Beşiktaş şok etti...
Evet değerli okuyucularım, Beşiktaş'ın UEFA Kupası'ndan elenmesine şaşırdım... Böyle ağır skorla elenmesi şaşırttı beni. Elenemez mi?.. Elbette elenir... Mağlup olamaz mı?.. Tabiî ki olur!.. Ama hiç değilse direnir, hiç değilse futbol adına bir şeyler yapar! Peki Beşiktaş ne yaptı?.. Koskoca bir hiç!.. Rakibin baskılı oynayacağı, hatta Beşiktaş'ın klâs ayaklarına pres uygulayacağı belliydi... Bunun sinyallerini İstanbul’daki ilk maçta almıştım, zira o maçı stadyumdan izlemiştim!.. O müsabakada da Metalist Kharkiv ekibinin iki topu direkten dönmüştü ve Beşiktaş doğru dürüst bir pozisyona bile girememişti. Maalesef, rövanş maçında da Nobre'nin tek golünden başka pozisyon bulamadı Beşiktaş!.. Metalist Kharkiv, acaba, maçı 4-1 kazanabileceğini oyun öncesi tahmin edebilir miydi?..
Sanmıyorum!.. İlk maçı 1-0 kaybetmiş olması, Metalist'e 2 farklı bir galibiyet gerektiriyordu; ancak bu tehlikeli bir neticeydi, zira 2 atmak isterken bir ya da birkaç gol de yiyebilirdi...
Ama Beşiktaş takımının, özellikle de forvet elemanlarının, müsabakayı “piknik gezisi” gibi algılamalarını elbette düşünemezdi Ukrayna ekibi...
Oyun başladığında baktı ki Beşiktaş'ta tık yok, bu defa Metalist aldı hâkimiyeti eline ve Coelho Jackson yaklaşık 40 metreden çektiği şutla rüyada gibi olan Beşiktaş’ın tam uyumasına sebep oldu...
Ardından Beşiktaş’ta oyun düzeni kalmadı...
Ve devre bitmeden kaleci Hakan bir gol daha gördü filelerinde...
İkinci devrede de ne yaptığı belli olmayan aciz bir Beşiktaş izledik!..
Oyuna hakimiyetini tam koyan Metalist, 74. ve 79. dakikalarda iki gol daha buldu ve oyunu farklı bitirdi...
Burada Ertuğrul Sağlam’a da bir sitemim olacak...
Ukraynalılar 2 farkı yakalamışlar... Ve de son sürat saldırıyorlar, sen Nobre'yi daha dakika 70’te oyuna sokuyorsun!..
Atacağın bir gol turu sana getirecek!.. Neyi bekliyorsun?..
Yerine göre risk alacaksın Ertuğrul kardeşim!..
Bir şey daha. Serdar Kurtuluş maç boyu en çok dökülen ve de en çok top kaptıran isim... Peki, oyunda niye tutuldu?..
Ben anlayamadım!.. Anlayan varsa beri gelsin!..
Aydın gibi topla “bodoslama” giden ve ayaklarına da son derece hakim bir elemana sahipsin, ondan da son dakikalarda yararlanıyorsun!..
Olmadı Ertuğrul, tek kelimeyle olmadı...
Kısacası; Beşiktaş bu sene de Avrupa defterini kapattı...
Hem de dramatik bir şekilde... Ertuğrul Sağlam'ın da bu dükkânı kapatmada ne yazık ki payı büyük oldu...