Sanatçılar ve Meyveli Gazozlar
Başbakan’ın, Cumhurbaşkanı adayı olarak vizyon belgesini açıkladığı toplantıya pek çok sanatçı da katıldı biliyorsunuz.. Aralarında çok önemli isimler de vardı kuşkusuz.. Orhan Gencebay gibi, Bülent Ersoy gibi.. Onların orada olmasının kampanyaya bir katkısı var mı, durdukları yer hayran kitlelerine tesir eder mi bilemem.. Tam olarak bu meselenin yanlış tartışıldığı kanaatindeyim.. Ne siyasetçiler, ne de bunu tartışan kitleler sanatçı-siyasetçi ilişkisi hakkında fikir sahibi bence.. Eğer işin esası bu olsaydı, misal, Aziz Yıldırım’ı aday yapar, 25 milyon oy alırdınız.. % 60’la cumhurbaşkanı seçtirirdiniz... Demek ki bu iş tam da öyle olmuyor.. Doğrudan oya değil, amma toplumsal mutabakata katkısı var kamuoyunca sahiplenilen kişilerin aldığı pozisyonun..
MADONNA DA KAMPANYAYA KATILMIŞTI
Madonna’nın, Obama dövmesiyle sahneye çıkması, Gwyneth Paltrow’un, Obama’ya destek için Londra’da kişi başı 14 bin 500 dolarlık bir yemek vermesi, Jay- Z ve eşi pop şarkıcısı Beyonce’un da New York’ta Obama yararına bir davet ve konser tertiplemesi gibi örnekler var Amerika’da.. Dolayısıyla bu ne ayıp, ne de yanlış.. Bu komplekse gerek yok..
MAHALLE BASKISI
Recep Tayyip Erdoğan’ın toplantısına katıldıkları için linç edilmek istenen sanatçılar var.. Gördük.. Kimi açık açık yazdı ‘adınızı not ettik’ diye.. Kimi haber gönderdi ima yollu ‘bundan sonra çıkacak bar ararsın kendine’ diye.. Hiç bir şey olmasa da kendi sosyetelerinde, en hafifi ‘saray soytarısı’ olmak üzere çeşitli ithamlara maruz kaldılar.. İlkeli, bilinçli, saygın ve komplekssiz olanları bunları duymazdan-görmezden geldi.. Hiç umursamadı bile..
NİYE DAVET ETTİNİZ Kİ BU ADAMLARI?
Bazı meyveli gazozlar ise, Erdoğan’ın yanında süklüm püklüm el pençe divan dururken, dışarı çıkıp da mahalledeki karşı havayı koklayınca bir havalara girmiş.. Bir soru var ya hani meşhur; “sen kimsin kardeşim?”... Yanlış anlaşılmasın sakın.. Bunu aşağılamak için sormuyorum.. Davet edilmiş, çıkmış Başbakan’ın karşısına da.. Niye davet edilmiş arkadaş?.. Kitlesi nedir, neye karşılık gelir, neyi temsil eder, varlığı ne ifade eder, olmasa ne kaybedilir? Vallahi cevap aradığım sorular.. Bülent Ersoy’u, Hülya Koçyiğit’i davet ettin, hadi anladım.. Bir şey ifade ediyor.. Bir anlamı var.. Bir karşılığı var.. Çağırmışsın meyveli gazoz adamları, toplantı bitip de eve gidince önce Erdoğan’ı infaz etmeye kalkmışlar.. Ya hu kimdir bu adamlar, kim? Neden veriyorsun şöyle adamların eline bu kozları?.. Ne yapmış bugüne kadar?.. Senin liderinin kelle koltukla kavgasını verdiği hangi konu hakkında tek kelime laf söylemişler? Hayatları boyunca gördükleri tek politik mesele Gezi, onu da kalkışmayı tertipleyen yapılara kaptırmışlar haberleri yok.. Hâlâ ağaç-mağaç diyorlar... Siyasi fikri, duruşu, dünya görüşü, ideolojisiyle ilgili değil benim eleştirim.. Adamlarda iyi-kötü, doğru-yanlış bir duruş yok.. Hükümeti destekliyor olmasına gerek de yok.. Sahici olsunlar yeter... Örneğin, davet etseydin de, Volkan Konak gelseydi, aslan gibi çıkıp “Cumhurbaşkanı seçilirseniz lütfen HES’ler konusuyla yakından ilgilenin Başbakanım” deseydi, Vedat Türkali olsaydı da deseydi ki; “eğer cumhurbaşkanı seçilirseniz, barışı yıkmalarına izin vermeyin”... Toplantı çıkışında da televizyon kanalları, bu sanatçılara kanaatlerini sorsaydı, onlar da vizyon belgesi ile ilgili menfi-müspet bir iki laf edebilseydi.. Lale Mansur mesela, olsaydı salonda.. Çıkışta gazeteciler mikrofon uzatsaydı.. O da deseydi ki; “Kürt meselesi konusunda Erdoğan’ı kararlı gördüm. Eğer Cumhurbaşkanı seçilirse bu hedefinden geri adım atmayacak gibi görünüyor”... Meyveli gazozu getirdin de ne oldu? Kalın sağlıcakla.