Ahmed-İ Hani’nin Kabesi, Demirtaş’ın Kabesi
HDP’nin müzekker eş başkanı Demirtaş hazretleri “Müslümanlar için Kabe neyse, işçi sınıfı için de, bizim için de Taksim aynıdır.” diyor.
On sene önce, mü’min ve mu’tekid Alevileri inciten bir zihniyet, Hacı Bektaş Türbesi ile Kabe’yi birbirine benzetmişti de en büyük tepki gene tertemiz Alevilerden gelmişti; Demirtaş’ın bu herzesi de en fazla mü’min-mu’tekid Kürtleri incitmiştir.
Türkiye üzerine oynanan oyunlarda figüran olanlar, niyeyse, bu milletin kutsallarıyla oynayarak, toplumsal birliği yaralamaya çalışırlar.
Demek ki her densiz grubun densiz temsilcileri var ki, ipe-sapa gelmez laflarla taraftar toplayama çalışıyorlar.
Biz zaten PKK’nın komünist-Stalinist bir örgüt olduğunu; onun 1970’li yıllarda, önce ortanın solunda bir kuluçka devresi geçirdiğini; ikinci kuluçka devresinin marjinal sol gruplar olduğunu çok iyi biliyoruz. PKK’nın 1977’den itibaren de kızıl bayraklı bir komünist terör örgütü olduğunu; bölgede gücünü arttırmak için pek çok Kürtçü örgüt mensuplarını katlettiğini biliyoruz.
Birkaç senedir dini söylemlerle kendilerini dine saygılı göstermelerine; alternatif namazlar kıldırmalarına; televizyonlarında Ramazan programları yaptıklarına bakmayın… Bunlar işin reklam tarafı... Asıl PKK bunların arkasında gizli. PKK’nın bütün metinleri, İslamiyet düşmanlığıyla dopdoludur. İslamiyet’e düşman ama Yezidiliğe övgülerle dolu metinlerdir PKK’nın metinleri.
Marksist ve sol bir gelenekten geleceksin, komünist-Stalinist bir terör örgütünün desteğiyle siyaset yapacaksın, Allah’ın evi Kabe dururken, ona şirk koşarak, alternatif bir Kabe diyerek Taksim’i yumurtlayacaksın ve ondan sonra dönüp Ahmed-i Hani’nin torunlarından oy isteyeceksin. Akide-i İslam, Akide-i İman adlı eserleri yazan, çocukların için Nubihar-ı Bıçukan adlı dini kitabı telif eden ve hepsinden önemli bir şekilde fena fillah ve beka billah için Mem u Zin adlı kitabı kaleme alan Ahmed-i Hani’nin torunlarının din duygularıyla alay edercesine, Taksim’e (haşa) Kabe diyeceksin!...
Lafı etmeden önce ölçeceksin ve boyuna uyup uymadığına bakacaksın efendi!... Leylek bile yutacağı kemiği önce boyuna göre ölçer; yukarıdan veya aşağıdan çıkmayacaksa yutarmış. Sen leylek kadar da mı bir akla sahip değilsin efendi?... İrice bir kuş olan leylek beyniyle beynini mukayese ettirme bize!... Sen Kabe ile Taksim mukayesesini yapma densiziliğinde bulunursun ama biz senin beynini, leylek beyniyle mukayese etmeyiz.
Adı her zaman ölümlerle anılan ve zemini kan kokan Taksim’i, Beytullah’la bir tutan bir zihniyet, ancak sadece kandan beslenen PKK paralelinde siyaset yapan bir sözde siyasetçide görülür.
Kürt halkı, Demirtaş efendi gibi siyasetçilere mahkum değildir. Kutlu Doğum Haftası’nda Diyarbakır meydanını dolduran milyonlar, 17. asırdan beri Kürt irfanının temelini oluşturan şahsiyetlerden biri olan Ahmed-i Hani’nin torunları, 7 Haziran günü, Demirtaş efendinin bu çarpık ve sapıkça benzetmesinin hesabını sandıkta soracak ve yumurtladığı herzeyi yalatacaktır.
Ahmed-i Hani’nin torunlarının Kabesi, Mekke’deki Beytullah’tır; Taksim değil Demirtaş efendi.
Selahaddin Eyyübi’nin, Feqiye Teyran’ın, Baba Tahir’in, Heriri’nin, Mele Cezeri’nin, Ahmed-i Hani’nin torunları için 7 Haziran günü çok önemlidir. O gün, bu şiddet, terör ve şirk ehlini sandığa gömmek, Ahmed-i Hani’nin torunlarının şanına şan katacaktır.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.