Darbenin İlk Ayak Sesleri
FETÖ savcılarının kol gezdiği günlerdi.
Diller düğümlü. Kalplerde korku gardiyanlarının volta attığı bir zaman dilimi.
Bugün basında ahkâm kesen bir kısım “aydın”ın, üç maymunu oynadığı tiyatronun her gün yeni bir perdesi sahneleniyordu.
Milletimin iradesine uzatılan eller yüreğimizi içten içe kanatıyordu.
Ya hain şebekenin bir parçası olacaksın ya da öz yurdunda sürgün hayatı yaşayacaktın.
Yıl 2012.
O tarihte, Ortadoğu gazetesinde kaleme aldığım bir köşe yazısında FETÖ’nün seçilmiş hükümete karşı nasıl bir hainlik içerinde olduğunu şöyle dile getirmiştim:
“Benim asıl üzerinde durmak istediğim nokta, geçtiğimiz Pazartesi günü Zaman gazetesinden Ekrem Dumanlı'nın kaleme aldığı ve AKP hükümetine "Bizim dostluğumuzun kıymeti, kaybedilince anlaşılır." diyerek, aba altından sopa göstermesidir. "Gönül hareketinin" kapsamlarından tamamen uzaklaşılmış olduğu görülüyor. Daha açık söyleyelim "cemaat" bu yazıyla birlikte hükümete "posta koymuştur".
(Allah'tan, Özel Yetkili Mahkemeler kalktı.)
***
Benim anlamadığım: Darbe ve darbe karşıtı olarak demokrasiden(!) yana duracaksınız ama seçilmiş hükümeti de bir yollunu bulup tehdit edeceksiniz! Ultra post-modern bir darbe teşebbüsü değil midir? Olay bir gazetecinin fikir beyan etmesinden öte olduğunu herkes biliyor.
Sorması ayıp "Üstad", bu nasıl bir demokrasi anlayışıdır?”
Yazının tamamına aşağıdaki bağlantıdan ulaşabilirsiniz:
http://www.ortadogugazetesi.net/makale.php?makale=-34cemaat-34-ve-34demokrasi-34&id=11167
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.