GECİKMİŞ BİR YAZI “Dinler arası diyalog tuzağı”
İslam dinini çökertmek, Müslümanları Hristiyanların kölesi yapmak ve İslam davetçilerinin davetine balta vurmak için dinler arası diyalog tuzağını hazırladı… Bu fena bir tuzaktı… Tabi bu tuzağın hazırlık aşaması da yok değildi… Şimdi bu hazırlık aşamasına bir göz atalım;
Önce Hristiyanların ülkelerinde okullar açıldı… Bu okulların açılmasına müsaade eden Hristiyanlara olan düşmanlık, yerini kısmi bir sempatiye dönüştürdü… Bu da davete zarar verdi.
Daha sonra Hristiyanlar da cennete girecekler dendi… Bu bir yakınlaştırma taktiğiydi…
Daha sonra birbirimizi tanıyalım dendi… Ki İslam davet için buna karşı gelmez… Ama onları İslam’a davet için oturuma müsaade eder. Yakınlaşmaya değil!
Dinler arası diyalog ile gerçekleştirilmek istenen tuzakları konunun uzmanı bir âlim[1] şöyle bildiriyor;
“Küfür milletlerinin "dinleri birbirine yakınlaştırma", "Dinler birliği", "Dinler arası diyalog ve kardeşlik" ve "medeniyetler/uygarlıklar arası diyalog" isimleri altında kendisi için peş peşe konferanslar tertip ettikleri İslâm diniyle Yahudilik ve Hristiyanlık gibi bâtıl dinleri birbirine karıştırmaya davet etme musibet ve felaketi; "yenidünya düzeni" ile "evrensellik" namında "iki karanlık mağaranın" en çirkin direkleridir/dayanaklarıdır. Bu iki düzenin de tek hedefi, küfür ve dinsizliği yaymak, ibâhiye (herşeyi mubah görme) mantığını neşretmek, İslami öğretileri ortadan kaldırmak ve fıtratı bozmaktır.
Hüç şüphesiz ki biz müslümanlar, "dinler birliği" gibi dinsiz bir nazariyeyi sahiplenmekten nehyedümişizdir, böyle birşey kesin olarak bize yasaklanmıştır. Allah-u Te-âlâ bunu bütün namazlarda okumalarını müslümanlara farz kıldığı bir sûrede yasaklayarak şöyle buyurmuştur:
"Hidâyet eyle bizi dosdoğu yola. Kendilerine nimet verdiğin kimselerin yoluna. Gazaba uğrayan (yahûdi)lerin ve yolunu sapıtan (hristiyan)lannkine değil... (Amin: kabul buyur..)"[2]
İşte bu, en yüce ve en büyük manalardan ve teşriin en büyük hikmetlerinden biridir.
Allah subhanehû kendi muhkem kitabında, yahudi ve hristiyanların, Müslümanları İslâmdan çevirmek ve tekrar onları küfre döndürmek için sürekli bir çalışma ve uğraş içerisinde bulunduklarını ve Müslümanları Yahudilik ve Hristiyanlığa davet ettiklerini belirtmekte ve şöyle buyurmaktadır:
"Kitap Ehl-i'nden birçoğu hak kendilerine besbelli olmuşken ruhlarında yerleşmiş olan kıskançlıktan dolayı, sizi imanınızdan, sonra kâfirler olarak geriye döndürmeyi çok İsterler. Allah'ın (onlarla cihada dair) emri gelinceye kadar affedip bağışlayın. Şüphesiz Allah her şeye gücü yetendir."[3]
Bir batılıyla karşılaştığımızda onu İslam’a davet ederiz… Asla kalbi bir yakınlaşma yapmayız.
[1] Bekir b. Abdullah ebu Zeyd./Dinler arası diyalogda çıkarı olan kim?/Polen yayınları
[2] Fatiha, 6-7
[3] Bakara, 109
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.