Sonunda, Rıdvan da saçmaladı
Hülya Avşar isimli, ünü ülke sınırlarını aşmış ve de Türkiye’nin medar-ı iftiharı olmuş bayanı tanımayan yoktur herhalde.. Bir yerde tanıştırıldığı zaman da muhtemeldir ki; “ülkenin çağdaş, laik ve saygın hanfendilerinden” diye anonslanır Bayan Hülya..
Neyse uzatmayalım, Bayan Hülya televizyon programında mütekait futbolcu Rıdvan’la hasbihal ediyor!.. Hasbihal’in konusu, seks!.. Evet, yanlış duymadınız, seks!.. “Bizim sütunun müdavimleri alışkın değildir böyle seksli meksli muhabbetlere, ama böyle malzemeler çıkacak ki ak koyun, kara koyun belli olsun!.. Bir başka deyişle; herkes kimin ne olduğunu iyi anlasın..”
Soruyor Bayan Hülya; “Futbolcu ne zaman seks yapmalı.. Maçtan önce mi, maç sonrası mı?.. Hangi zaman fayda getirir?..” Dahası da var da, hadi burada keseyim, sabrınızı fazla zorlamayayım..
Evet, Bayan Hülya’nın uzman edasıyla sorduğu soruları, futbol oynadığı yıllarda sahadaki kıvraklığından dolayı bazı taraftarların “Şeytan” lakabını taktıkları Rıdvan Dilmen cevaplıyor..
Zannedersiniz ki, memleketin önemli bir meselesi tartışılıyor..
Sanki, gariban emeklilere zam öneriliyor..
Sanırsınız ki, terör için önlemler alınıyor!..
Ya da diplomalı işsizlere iş bulunması noktasında kafa patlatılıyor..
0turduğum yerden önce okkalı bir “yuhhh” çekiyorum!.. Ardından da, ölmüşse Allah rahmet eylesin, Süleymaniyeli bitirim “Yaylı Ferit” gibi nara atmak geliyor içimden!..
“Ah ulan kavanoz dipli dünya ahhh!.”
Birisi, kartvizitinde sanatçı (!) yazan bir hatun.. Diğeri, uzun yıllar Türk sporunda yer edinmiş ve futbolseverlerin sevgisini kazandığını zannettiğim bir eski topçu..
Ve bu ikili tarafından insan hayatının en mahrem olayı, gayet pişkinlikle ve de gayet rahat bir şekilde sohbet konusu oluyor..
“Allah aşkına dostlar, ne oldu bu ülkenin insanlarına?.. Yatak odası muhabbetlerinin böyle aleni bir biçimde, üstelik binlerce kişi önünde yapılmasını kınayacak bir Allah’ın kulu çıkmayacak mı?..
Ki bunlar, bekâr, genç kişiler de değil.. Kadın, anne!.. Erkek ise baba!.. Hadi bırakın izleyicileri bir kenara, bunların kendi çocuklarına karşı sorumlulukları yok mu?..
Nedir bu müptezellik?..
Nedir bu kepazelik?..
Nedir bu pespayelik?..”
Bayanın bu kırdığı ilk pot değil.. Yaptığı programlarda bunun gibi pekçok vukuatı var..
Peki ama Rıdvan’a ne demeli?.. Koskoca adam!.. Toplumun her diliminden takipçisi var.. Mütedeyyin ve mütevazı bir hayat süren insanlar tarafından da yıllarca ilgiyle izlendiğini biliyorum. Ve bu insanlar ondan sahadaki müsabakayı yorumlamasını beklerken, o “yatak maçı” muhabbetini tercih ediyor..
Hem yazık, hem ayıp!..
Netice-i kelâm; Hülya Avşar’ın oltasına takılmak Rıdvan’a yakışmadı..
Puan kaybettirdi..
Hem de az buz değil..