3 sınıftan birindeysen yandın demektir…!
Nereden gelindiğini, ne için gelindiğini ve nereye gidileceğini çok açık ifadelerle anlatan bu din, kıyamet günü sonrasında nelerin yaşanacağını da saniye saniye gerek Kur'an'da gerekse hadislerde bizlere anlatmıştır… Gizli saklı hiç bir şey bırakmayan bu din, mensuplarının aklından geçen bütün soruları da anlaşılır bir bicimde cevaplamıştır…
Evet…
Gün gelecek hepimiz tek tek Allah'ın huzuruna alınacağız… Yaratıcımızın huzurunda Kendisiyle konuşmak herkese nasip olmayan çok büyük bir nimet olsa gerek… Düşünsenize yıllardır sizinle ilgilenen, sizi yalnız bırakmayan ve her an sizi gözetip kollayan Allah'ın huzuruna alınmışsınız… O ve siz… Bu ne büyük bir ikram bu ne büyük bir şeref olsa gerek… Tabi Allah'ın huzuruna çıkacak yüzler için diyorum…
Bir de Allah'ın kendileriyle konuşmayacağı kişiler vardır… Yani bu büyük ikramdan mahrum kalacak olan kişilerden bahsediyorum…
Evet…
Allah'u Teâlâ birileriyle konuşmayacak… Kendi huzuruna getirtilecek ama kendileriyle konuşmayacak..! Allah, kimlerle konuşmayacaksa vay o kimselerin haline!
Ve bu güzel dinimiz Allah'ın konuşmayacağı kimselerin hangi vasıflı kimseler olduğu hakkında da bizlere bilgi veriyor… Yani şimdiden tedbirini al ve o sınıftan olmamaya çalış…
Hemen ilgili hadisimize bakalım;
Ebu Zer radıyallahu anh'den rivayet edildiğine göre Nebî sallallahu aleyhi ve sellemşöyle buyurdu:
"Üç sınıf insan vardır ki kıyamet günü Allah, onlarla konuşmaz, yüzlerine bakmaz, onları temize çıkarmaz. Hem de onlar için can yakıcı bir azab vardır."
Râvî dedi ki, Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem bu cümleyi üç kere tekrarladı.
Ebû Zer:
- Bu kimseler tam bir mahrumiyete ve hüsrana uğramışlar. Bunlar kimlerdir, Ey Allah'ın Resûlü? diye sordu. Resûl-i Ekrem sallallahu aleyhi ve sellem de:
- "Elbisesini kibirle yerlerde sürüyen, yaptığı iyiliği başa kakan ve yalan yere yemin ederek ticaret malını iyi bir fiyatla satmaya çalışandır" cevabını verdi.[1]
Subhanallah..!
Allah ile buluşma sahnesinde bazılarıyla sadece konuşmama değil, yüzlerine bakmama ve kendilerini temize çıkarmama cezası da varmış!
Yine bir anlık kendimizi Allah'ın huzurundaymış gibi hissedelim… Yüzümüze bile bakmayan ve konuşmayan… Ve günahlarımızı bağışlamayan bir yaratıcının huzurunda olmak..! Rabbim o sahneyi yaşamamızı nasip etmesin… Belli ki bu dünyada Allah'ın asla razı olmadığı suç ya da suçlar işlenmiş… O suç ya da suçlar her neyse ne kadar başa bela olan ameller olduğunu anlamak hiç de zor olmasa gerek…
O sahne insanı kendinden geçirten bir sahne… Ve bu sahne resulullah aleyhisselam tarafından üç defa tekrarlanıyor… Belli ki durum çok vahim…!
Resulullah aleyhisselam cümlesini bitirince tanıdık bir sahabe bu kişilerin kimler olduğunu soruyor;
“…- Bu kimseler tam bir mahrumiyete ve hüsrana uğramışlar. Bunlar kimlerdir, Ey Allah'ın Resûlü? diye sordu.
Vahiyle konuşan Allah'ın resulü aleyhisselam ümmeti fazla meraktan bırakmıyor ve konuşmasını şöyle sonlandırıyor;
“…- "Elbisesini kibirle yerlerde sürüyen, yaptığı iyiliği başa kakan ve yalan yere yemin ederek ticaret malını iyi bir fiyatla satmaya çalışandır"
Rabbim bu helak eden üç hasletten bizleri korusun…
[1] Müslim, Îmân 171. Ayrıca bk. Ebû Dâvûd, Libâs 25; Tirmizî, Büyû' 5; Nesâî, Zekât 69, Büyû' 5, Zînet 103; İbni Mâce, Ticârât 30
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.