Değerli kardeşim…

İslam dinimiz zan üzerine değil, bizzat ilim üzerine bina edilmiştir… Yani İslam dini insan aklı ile hazırlanmış bir sistem değildir… Âdem aleyhisselamdan kıyamete kadar olan dinin adıdır İslam… Ve İslam’ın da bütün kuralları bizzat Allah tarafından gerek kutsal kitaplarla gerek, kitaplar dışı peygamberlerine gönderdiği vahiylerle belirlenmiştir…

Bu sebepten İslam ilim dinidir… Yani İslam’ın İ harfinden tutun M harfine kadar ilimle kuşatılmıştır… Durum böyle olunca kim İslam’ı öğrenmek isterse Kur’an, hadisler ve âlimlerimizin görüşlerine müracaat emek zorundadır…

Bütün işlerde de böyle değil midir? İnsan önce araştırır, öğrenir daha sonra uygulamaya geçer… Kim bilginin önemini anlar ve doğru adresten bilgi alırsa o kişi o konuda diğer insanlardan daha tecrübeli ve daha faydalı bir iş yapmış olur…

Yani, önce o konu hakkında ilim alınır daha sonra uygulama geçilir. Bu konuda rabbimiz şöyle buyurur;

“…Bil ki Allah her şeye galiptir, hüküm ve hikmet sahibidir." dedi.” (Bakara suresi 260.ayet)

Değerli kardeşim…

Hangi konuyu öğrenmek isterseniz isteyin kesinlikle zannınızla hareket etmeyin… Çünkü zannın hiçbir ilmi değeri yoktur. Zan çoğu zaman insanı aldatır… Çünkü zan denen şey ilim değildir… Bugün elektrik işlerini anlamayan bir insan zannıyla nereye kadar hareket edebilir ki?

Zannın insana hiç bir şey kazandırmayacağını bilen Allah’u Teâlâ şöyle buyurur;

“Onlardan bazılarının okuyup yazması yoktur. Bir takım kurun­tular hariç, kitabı bilmezler. Onlar sadece zanda bulunurlar.” (Bakara suresi 78.ayet)

Değerli kardeşim…

İşte bu yüzden önce ilim dedim… Çünkü biz bilmiyoruz… Din, Allah’ınsa müsaade edelim ki öğreten Allah, öğrenen biz olalım.