Kemal Belgin

Kemal Belgin

Kafanıza çalın şimdi!

Kafanıza çalın şimdi!

Bu ülkenin spor basını, yaklaşık 30 yıldan buna yana ne yazık ki iflas etmiş durumdadır. Tabii ki eski yılların gazetecilik örnekleri vardır. Ama azınlıktadırlar. Hem de çok çok...

Yazının başlığa da bu kötü değişimin bir kanıtıdır. Kısacık ve özüyle... Açalım mı? Efendim; Avrupa Kadınlar Basketbol Şampiyonlar Ligi final four’u yani, son dört takımın şampiyonluk için mücadele edeceği süreç İstanbul’a, yani Türkiye’ye verilmiştir. Ne büyük gurur ve de ne büyük bir spor organizasyonunu tribünden izleyecek olmak... Tamam mı?

O halde şimdi soralım... Hani Fenerbahçe’nin Braga ile yaptığı rövanş, maçında hakem bir Türk takımı olduğu için yukarıdan talimatla temsilcimizi elemişti... Öyle ya, bir sözüm ona gazeteci arkadaş bu görüşünü bir soru-yorum halinde basın toplantısına sunmuştu. Gerekçe olarak da, UEFA’nın bir tur daha Türk takımı istemediğini, bunun da terörle bağlantılı olduğunu ifade etmeye çalışmıştı. Devamla bugün FİFA başkanı olan İnfantino, UEFA genel sekreterliği döneminde Fenerbahçe’ye gıcık olduğundan uzaktan da olsa talimatla Hırvat hakemi yönlendirmişti. Gerekçesi de artı olarak tabii ki ülkemizdeki terör olayları idi.

Yutturmaya çalıştılar bu dolmayı bütün ülke insanına. Özellikle de sporla ilgili olanlara... Çok uğraştım gerek yazılarımla, gerek söylemlerimle bunun asla böyle olamayacağını anlatabilmek için... Doğru diyenler de oldu, aşırı fanatik ve bazılarının uydusu olanlar ise bu çağ dışı görüşlerinde ısrarcı olmaya devam ettiler.

Ve bakın şimdi nereye geldik. Avrupa Basketbol Birliği, hem de kadınlar arası olmak üzere, basketbolun son dört takımının İstanbul’da kupa için mücadele etmesine karar verdi. Peki, nasıl oldu bu? Sizin kafalara sahipler acaba nasıl karşıladılar bu büyük maç öncesi başarısını? Acaba oralarda İnfantino mı yoktu? Acaba Fenerbahçe’nin eleniş sebebi olan hakem ve şürekâsının bu turnuvadan haberi mi yoktu? Yoksa İstanbul’daki patlamadan bihaber miydiler?

Ben bu büyük organizasyonun Türkiye’ye verilmesinden dolayı büyük mutluluk ve gurur duydum. Acaba felaket tellalları sokağa çıkmaya utanmayacaklar mıdır gene? Yoksa sporda futbolla basketbolu ayırıyorlar mı bazı yerlerde? Tam bitirirken aklıma geldi. Galatasaray’ın Bayern Münih erkek basketbol takımı eleyip yarı finale kalışını nasıl yorumlayacaklardır bu tellallar? Bir sorum daha olacak tabii ki... Acaba Abdi İpekçi’yi dolduran 15 bin, dışarıda kalan üç-beş bin taraftar pozisyonu için bir ihbar gelmedi mi? Öyle ya tam yeridir... Çünkü salondur da... Hani kaçacak yer de yoktur... Bilmem anlatabildim mi?

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum
Kemal Belgin Arşivi