Kemal Belgin

Kemal Belgin

Acı milli anılar!

Acı milli anılar!

Yıl 1984... Dünya Kupası eleme gurubundaki rakiplerimizden olan Finlandiya ile oynayacağız. Henüz şehir ve stat belli değil... O günlerde günlük tirajı 700 bin civarında olan Türkiye’nin bir numaralı gazetesi Tercuman’da spor sorumluluğunu Attila Gökçe, Necip Kapanlı ve bendeniz paylaşıyoruz. Rahmetli Necmi Tanyolaç Güneş’e geçince, yine rahmetli patronum Kemal Ilıcak böyle bir sistemi uygun görmüştü... Öylesine ki, servise alınacak elamanı, sayfanın manşetini, görev seyahatlerini hep birlikte görüş alış verişi yapıp karara bağlıyoruz. Ne güzel bir yönetim tarzı o öyle... Şimdi mi? Yerinde yeller esiyordur... 
 
Neyse, gelelim bu maça... O günlerde şimdi rahmetli olan Sahir Gürkan Türkiye Futbol Federasyonu başkanı... Asbaşkan ise Erdoğan Şenay abimiz, dostumuz... Milli Takım teknik patronu ise benim yazlık maçlardaki takım arkadaşım rahmetli Candan Tarhan... Devam edelim... Bir de baktık ki ajanslardan gelen habere göre Milli Takım bu Fin maçını Antalya’da oynayacak... Sayfaya otururken patladım; Böyle şey olmaz arkadaşlar... O sahada şu anda Milli Takım’da bulunan oyunculardan hiç biri tek maç dahi oynamadı...  Sayfanın manşetini olmadı işte falan gibi bir başlıkla kuralım...” Uygun görüldü ve Erdoğan Şenay’ı aradık... Şenay’ın açıklaması şöyle idi: “Arkadaşlar, adamlar soğuk iklim ülkesinden geliyorlar. Antalya’da henüz yaz gibi hava var. Burada bu atmosferde sıkıntı yaşarlar. Biz de bundan yararlanıp, maçı alırız...” Bendeniz de telefonda, “Abi yapma Allah aşkına... Bizim oyunculardan tek biri o sahada henüz oynamadı. Bu saha avantajı değil tam tersine rakibe fırsat tanımaktır” dedi. Sonra Candan’ı aradım, “Yahu sen bu işleri iyi bilirsin... Neden karşı çıkmadın” diye sordum, aldığım cevap patronların öyle istediği şeklinde olmuştu. 
 
Maça çıktık ve maçı 2-1 kaybettik. Golümüzü de İlyas Tüfekçi atmıştı. Kadro mu? Ne siz sorun, ne de ben söyleyeyim... 
Evet, şimdi de aynı rakiple bir kere daha Antalya’da oynuyoruz. Ama bu defa koşullar farklı... Stat bir harika... Zemin de öyle... Takımda bulunan oyuncuların, yurt dışından gelenler hariç. Hemen hemen hepsi bu sahada defalarca oynadılar.  Bu arada bugünkü takım da nereden bakarsanız bakınız, 1984’dekinden on defa falan daha kaliteli ve güçlü... Takımın başında Fatih Terim var... Yani kimseye kulak asmayan, kendi bildiğini okuyan, tersine düşeni de yakan adam... Bize de böylesi gerekir zaten... 
Kim mi kazanır? Galiba biz diyeceğim...  Zaten kazanamazsak, işimiz bitti demektir. O halde maçı bekleyelim. Bir acı anıyı dile getirerek bu maç öncesi bir sohbet olsun diye yazdım...
 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Kemal Belgin Arşivi