Katolik kiliselerindeki çocuk tacizi ve tecavüzleri Vatikan’ın başına ağrıtmaya devam ediyor. Vatikan’ın Birleşmiş Milletler nezdindeki Büyükelçisi Silvano Tomasi’nin bildirdiğine göre son 10 yılda 3400 kardinal, rahip veya diğer kilise çalışanlarına karşı çocukları taciz veya tecavüz etmeleri nedeniyle işlem yapıldı.

Gün geçmiyor ki gazetelerde rahiplerin tacizleriyle ilgili bir haber görmemiş olalım. Piskoposundan, kardinaline, ondan da rahibine kadar Hristiyan dünyasının ruhani öncüleri kabul edilen bu insanlara Hristiyan aileler çocuklarını teslim etmekten çekinir oldular.

Sapıklığın artışında rahiplerin evlenememe yasağı ve kendilerinin (haşa) Allah adına günahları bağışlama yetkisine sahip olduklarını düşünmeleri önemli etkenler olmalı.  Öyle ya, başkasının günahını bağışlayanlar kendi günahlarını da hayda hayda bağışlarlar.  

Ancak Ortodoks Yahudilerin çocuk tacizi noktasında Katoliklerden daha kötü bir noktada olduğu iddia ediliyor.  Üstelik bu iddianın sahipleri de yine Yahudiler. Tacizle mücadele eden Haham Nuchem Rosenberg’e göre Amerikan, İngiliz ve İsrailli Ortodoks Yahudileri çocukları taciz etmede Hristiyan toplumlardan daha kabarık bir sicile sahipler. Rosenberg, sinagoglardaki cinsel sapıklığa “çocuk tecavüzü montaj hattı” adını koyuyor.

New York, Londra ve İsrail’de çocuk tacizi ciddi boyutlara ulaşmış durumda.

Tacizi en çok okul öğretmenleri, hahamlar, babalar ve amcalar gibi erkek kesiminden insanlar yapıyorlar. Tacize maruz kalanlar ise Katoliklerde olduğu gibi çoğunlukla genç erkekler.

Haham Rosenberg’in bildirdiğine göre New York’taki Hasidi Yahudilerine mensup genç erkeklerin yarısı yaşlı Yahudilerin tacizine uğradı. Diğer bir Yahudi uzman Ben Hirsch ise bu rakamın daha da fazla olduğunu iddia ediyor ve iddiasını yaptıkları araştırmalara dayandırıyor.

Ortodoks Yahudi toplumundan çocuk tacizi hakkında konuşanlar  toplumdan dışlanıyorlar. Konuyla ilgili en çok konuşanlar ise çocukların anneleri. Yahudi kadınlar çocuklarının babaları tarafından yem olarak kullanıldığını iddia ediyorlar.

Yahudiler bu iğrenç sapıklığı sadece Ortodokslara yıkmaya çalışıyorlar. Ancak  bazılarına göre Yahudiliğin medeni kanunlarını kapsayan Talmud’da sübyancılığa atıfta bulunuluyor.

İddiaya göre çocuk tacizinin geçmişi  Yahudilerin Babil’den sürülmesine kadar dayanır.Hz. Musa’nın emirlerini dinlemeyen  riyakar Yahudiler kendi putperest geleneklerine geri dönerler ve Hz. Musa’nın haram kıldığı bir çok şeyi “koşher” yani helal sayarlar. Çocuk tacizi de bunlarda biriydi. Çocuklara tecavüzü “ Dokuz yaşındaki bir erkek henüz yetişkin bir erkek değildir” şeklindeki iddiayla meşrulaştırmaya çalışırlar. Böylelikle günah işleyeni Tevrat’ta geçen “ Bir erkekle, bir kadınla zifaf yaptığınız gibi zifaf yapamazsınız” emrinden muaf tutmuşlardır.

İngiliz yazar Dr. Lasha Darkmoon;  “Cinsellik Yahudi’nin beyninde var ve onu tüm topluma yaymışlardır. Topluma cinsellik virüsünü Yahudiler bulaştırmıştır.” der.

Batı toplumlarının ahlaki çöküntü içinde olmalarında haham ve papazların sübyani ahlaksızlıkta birbirleriyle yarışmalarının önemi bir rolü vardır. Çocuklara kutsal mabetlerde neyi öğretirseniz, büyüyünce çocukluğunda öğrendiklerine dayalı bir kişiliğe ve ahlaka sahip olurlar. Hristiyan ve Yahudi toplumundaki değer aşınmalarına bakınca kilise ve sinagoglarda sadece dini eğitim verilmediği apaçık ortada.

Birileri hahamdan, papazdan, piskopostan sana ne diyebilir.  Doğru. Beni onların fantezileri ilgilendirmiyor. Ben sadece dinimin farkını zıtlarıyla muvazene etmeye çalışıyorum.

Dinimizin kıymetini bilelim.