FATİH Terim hoca Galatasaray’ın Tudor tahribatından sonraki tek kurtuluş, düzelme ismi olabilirdi. Takımdaki oyuncu kapasitesini doğru kullanmak, daha doğru bir deyişle hatırlayıp sahaya sürmek bunların başında gelecekti. Tabii ki otorite de kurarak. Bakarsanız, Belhanda Kayseri’de sahaya yedek çıktı ve öyle de kaldı. Ama Ryan Donk adeta kurtarıcı rolü üstlendi. Hakan Balta da kulübede oturanlar arasında idi. Hazır Terim hoca etkisinden söz ederken, oyun içinde pozisyona, gidişata göre yapılan değişikliklerin de altını çizelim...

Evet, Kayserispor Rumen hocası ile bizim ligin en iyi top oynayan takımlarının arasında idi. Hatta bana göre en iyi üç takım arasında... Bu nedenle de şampiyonluk adaylarından Fenerbahçe, Başakşehirspor ve Beşiktaş’ın kazandığı bir haftada Galatasaray’ın bu zorlu deplasmanda ne yapacağı büyük merak konusu idi. Ancak maç öyle başladı ki kimse beklemiyordu. Biri sağdan ama net ofsayttan, diğeri de soldan iki sıfıra yakın ortalardan Eren golleri tabelaya yazdı. Kayserispor ne ortalarda vaziyet alabilmiş, ne de kademe kurabilmişti. Sonra mı? 20. dakikadan sonra maç Kayserispor’un oldu. Orta alan işgal edilmişti ama Galatasaray savunmasına yaklaşıldığında işler sonuca taşınamıyordu...

İkinci yarıyı açalım mı? Bu Romen hoca, bence bu ülkedeki en iyi yabancı... Hatta son yılların en iyi yabancı hocası diyebilirim, Lucescu’dan sonra... Ne yaptı? Sol kanada hem William’ı aldı, hem de Giray’ı... Mendes ve Lopez de sağ kanatta oynamaya başladılar. Bu, Galatasaray takımının ikiyi böldü diyebiliriz. Bu yüzden de Terim hocanın orta alanı hemen hemen yok olma çizgisine kadar geldi ve Kayserispor sanki bir ikinci lig takımı ile oynar gibi maça hâkim oldu. Öylesine ki Kanabıyık bile orta alana çıkarak ataklara katıldı. Ve tabii ki harika Giray ortasından sonra Umut’un Metin Oktay golü geldi. İşte burada da Terim hocanın özelliği ortaya çıktı. Feghouli kenara Tolga içeri... Yetmedi yorulan Selçuk kenara, Ryan Donk içeri... Böylece Galatasaray orta alanı sigortalanmış oldu... Ve Kayserispor baskısı kırılmaya başlandı. Sakatlanan Yasin’in yerine ise sadece sol ayak tekniği olan ama fiziksel yeterliliği bulunmayan Sinan girdi. Bu Sinan Kayserispor’un alabildiğine genişlettiği ve derinleştirdiği alanlardan kazanılan boş topları gol yapamayıp maçı tehlikeye attı. Ama Rodrigues bunu yapmadı ve maç bitti. Rumen hocanın maç sonrası isyanı ise hakem Çakır’a idi... Haksız mıydı? Asla! Değerli hakemimiz bizim ligde böyle, yapacak bir şey var mı? Denayer’in Umut’a yaptığı faul penaltı değil direkt vuruş ama, cezası kırmızı değil mi tartışılır...