“Yerevan”cılar Revan’ı Bilir mi?
Şu sıralar Yerevancılar dünyanın birçok ülkesinde faaller. 24 Nisan yaklaşıyor. Hani şu adı soykırım gününe çıkan... 24 Nisan... Oysa 24 Nisan’da yapılan eli kanlı Ermeni komitacıları yakalanıp gözetimi altına alındılar!
Yerevancılar Revan’ı bilmezler, bilmek de istemezler. Çünkü o bilinince tarih bilinir, gerçeklere yaklaşılır.
Revan Köşkü’nü bilenler, Revan’ı da bilmeli... O köşkün neden yapıldığını da...
Topkapı Sarayı’nın 4. Avlusundaki bu zarif köşk, 4. Murad’ın Revan zaferinın hatırasına yapılmıştır. Mimar Kasım Ağa’nın yaklaşık 4 asır önce yaptığı köşk, çinileriyle, menkuş revzenleriyle (vitray), altın yaldızlı kubbesiyle bir sanat harikasıdır. Bir zamanlar Osmanlı padişahlarının sarıkları burada muhafaza edildiğinden, “sarık odası” diye anılırmış.
Revan’ın Erivanla veya Yerevanla ilişkisini bilenler “Revan zaferi” denildiğinde, Ermenilere karşı kazanılmış bir zafer olduğunu düşünebilirler.
Osmanlı “Ermeni Devleti” ile savaşmadı, Ermenilerle de savaşmadı. Böyle bir devlet yoktu. O bölgede Ermenilerin esamisi okunmuyordu. Osmanlı’nın bölgedeki rakibi Safevî İran’dı.
Tarihler 4. Murad’ın Revan seferine, Irak için, Bağdat için çıktığını yazarlar. Nitekim, Revan seferi yetmemiş, bir de “Bağdat seferi” yapılmıştır. Ve bu sefer meşhur Kasr-ı Şirin Andlaşması’na giden yolu açmıştır. Hani İran’la değişmeyen sınırımızın çizildiğin anlaşma.
O Revan’ın ak yokuşu/Oraya gider
değilem!
Bir zamanlar Erzurumlu, Karslı, Ardahanlı... Revan’a gider gelirdi. Bu türkünün mazmunu budur. Revandakiler de bu şehirlerimize veya Osmanlı şehirlerine kolaylıkla gider gelirlerdi.
O Revan’a ben işlerem/Oraya gider değilem!
Revan iki Türk devleti arasında çekişme konusudur: Osmanlı ve Safevi. Fakat kuzeyden Rusların sarkmaya başlaması durumu değiştirir. Osmanlı Revan’ı Ruslara bırakmamak için müdahale ihtiyacını hisseder, 1730’lu yıllarda. Sonra müstakil hanlık olur. Komşu Gürcistan’ın tesiri artar. İran da Revan’la fazla ilgilenemez,1827de Rusların eline geçer. Bir yıl sonra Türkmençay anlaşması ile bu tasdik edilir. İşte bu tarihten sonra Revan’da Ermenilerin sözü edilmeye başlar.
Rusları burayı “Ermeni vilayeti” ilan eder/ettirilir. Rus siyaseti, İran’a ve Türkiye’ye karşı Ermeniler üzerinden yürütülür. (Daha sonra Batı siyasetinin Ortadoğu’da İsrail üzerinden yürütüldüğü gibi…) Türkiye’den ve İran’dan Ermeniler göç eder. Buna rağmen 1886’da Revan merkezinin yüzde 38’i Ermeni, yüzde 52’si Türk’dür. 1908’de de durum fazla değişmemiştir.
1. Dünya Savaşı’nın sarsıntılarında doğu sınırlarımız yeniden çizildi. Büyük Ermenistan hayalini şark ordumuz yerle bir etti. 1921’de Türkiye Ermenistan sınırını tanıdı. O tarihten onra, Revan’da Türk sayısı hızla azaldı. Bugün belki de hiç yok!
Şehirde 18. asırda 8 cami vardır... O koskoca tarihten iki cami kalmış bugüne: Gökmescid ve Serdar.
Artık Revan, Erivan’dır, hatta bazı sebükmağzların diliyle Yerevan’dır!
Lâfı evirip çevirmeye gerek yok: Ermenistan bağımsız görünümlü Rusya Federasyonu’nun tâbisi bir devlet. İran ve Türkiye sınırlarında Rus askerlerinin bulunmasının sebebi bu!
Ermeni diyasporası batıda; Avrupa ve Amerika’da. Dünyanın en fakir ülkeleri arasında yer alan Ermenistan’ı onların yardımları ayakta tutuyor. Güya böylece Batı ile de ilişkili oluyor, ikili himaye görüntüsü veriliyor. Ama Rusya güçlendikçe Emenistan üzerindeki ağırlığı da artıyor.
Ermenistan belini doğrultmak istiyorsa, Türkiye ile ilişkilerini düzeltmek zorunda. Bu iki sebeple mümkün olmuyor:
Batılı kışkırmacıların da tesiriyle Ermeni katliamı efsanesinin tanınması baskısı. Evet, bir “tehcir” yani göçürme var! Fakat savaş sırasında Rusya’ya destek olan unsurların göçürülmesinin acayip bir tarafı yok. Bu göçürme sırasında olanlar ise, bahsi diğer.
Şunun hesabını çıkarmalıyız: Bölgede ne kadar müslüman katledildi, ne kadar Ermeni? Bu yapılırsa müslüman kıyımının daha fazla olduğu görülecek.
İkincisi: Karabağ meselesi… Sovyetler dağılırken Rus askerlerinin denetiminde Ermenilerin Azerbaycan’a ait toprakları soykırım uygulayarak ele geçirmesi...
Revan “Erivan” oldu. Şimdi birileri “Yerivan” imlası ile bize tarihi unutturmaya çalıyorlar.
Tarih tek taraflı değildir. Türkiye Ermeni tehcirini “soykırım” olarak tanır mı? Rusya işin içinde olmasa idi, batılı başkentler bunu çoktan başarırdı. Bu saatten sonra başarmaları ise imkânsız!
O Revan’da bir kuyu var
Oraya gider değilem!
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.