Amerika’yı yeniden keşfedemezsiniz!
Başlıktaki lafa bayılırım. Bu ne anlamı mı geliyor. Hatırlayım bir kere daha... Yani şu anlamı taşıyor: çok net bilinen bir şeyi yeniden bir kalıba sokup yeniden keşfedilmiş hale getiremezsiniz.
Şimdi açalım meseleyi. Efendim söz konusu tabii ki Milli Takım... Ya da herhangi bir kulüp takımı... Bir teknik adam yönettiği takımı deneme tahtasına çeviremez her şeyden önce... Siz hiç Barcelona’nın, Real’in iki maçta bir sistem değiştirdiğini gördünüz mü Ya da Manchester’in, ya da Bayern’in... Milli olarak Alman Milli Takımının, İspanyol milli takımının, Fransa Milli Takımının... Şayet bu adını geçtiğim futbolculuk toplulukları uzun yıllara dayanan bir sistemle oynuyorlarsa, uluslararası büyük bir değişim olmazsa aynen devam ederler. Hemen ifade edeyim, bir zamanlar Fenerbahçe’de de çalışmış olan Carlos Alberto Perreira 1994 Dünya Kupası’na 4’lü savunma önünde ön libero düzenini getirdi ve 22 yıldır dünya bunu uyguluyor.
Bize dönelim mi Terim hocamızın ülkenin en iyi hocası olduğunu defalarca burada da yazdım. Ama geçen kupa için oynadığımız İzlanda maçları ile sonuncusundaki resmen kumar oynadığını da dile getiriyorum. Kumarın sonu felakettir değil mi Öyle de oldu. İlk maçta 3-5-2 ile üç yedik, sonuncusunda da Barcelona’yı taklit yüzünden 2-0’lık olduk. Bana söyler misiniz, bu milli takımdaki hangi oyuncu 4-6-0’ı oynuyor. Emenikeli Fenerbahçe bile oynamıyor. Bu oyun düzenini sahaya iyi yansıtabilmek için bütün takımın top kazanımlarında birbirine yaklaşarak veya sürekli boş alanlara kaçarak top alıp vermesi gerekir. Volkan Şen ve Yasin’den top mu alırsınız Hele hele Emre Mor’dan... Kaan, Ozan ve Hakan pas dağıtımı konusunda sizce on üzerinden kaç alabilirler Bir tek Caner uyar gibi görünüyor.
Özetle Milli Takım belli bir oyun sistemine acilen kavuşturulmalıdır. Ne Ukrayna maçındaki gibi iki santrforla, ne de son maçtaki gibi santrforsuz oynar. Maç kaybedebilirsiniz. Sonuç tabii ki önemli ama asıl önemli olan devamlılıktır. Bunu da ancak belli bir oyun kurgusu ile becerebilirsiniz. Haaa rakibe göre oyun düzeninizde bazı değişimler yapabilirsiniz. Blokların yakınlaşması önemlidir. Rakibin sağ arka tarafı desteksiz kalıyordur örneğin, oraya bazı bindirmelerde değişiklikler yapabilirsiniz. İsimlerde de değişimler olabilir. Ama sistem asla değişmez...
Şimdi her şey bitmedi... Fatih hocanın, sakatlıklar, cezalar hariç bize artık ezberlenmiş bir takım sunması gerekir. Kendi içinde alternatif oyuncuları bulunan ama, Topal’ın hep ön libero oynayacağı gibi bazı standartlar gerekir. Hep tek santrfor ile oynarız ancak... Bilmem anlatabildim mi Siz çok çarpıcı bir örnek vereyim. Ünlü Hollandalı teknik adam geçen sezon Manchester’e üçlü savunma oynatmaya kalktığında neler olmuştu hatırlayınız... Kafasına dank edince, ya da ettirilince hemen asırlık dörtlüye döndü ama iş işten geçmişti tabii ki...
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.