Lütfü Şehsuvaroğlu

Lütfü Şehsuvaroğlu

Damla

Damla

Şeyh Sa­di­’de­n...  Bir bu­lut­tan bir dam­la yağ­mur düş­tü.        Bu kü­çü­cük dam­la de­ni­zin en­gin­li­ği­ni, bü­yük­lü­ğü­nü gö­rün­ce utan­dı.

Şu de­ni­zin ya­nın­da ben de kim olu­yo­rum eğer de­niz bu ise ben bir hiç imi­şim.

Dam­la ken­di­ni böy­le­ce hor gö­rün­ce se­de­fin bi­ri onu koy­nu­na al­dı. Se­ve­rek bes­le­di.

Fe­lek de yar­dım­cı ol­du, en ni­ha­ye­tin­de pa­di­şah­la­ra, prens­le­re, pren­ses­le­re, on­la­rın taç­la­rı­na la­yık bir in­ci ol­du.

İşin öze­ti dam­la­cık, bu yü­ce­li­ğe ku­rum­suz ol­mak­la eriş­ti.

Yok­luk ka­pı­sın­da dur­du­ğun­dan var ol­du.

Ta­mah­kâr­lık ve ki­bir in­sa­nı pe­ri­şan eder, yo­lun­dan uzak­laş­tı­rır.

Ken­di nef­si­ne hor bak­mak, ça­lım ve ku­rum çat­ma­mak, al­çak gö­nül­lü, mü­te­va­zı ol­mak ise ol­gun­laş­tı­rır. İn­ci gi­bi ya­pa­r…

“İN­SA­NIN KA­RAK­TE­Rİ KA­DE­Rİ­Dİ­R”

He­re­dot de­miş bu sö­zü. Bü­yük ta­rih­çi He­re­do­t…

Ge­çen­ler­de bir bü­yük(!) ga­ze­te­ci­nin ka­rak­te­ri hak­kın­da özet­len­miş bir re­sim al­tı ya­zı­sı ya­yın­lan­mış­tı.

Ga­ze­te­ci­lik ha­ya­tı bo­yun­ca 37 baş­ba­kan ge­lip geç­miş, hep­siy­le de ara­sı iyiy­miş. Hep­si­ni des­tek­le­miş.

Bu özet alt ya­zı üst­te­ki res­mi an­lat­ma­ya ye­ti­yor as­lın­da.

İn­sa­nın ka­rak­te­ri ka­de­ri­dir.

Her za­man mut­lu, me­sut ya­şa­mış o ga­ze­te­ci­…

Bü­tün ik­ti­dar­la­rı des­tek­le­miş. Bü­tün baş­ba­kan­la­rın ya­kı­nın­da yer al­mış. Bü­tün köşk­le­re, sa­ray­la­ra gi­rip çık­mı­ş… Bü­tün ni­met­ler­den ya­rar­lan­mış.

Ka­de­ri gö­rü­nür­de gıp­ta edi­le­cek bir ka­der öy­le mi?

Bir ga­ze­te­ci için ge­le­ne ağam gi­de­ne pa­şam de­mek, her ik­ti­da­rın kuy­ru­ğu­nu tut­mak, her ma­kam sa­hi­bi­ni yağ­la­mak bu mes­lek için her­hal­de en aşa­ğı­lık hal­ler­den bi­ri ol­sa ge­rek. Bu mes­le­ğin as­la ka­bul ede­me­ye­ce­ği ti­po­lo­ji böy­le bi­ri­si ol­sa ge­re­k…

Ge­çen­ler­de es­ki Ana­do­lu Ajan­sı ge­nel mü­dür­le­rin­den olup şim­di kö­şe ya­za­rı olan Ke­mal Öz­türk, isa­bet­li, isa­bet­li ol­du­ğu ka­dar da ka­nır­tı­cı bir ger­çe­ğin al­tı­nı çiz­di. Ar­tık mes­lek­te iti­bar­lı kim­se kal­ma­dı, iti­bar­lı ya­zar­la­ra, ga­ze­te­ci­le­re ih­ti­yaç var di­ye­…

Her dö­nem bir fır­sa­tı­nı bu­lup ik­ti­da­ra yağ­dan­lık yap­ma­ya be­ce­re­bil­miş­le­rin iti­bar ka­zan­dı­ğı, ha­yat­la­rı­na gıp­ta edil­di­ği bir mes­lek are­na­sın­da ne bek­li­yor­du­nuz ki?

Dü­şü­ne­bi­li­yor mu­su­nuz 12 Ey­lül ih­ti­lal yö­ne­ti­mi­nin pro­je ola­rak ha­zır­la­dı­ğı med­ya plat­for­mu bu­gün ay­niy­le va­ki ha­yat da­mar­la­rı­nı ala­bil­di­ği­ne ge­niş­let­mek­te­dir.

Ee­e, ne­re­de Ye­ni Tür­ki­ye?

Ge­çen­ler­de Meh­met Do­ğan dos­tu­muz da yaz­dı Sa­bah Ga­ze­te­si­’nin ha­li pür me­la­li­ni­…

Er­me­ni söz­cü­lü­ğü­ne han­diy­se so­yun­ma­yı ma­ri­fet sa­yan­lar hep ora­da­…

Ne­den?

Dü­şün­dü­nüz mü?

Çün­kü baş­tan be­ri 12 Ey­lül pro­je­si­dir de on­da­n…

Müs­lü­man­lar(İs­lam­cı­lar mı de­me­liy­dim) da, Müs­lü­man­la­rın ik­ti­dar­la­rı da hu­zur için­de mut­ma­in o med­ya­nın etek­le­rin­de kı­vır­tıp dur­sun­la­r…

Ka­fes fil­min­de de ge­çe­cek, 12 Ey­lül su­la­rın­da Muh­sin Baş­kan ile ka­çak gün­le­ri­miz­de Vi­la­yet­ler Ko­na­ğın­dan bir Sü­ley­man­cı aş­çı dos­tu­muz iki say­fa­lık bir tu­ta­na­ğı çöp­ten bu­lup bi­ze ge­tir­miş­ti.

Ne ya­zı­yor­du üze­rin­de?

EY­LEM PLA­NI 3: GENÇ­Lİ­ĞİN DE­PO­Lİ­Tİ­ZAS­YO­NU

Araç­lar ma­lum: seks ve spo­r… İş­te o ey­lem pla­nın­dan son­ra med­ya şe­kil­len­di. Ma­ga­zin prog­ram­la­rın­da fut­bol ile cin­sel­lik, seks, ma­ga­zin, ar­tiz­ler fi­lan bir­leş­ti­ril­di. Ay­nı ka­re­de ve­ril­di. Hül­ya Av­şar ile Tan­ju Ço­lak aş­kı baş­la­tıl­dı. 

Hın­cal Ku­luç ba­kan­lı­ğın­da bir ekip –ki iç­le­rin­de Ah­met­ler, Al­tan­lar, Yıl­maz­lar, Bay­ra­moğ­lu, Gü­lay­lar, Em­re­ler, En­gin­ler, Acun­lar fi­lan- bu pro­je için gö­rev­len­di­ril­di.

Bu­gün de­ği­şen ne var?

Kim­ler ya­zı­yor Sa­ba­h’­ta­…

Ge­nel ola­rak da med­ya­ya kim­ler hâ­kim?

Ye­ni Tür­ki­ye es­ki Tür­ki­ye­’nin ga­ze­te­ci­le­ri ile pa­yi­da­r…

Fonk­si­yon önem­li de­mek ki­… O fonk­si­yo­nu kim ye­ri­ne ge­ti­ri­yor­sa onun­la işt tu­ta­bi­li­yor­la­r…

Es­ki Tür­ki­ye­’de bir ta­kım baş­ka mo­der­nizm düş­kün­le­ri ege­men­di. Mo­dern­leş­tir­me­ci­ler, mo­dern­leş­ti­ri­ci­le­r… Ai­di­yet­le­ri fark­lı sa­nı­lır­dı.

De­ği­şen bir şey yok as­lın­da­…

Bu­gün de baş­ka bir al­ter­na­tif adı­na baş­ka bir ai­di­yet adı­na yi­ne ay­nı fi­gür­ler fonk­si­yon­la­rı­nı de­ruh­te edi­yor­la­r…

De­mek ki dev­let de­nen me­ka­niz­ma mer­kez ke­nar iliş­ki­si­ni iyi bi­li­yor. Ke­nar­da ta­lep­le­ri ar­tan ke­sim­le­ri da­ha doğ­ru­su on­lar­dan ba­zı­la­rı­nı mer­ke­ze alıp emis­yon hac­miy­le ken­di­ne ben­ze­ti­yor ve kit­le­sel ta­lep­ler ye­ri­ne ge­li­yor­muş gi­bi ik­ti­dar, asıl ik­ti­dar bil­di­ği­ni oku­ma­ya de­vam edi­yor.

Di­ye­lim ki, ke­nar­da­ki ta­lep­kâr­lar fi­lan­cı fa­lan­cı, fi­lan ke­sim fa­lan ke­sim dev­let çark­la­rı ara­sı­na al­dı­ğı bu ke­sim­den ki­mi ön­der­ler eliy­le kos­ko­ca bir al­ter­na­ti­fi iğ­diş edip çö­pe atı­lır ha­le ge­ti­ri­yor ve si­ya­set­te­ki tat­min sa­ye­sin­de sis­tem de­je­ne­ras­yon tek­ni­ği­ni yi­ne çok iyi kul­la­nı­yo­r…

Ken­di­ni gü­ven için­de his­se­di­yor böy­le­ce­… 

Al­ter­na­tif olan­lar da dev­le­tin kay­gu­suy­la öy­le ha­şır ne­şir olu­yor­lar ki ken­di­le­ri­ni ade­ta dev­le­tin as­li sa­hip­le­ri san­ma­ya bi­le baş­lı­yor­la­r…

Dev­le­tin gü­ven­ce­si olu­yor­la­r…

Söz­de bu Müs­lü­man(cı) ga­ze­te­ler­de Al­lah rı­za­sı için ha­ki­ki bir Müs­lü­man ka­lem yer bul­mu­yor, iş­te ce­va­bı bu­…

Ben­ce dos­tu­muz Ke­mal Öz­türk hak­lı ama ya­pa­bi­le­ce­ği bir şey yo­k…

Za­ten iyi adam­la­rın çir­kef­le ne işi ola­bi­lir?

İman ve Küfür
Bu nasıl namazdır ki önünde put duruyor
Beş vakit kurduğunu şeytan bir kez kuruyor
Hem iman hem de küfür sığdırdığın kalbinde
Şeytan binbir keyifle taht kurmuş oturuyor

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Lütfü Şehsuvaroğlu Arşivi