O, medya grup başkanlığına bir ‘sosyolog’ görevlendirdi.

Bir nevi toplum mühendisi...

Mühendis, kısa yoldan ölçüp biçip patronunun çıkarları doğrultusunda yeniden inşa edecekti her şeyi.

Suni gündemlerle toplumu meşgul edip;
Andıçlı provokasyonlarda başrol oynama, POAŞ’ın altın hissesini elde etme, POAŞ’a vergi affı, uzun vadeli krediler, banka alıp satmalar, hileli hisse devirleri, kağıt kaçakçılığı, bakanlarla iş bitirmeler, tüm bu meseleleri başarmada 'aktif rol oynayınca' bir sorun kalmamıştı patronun gözüne girmede…

Lakin aynı başarıyı bir türlü gösterememişti milletin gönlüne girmede…

Millet kendi dokusuna uymayanları saf dışı bırakıp kendinden gibi gördüklerini iktidara getirince olanlar oldu.

Plan tutmadı; evdeki hesap çarşıya uymadı.

İLKSAN’a imar izni, Hilton’a rezidanslar, dijital lig yayını, İddia, rafineri, daha fazla ihale işleri;
Yarım kalan diğer projeler...

Her şey sosyolojide, mühendislikte olduğu gibi ölçüp biçmekle olmuyordu.

Bu milletin manevi dokusu vardı. Anadolu’da bu doku ilmek ilmek Şeyh Edebaliler, Ak Şemseddinler, Mevlânalar, Yunus Emreler, Hacı Bayram-ı Veliler, Hacı Bektaş-ı Veliler, Aşık Paşalar, Ahi Evran-ı Veliler, Tabduk Emreler ve daha nice erenler tarafından dokunmuştu.

Doku uyuşmayınca sıradan bir organı bile nakledemiyorsun! Bu koca çınara, bu koca kıtaya nasıl yabancı dokuyu nakledeceksin?

Çıkar için her şeyi hesap eden mühendis; toplumun bilinç altını, tarihsel bağlarını, köklerini, değerlerini hesap edemedi; edemiyor.

Bu milletin değerleri, gelenekleri, görenekleri tarihsel derinlikleri, kökleri, bağları var.

Bu vücut o yabancı dokuyu kabul eder mi?

Bir türlü idrak edemedi.

Sonra?

Sonrası malum.

***

Zaten millettin gönlünde hiç yeri olmadı. Şimdi patronun gözünden de düştü.

Beni bu hâllere ‘sosyolog’ düşürdü diyormuş patron!

Ve pek kederliymiş!

“Biraz da bana gül kader,
Yerden yere vurdun yeter.
Bak tanınmaz hâle geldim,
Bitsin bunca elem keder…”

Diye yakın dostlarına dert yanıyormuş.

Benden ona tavsiye:
Bu iş, sosyologla olacak iş değil.

Tez elden toplumun tarihsel derinliklerini, köklerini ve değerlerini idrak etme kabiliyetine sahip bir psikolog bulmalı.

Bizden söylemesi…

Gerisi onun bileceği iş!