmamak, verdiği mesaja da muttali olmaya, tümünü olmasa bile bir kısmını anlamaya çalışmak gerekir. Bu konuda da mukabele için toplanacak cemaatlere Kur’an okuyacak hocalara görev düşüyor. Mukabelelerde bunun yapılmaması halinde Ramazan’da Kur’an hatmi için gayret sarfedenlerin içeriğini, mesajını da anlamaya ve gösterdiği perspektiften hayatlarını bir incelemeye tabi tutmaları gerekir. Bunu yaparlarsa gerçek anlamda arınma ve yenilenme gerçekleşir. Çünkü o durumda okudukları yüce kitap eksiklerini ve hatalarını görmelerine yardımcı olur. Sabır ve tahammüle, günâhlardan arınmaya vesile olması beklenen oruç da hayatlarına işlemiş hatalardan ve günâhlardan uzaklaşma konusunda kendilerine güç ve azim kazandırır. Böylece kirleri atma, arınma ve fıtrata dönüş gerçekleşir. Aksi takdirde okuduğunuz veya dinlediğiniz Kur’an hayatınıza işlemeyecektir.

Tarih boyunca Ramazan’ın değerlendirilmesi, bu aya özel aktiviteler geliştirilmesi ve faaliyetlerin zenginleştirilmesi için çeşitli etkinlikler ortaya çıkarılmış. Bunların içine Kur’an ve sünnette öğütlenen ibadet ve iyiliklerin yanı sıra Ramazan’ın ruhu ve amacıyla örtüşmeyen muhtelif eğlenceler de karışmış. Son yıllarda tarihteki Ramazan kültürünün ihyası iddiasıyla bu eğlencelerin yeniden yaygınlaştırılması çabaları dikkat çekmeye başladı. Oysa bizim bu konuda örneğimiz Hz. Peygamber (s.a.s.)’in ve ashabının dönemidir. Esas olan da Ramazan’ın özü ve amacıyla örtüşmeyen bir eğlence kültürünün ihyası değil Allah’a kulluk bilinci üzere şekillenen bir hayatın ihyasıdır. Tabii eğlence ve kültürel etkinlikler İslâm’ın reddettiği içerik taşımadığı sürece yasaklanmış değildir. Ama bunların Ramazan’la özdeşleştirilmesi ve Ramazan ayının bu tür etkinliklerle zenginleştirileceğinin düşünülmesi yanlıştır.

Ramazan bir ibadet, arınma, senenin geriye kalan döneminde tutan paslardan ve kirlerden temizlenme, Kur’an’ın sunduğu hayatla bütünleşme, Müslümanlar arasında ümmet ve kardeşlik bağlarını güçlendirme mevsimidir. Bunlara öncelik verilmesi Ramazan’ı asıl fonksiyonuna döndürmemize vesile olacaktır.

Ramazan’daki dayanışmada ümmet bütünlüğü çerçevesinde düşünmek ve emperyalizmin Müslümanları küçük parçalara ayırmak amacıyla çizdiği sınırları aşmak da büyük önem taşıyor.

İslam âlemi ne yazık ki bu yıl da Ramazan’a çeşitli sıkıntılarla giriyor. BM’nin son raporuna göre Suriye’de yardıma muhtaç durumda olanların sayısı 11 milyona yaklaştı. Katil Baas rejimi bir yandan vahşi saldırılarını ve katliamlarını sürdürüyor.

Onun katliamları sürerken Irak’ta da bir IŞİD senaryosu arkasına saklanarak pusu kuran ve gaddarlıkta Beşşar Esed’den geri kalmayan, aynı zamanda onunla işbirliği içinde olan Nuri el-Maliki hedefe yerleştirdiği bölgelere yönelik hava saldırılarını Ramazan’ın hemen öncesinde hızla başlattı. Bu saldırılar yüzünden can telaşına düşen kardeşlerimiz de kendilerine birilerinin yardım eli uzatmalarını bekleyecekler.

Filistin’de uzlaşma hükümeti kurulması Gazze’yi maruz kaldığı insanlık dışı ablukadan çıkarabilmiş değil.

Bunlar ilk bakışta önümüze çıkan ve dayanışmanın önemini bize hatırlatan sıkıntılar. O yüzden her Ramazan olduğu gibi bu Ramazan da iyilik kapılarını biraz cömertçe açmaya ihtiyaç var.