At izini it izine karıştıran aptal solcular, daha doğrusu solcu geçinenler yine kullanıldılar.

Yine ajitasyon, provokasyon, manipülasyon ve daha ne kadar ‘..syon’ varsa onun peşindeler.

PKK’nın dümen suyuna giren bazı okullarda terör estiriliyor.

Ulan Gar’daki bombayı okuldaki ülkücüler mi attı ki, onları tehdit edip yıldırmaya çalışıyorsunuz?. Güya okula almıyorsunuz… Her şeyi birbirine karıştırıyorsunuz; böyle mi savunacaksınız haklarınızı? Böyle mi hesap soracaksınız devletten? Böyle mi menfur cinayete kurban giden o barış mitingi için gelen kardeşlerinizin haklarını koruyacaksınız, anılarına saygı göstereceksiniz?

Böyle mi?

Aptallar.

Aklınız sıra Ankara’daki menfur olayı kınıyorsunuz, öyle mi?

…

Ankara Hukuk’ta ve diğer bazı PKK terörünün estiği okullarda ülkücü öğrenciler tehdit edilmiş, hatta bazıları dövülmüş.

“Bu okulda okuyamazsınız” denmiş. 

Kabadayılık yapmışlar, terör estirmişler, şiddet kullanmışlar.

Bir de demokratik mücadele yaptıklarını ileri sürecekler böylece öyle mi?

…

Ankara Üniversitesi’ne söylüyorum. Rektörüne ve Senatosuna..

O rektörü seçen YÖK’e ve en son Cumhurbaşkanına…

Teröre boyun eğen bir üniversite olur mu?

Mesele gayet basit oysa…

Ankara Üniversitesi’nin Gölbaşı’nda kampüsü yok mu? Ne kadar büyük meblağlara mal olmadı mı? Ne kadar büyük titizlikle, itinayla yapılmadı mı?

Hemen taşınsın üniversite oraya…

Hukuk Fakültesi’nin şanını lekelemesin teröristler…

Bu bir memleket meselesidir Sayın Erdoğan.

Her şeye gücün yetiyor, buna mı yetmiyor? 

Rektörü de, YÖK’ü de çağır, talimatını ver!

Hemen taşınsınlar…

Yapmazsan ülkücü gençlerin vebali senin boynuna…

Hukuk Fakültesi tarihi bina, orayı terk etmek olmaz. Zaten bu fakülteye terör estirmek için girenler civar okullardan geliyorlar. Allah bilir okullarıyla ilişkileri kesilmiş zaman zaman dağa çıkan PKK’lılar bunlar…

Koskoca okul PKK’ya teslim edilir mi yahu?

Hukuk Fakültesi hariç bütün okullar hemen taşınsın Gölbaşı’na…

Ya da teröristlerin çoğunlukta olduğu Eğitim Fakültesi ve bizim eski Basın Yayın dediğimiz okullar Beşevler’e taşınsın. 

Yani Gazi yakınına…

Orada posta koyabilecekler mi bakalım?

Buradan uyarıyorum. ‘Bu basit tedbiri alamayan devlet, sonra timsah gözyaşları dökmesin…’

Hukuk Fakültesi’ni işgal eden ve terör estiren gençlerin özgürlükçü üniversite ortamından anladıkları terör örgütünün gönüllü silahşorluğunu yapmak…

Devlet, YÖK’üyle, Üniversite Senatosu ile polisiyle, yargısıyla ve bilumum sorumlularıyla bu gidişata seyirci kalamaz.

Üniversiteyi özgürlükçü üniversite yapmak, onu terörden arındırmak kimin görevi?

Koskoca kampüs verilmiş üniversiteye, kullanamıyor. Olacak şey değil…

Böyle şey olur mu?

Sen niye rektörsün o zaman?

Sen nasıl Senato’sun o zaman?

Sen ne iş yaparsın YÖK?

Ankara’nın göbeğinde estirilen teröre karşı devletin hiç mi mecali yok yahu?

Ankara Garı’na bomba koyanlarla ilgili saçma sapan spekülasyonlar yapacağına IŞİD ve PKK denen terör belasını ortadan kaldır ve arkasındaki güçlerle gerçek bir mücadele ortaya koy ey devlet!

Ankara Garı’na bomba konulması hadisesinde ülkücülerin ne kabahati var? Yoksa mağdur yakını rolünü üstlenenlerin gazını almak için masum öğrenciler mi hedefe konuyor?

l l l

Türkiye’ye Kürt sorununun çözümü için dayatma yapan ve yazdıkları raporları devletimize kabul ettirerek tuzağa iten Henri Barkey ile David Phillips’in ipliğini pazara çıkarmıştım.

Şimdilerde Henri Barkey yine yağıp gürlemiş.

Bütün bu terör eylemlerinin müsebbibini bulmuş kendince. Her şeyin 400 milletvekili almak isteyen Cumhurbaşkanının hevesinden doğduğunu ileri sürmüş.

Ve eklemiş:

“Ya teröristler İstiklal Caddesi’ne bomba koyarlarsa?...”

Allah Allah, bu adam nasıl böyle konuşabiliyor?

Sayın Cumhurbaşkanı’ndan MİT Müsteşarı’na kadar her yetkiliye soruyorum o zaman:

‘Niçin bu adamı ciddiye alıp onun Kürt Sorununun çözümü için yazdığı 22 maddenin hepsini kabul ettiniz alayu valayla…

Hesap verin bakalım!’

Ben de şimdi diyorum ki:

Üniversitelerde horlanan ülkücülerin damarına basmayın.

Ya onlar, bu sefer, bıçak kemiğe dayandı deyip okul işgal etmeye kalkarlarsa ne yapacaksınız?

Ya ülkücüler rektörlük binasını basıp rektörü rehin alırlarsa mesela…

Provokasyon Kokusu

MHP konvoyu sırf AKP’li diye üç genci sıkıştırıp arabasında dövmüş. 

Çok kötü görüntüler bunlar. Delikanlılığa sığmaz.

 Havada provokasyon kokusu var.

Her yerde çatışma var. Araba solladı diye adam dövenden tutun, arabasında Tayyip Erdoğan ile ilgili kitap olduğu için dayak yiyen de…

Düğün basıp durduk yere adam öldürenler var bu ülkede.

Acımız var türkü söylemeyin diye uyarmışlar önce. Elbette bu uyarı yerindedir. Karşı tarafın da eğlenceyi kesip acıyı paylaşması en azından anlaması gerekirdi.

Pekala acıyı paylaşmadı diye daha büyük bir acı yaşatılır mı insana…

Bu toplum iyice zıvanadan çıktı.

Reis siyasi parti mitingi yapıyor. Uğruna miting yaptığı adamlar hayır o bizden değildir, eski bir MHP’lidir diye savunma yapıyorlar.

Ne anladık kardeşim o zaman?

Ne diye böyle saçmalıklara girişiyorsun?

Bana söyle ben seni vekil yapayım çok istiyorsan…

MHP konvoyu ile reisin konvoyunun karşı karşıya geldiğini düşünsenize…

Aman Allah meydan muharebesi…

Ne için?

Saçmalık…

Başka ne için olacak…

IŞİD, PKK ile anlaşmış Türkiye’de herkes herkesle kavgalı…