28 Şubat’ın ihanet kadroları yargılanıyor.

Mağdur cephe, FETÖ darbecilerine odaklandıklarından bu ihanet gündemden düşüyor.

Balık Hafızalı olarak anılan milletimiz artık kendisine yapılan iyiliği de, ihaneti de, kötülüğü de unutmamalı. İyiliği unutan nankördür, kötülüğü unutan aptal.. Ben Necip Milletimi bu kötü vasıflardan müstesna tutarım. Burada uyarım, bizim münevverlerimizedir.

28 Şubat Mahkemesi devam ediyor.

İhanetin elebaşları diyorlar ki; bu mahkeme bir kumpastır. Balyoz ve Ergenekon Davaları gibi düşürülmelidir. En önemlisi de bizim Ordu başta olmak üzere kamudan uzaklaştırdıklarımızın yarıya yakını (%44) FETÖ’cüydü diyorlar.

Halkımız şunu bilmeli. 1960 darbesi soldan gelen görünümlü, 1980 darbesi sağ görünümlü, 28 Şubat masonik ve Kemalist görünümlü, son 15 Temmuz FETÖ İhaneti sözde din eksenli darbeler değil mi? İşte burada yanılmayalım. Bu darbelerin tamamı bilin ki gayrimilli unsurlarca ve dış güçlerin kontrolünde yapılmıştır. İslam Dünyasına bakın. Tamamında durum aynı değil mi? Halifelik ilan eden DAEŞ’i de onlar kurduruyor, sözde radikal Sünni, Haşti Şabi’ye bakın Radikal Şii.. Aynı güçler var arkasında. Marksist, Allahsız PKK.. Yine aynı güçler var arkasında.

Hâsılı Ey Milletim, kim sana ve değerlerine karşı ise bil ki hain, işbirlikçi ve düşmanlarının uşağı. Bu adamı camide de görürsün, cemevinde de.. En solcu dernekte de görürsün, masonik yapılarda da. Dindar zannettiğin yapılarda da görürsün, siyasi kadrolarda da. Sayın Cumhurbaşkanımız demedi mi, “N. Avcı Bey MEB olana kadar bir şey yapamadım.” diye. Kim en gel oldu? Nurcu Bakanımız. Hep söylüyorum, “Kim bizden?” Adamın bir cemaate mensup olması adamı aklamıyor. Yazılan bir kitabın bir cemaatçe başucu yapılması o kitabın ilgili diyanet kurumlarınca tetkikine engel değil.

28 Şubat İhaneti, Nurlu Demirel ve TSK’nin karar makamları öncülüğünde, FETÖ destekli bir ihanet sürecidir. Yıllarca Demirel’in şahsında bu zihniyete destek olan geçmişin tüm muhafazakâr yapıları ve başındakiler de suçludur. Araştırılmalıdır. Bu yapılmaz ise yeni FETÖ, Sisi darbeleri bekleyiniz.

Ey Milletim. İhaneti her yerden bekle. 28 Şubat Sürecinde senin değerlerine, bacının yazmasına el uzatanlarla, senin değerlerini kullanıp imanını sömüren verdiğin yardımlarla ABD’inde seçim kampanyalarına yön vermeye varana kadar küresel aktörlere maşa olmuş FETÖ işbirliği yapmıştır.

Milli darbeleri Halkımız yapıyor zaten. Nerede? sandıkta.. Hele de 28 Şubat İhanetinden sonra artık bilinçli bir toplum var. Darbeye karşı duruşta bunun sonucu değil mi?

28 Şubat İhanetini FETÖ destekledi. Zaten geçmişten bu yana Siyasal, entelektüel, bilinçli İslami Mücadeleyi desteklemediler. Daha da kötüsü düşmanlık yaptılar. Merhum Erbakan’ı en halk nezdinde en çok rencide edenlerkim? Dindarları mahkûm eden 163’üncü maddenin kaldırılmasına bile karşı olduğunu FETÖ ifade etti. Merhum Erbakan’ı ve Türkeş’i sevmezdi, kin ve düşmanlığını açık kapalı ifade ederdi. Ya da sinsi sinsi, takipçilerine de öğrettiği tedbir denen münafıklıkla pişkinlik yapardı. 

Son süreçte yerli ve milli olan siyasi kadrolara savaş açtılar. Hedefte özellikle Erdoğan ve Bahçeli var. Farkında mısınız? MHP’li muhaliflerle, 28 Şubatçılar ve 15 Temmuz’a darbe ve ihanet diyemeyen CHP’nin kadroları aynı Tv. kanallarında ve programlarda tatlı paslaşmalarla Milletimizin kafasını bulandırmaya çalışıyorlar. 

Bu arada iktidarı dizayn etmeye çalışanlar kaset kumpaslarıyla muhalefeti de kontrol altına almadılar mı? İşte CHP! 

MHP’nde muhalif M. Akşener 15 Temmuz tarihini konuşmalarında açıkça ifade etmedi mi?

Konuyu toparlarsak; şimdi soruyoruz 28 Şubatın Hainlerine!

Batı Çalışma Grubu (BÇG) yasal mıydı? Genel Kurmay Başkanlığı koordinesinde binlerce internet sitesini açtırdınız, para aktardınız. Yasal mıydı? BÇG, EMASYA’yı sivil yöneticilere baskı yapmak için kullandı. Yasal mıydı?

İnsanları Yeşil Sermaye, Dinci vs. diye fişlediniz. Atamalara müdahale ettiniz. Yasal mıydı?

Hükümete baskı yapıp dönemin baş sorumlularından Demirel’le beraber hükümeti görevinden uzaklaştırdınız. 28 Şubat Kararlarını almak sizin yetkinizde miydi en başta. Siz ekonomist misiniz? Siyasi sorumluluğunuz mu var? Neyi iyi biliyorsunuz? “Demokrasiye balans ayarı vermek!” sokaklara tankları çıkarmak sizin göreviniz mi?

Balans ayarını sadece millet yapar. O da sandıkta yapar.

Şehidin madalya törenine askerin yemin merasimine başı yazmalı anaları almadınız. Şehit cenazelerine gelip, aşağılar gibi cenaze namazına durmadınız. Kara gözlüklerinizle kenarda beklediniz. Allah aşkına sizin yatacak yeriniz var mı?

İmam hatip Düşmanlığınızla meslek liseleri de katsayı eşitsizliğinden kapanma noktasına geldi, en büyük destekçilerinizden Koç Grubu bile, “Meslek Lisesi, memleket meselesi” demek durumunda kaldı. Çünkü artık fabrikalarda çalışabilecek kalifiye adam bulamadılar.

Kız çocuklarını başörtüsünden dolayı ağlattınız. Okullarden atıp eğitimsiz bıraktınız. İkna-İşkence odaları sizin eseriniz değil mi?

“FETÖ’cüleri attık.” diyorsunuz. “Hükümet şerh koydu, atmamıza engel oldu.” diyorsunuz. Attınız da madem bu darbeyi kim yaptı. Bu generaller 28 Şubat Sürecinde üsteğmen, yüzbaşıydı. Bu hükümette yoktu. Kusura bakmayın ama biz de parmak hesabı yapabiliyoruz. Utanmadan aldatmaya kalkmayın bizi. Sizin attıklarınız orduda olsaydı, FETÖ’nün münafıklıklarını önce onlar fark eder ve direnç gösterirlerdi. Oysa sizin zihniyetinizin temsilcileri sivilde özellikle darbe karşısında batı gibi oturup sonucu beklemediler mi? oysa attığınız adamlar sivilde de darbecilere en sert direnci gösteren insanlar oldular.

Balyoz, Ergenekon vs. davalarında FETÖ’cülerin kumpas kurduğu insanlar elbette var. Ama bu YAKAMOZ’u, AYIŞIĞI, BALYOZ Darbe planlarını hazırlayanları masum kılmaz. Çetin Doğan masum mu? Çevik Bir masum mu? FETÖ’cü namussuzlar gerçek suçluların içine kendi hımbıl, karaktersiz, hak hukuk bilmez, soru çalarak akademiye girmiş, haince kullandıkları menfaatçi mensuplarının önünü açmak için onlardan olmayan herkese alçakça iftira attılar, kumpas kurdular. Ancak bu 28 Şubat İhanetini, 27 NİSAN 2007 E-Muhtırasını masum kılmaz.

AKPARTİ Hükümet oldu. Bayrak, Laiklik, Atatürkçülük eylemlerini başlattınız. “Ordu Göreve” pankartını açan Türk Solu gurubu ki aynı gurup Gezi Olaylarının da en önündeydi PKK, Dev-sol, TİKKO vb. terör örgütleriyle. ByLock’tan içeride lideri. Demek ki siz aynı kaynaktan emir alıyor ve besleniyorsunuz.

28 Şubat Sürecinden sonra operasyon yapılıp iflas ettirilen bankaların tamamının yönetim kurullarında emekli paşalar vardı. Bankalar hortumlandı. Milyarlarca dolar.. Hesabını Milletimize siz vereceksiniz.

Haaa… Tüm bunları vatan ve millet için yaptınız değil mi? Defolun gidin başımızdan. Aklımızla alay etmeyi de bırakın.

Milletimiz uyanmıştır. Ancak uyanık tutulmalıdır.

28 Şubat, 15 Temmuz.. İyi anlatılmalıdır.

İlginç değil mi, 28 Şubat’ın şahinleri de, FETÖ’nün lideri de ABD ile çok yakın. İngiltere ve İsrail’le ilişkileri çok iyi. Çevik Bir ordunun modernizasyonunu İsrail’e veriyor, FETÖ, “İsrail otorite karşı çıkılmamalı.” diyor. Nasıl?

28 Şubatçılar Batıcı. FETÖ aynı batıyı “Haçlılar işgal etmez ki, geldiklerinde, sizin medeniyetinize, namusunuza, inancınıza el uzatmazlar ki!” diyerek övüyor. Nasıl?

Ey Milletim, uyanık kal. Etrafındaki ateş çemberi ülkene sıçratılmaya çalışılıyor. Sen bu ateşi de söndürecek tek güçsün. Yükün ağır. Kutlu bir mazinin evladısın. Güller Gülü (SAV)’nü rehber edinmişsin. Sana ve bin yıldır bu topraklarda büyüttüğün değerlerine düşmanlık yapanlara, ezanına, vatanına, devletine, bayrağına düşman olanlara, sinsi ihanete karşı hep uyanık ol. Tabii bu değerlerini sulandıranlara da. Sulandıranlar bazen çağdaşlık, bazen din, bazen ilim, fen vs. adına bunu yaparlar. Sen hepsine karşı uyanık ol.

28 Şubat İhanet sürecini planlayanlar demediler mi “1000 yıl sürecek.” diye. Demek ki 15 Temmuz da bu sürecin devamı. Akıl hocaları aynı, emir aldıkları mahfiller aynı. Bize düşen ihaneti görüp, çevremizi ve milletimiz, hatta ümmeti ve topyekûn mazlum insanlığı zinde tutmaktır.