“ Allah rızkı kullarından dilediğine bol bol verir, dilediğine de kısar. Şüphesiz Allah her şeyi hakkıyla bilendir.”[1]

Açıklama: İnsanın ticari zekası ya da ticari tecrübesine bağlı olmayan rızık meselesi kader konusu gibi bir çok insan tarafından karıştırılan bir konudur…  Tüm müslümanlar rızkın Allah’tan olduğunu bilir ve iman ederler… Fakat rızıklarında herhangi bir artma ya da azalma  olduğunda bir anlık gaflet yaparak ya ticari zekasına bağlarlar ya da ümitsizliğe düşerler…

Az önce okuduğumuz ayette rızkı bol bol vereceği kimseler için bir kriter belirtilmediğini görüyoruz…Yani ‘sadece muttakilere rızkı bollaştırırım, ya da dünyaya kul olanlara rızkı artırırım.’ dememiştir…

Tüm dünya da şahittir ki hem müslüman olanlardan hem de müslüman olmayan milyonlarca zenginler ve fakirler vardır… Bu, tamamen Allah’ın dilemesiyledir… Nice zeki olup ta fakir olanlar, nice zeki olmayıp ta zengin olanlar var…

Allah-u Teala bir insanın rızkını artırmayı dilerse sebepleri beraberinde yaratır ve bu sebepler o kişinin rızkının artmasını kolaylaştırır… Aynı sokakta aynı işi yapan iki tüccardan birinin çok iyi iş yapmasındaki espri işte buradadır.

Kocaman bir beldeye şiddetli bir yağmur göndererek bir çok esnafın o günkü rızkını daraltır… Aynı yağmur damlaları çiftçilerin yüzünü güldürürken, bir başka çiftçinin tarlasındaki ekinleri sular altında bırakarak ümitlerini bir sonraki seneye bıraktırır… Subhanallah! Aynı yağmurla hem rızık artması hem de rızık daralması yaşanır…

İnsanların rızkını üstlenen Allah-u Teala, insanları zenginlik ve fakirlikle imtihan eder… Bazen fakir bir kulunu hiç ummadığı bir tarihte ve hiç ummadığı bir yerden rızıklandırır ve kulunu servete boğar… Bu servetin tamamen Allah’ın dilemesiyle olduğunu bilir ve o serveti sünnete uygun bir şekilde kullanırsa imtihanı kazanmış olur…

Bazen de zengin bir kulunu hiç beklemediği bir tarihte ve hiç beklemediği bir şekilde fakir kılarak o kulunu imtihan eder… Fakirlikle sınandığını bilen bir kul Allah’a isyan etmeyip o haline şükreder ve sünnete uygun olarak çalışmaya devam ederse imtihanı kazanmış olur.

İnsanı zengin ya da fakir kılan tüm etkenler Allah’ın kontrolü altındadır. Ve Allah’ın izni ile hareket ederek insanların ekonomisine müdahale ederler… İster döviz kuruna bağlansın, ister global krize bağlansın her ne sebep olursa olsun bu sebeplerin tamamı Allah’ın dilemesiyledir…

Sebeplerin Allah’ın dilemesine bağlı olduğuna inanan bir insan kesinlikle musibet anında panik yapıp isyan etmez… Bu bilinç bir yandan imanın artmasını sağlarken diğer yandan stressiz bir hayat sağlar…