1436 yıl kadar önce Cebrail aleyhi selamdan peygamber efendimize 23 yılda peyder pey vahiy yoluyla bildirilen ayetlerin günümüze kadar korunarak gelmesi bambaşka bir mucize… Kur’an ayetlerinin nasıl yazıldığı ve nasıl bir araya getirildiğini insan ister istemez merak ediyor… Âlimlerimiz bu konuda kitaplar telif etmişler ve bu mucizevi yazım ve günümüze kadar nasıl ulaştığı hakkında şu bilgiyi vermişlerdir:

Resulullah aleyhisselam; Ali, Muaviye, Ubey b. Ka’b ve Zeyd İbn-i Sabit gibi sahabenin büyülerinden vahiy kâtipleri edinmişti. Ayetler indiğinde yazılmasını emrediyor, onlara bu ayetlerin surelerindeki yerini gösteriyordu. Sahabeler yaprakları sıyrılmış düzgün hurma dallarına, ince ve beyaz taşlara, hurma ağacından kesilmiş budak başlarına, kâğıt ve deri parçalarına, tahtadan yapılmış deve semerlerine ve kürek kemiklerine yazıyorlardı…

Bu yazma işi peygamberimiz zamanında hepsi bir araya getirilmiş ama Mushaf haline henüz getirilmemişti…

Resulullah aleyhisselam’ın Kur’an’ı bir Mushaf’ta toplamamasının sebebi, onun bazı ahkâmını veya tilavetini nesheden vahyin gelmesini beklediği içindi. Resulullah’ın ölümüyle Kur’an nazil olması sona erdiği için, yüce Allah bu ümmete onun hıfzını garanti eden doğru vaadini yerine getirmek için hulefa-i raşidine bunu ilham etti. Bu işe ilkin, Ömer radıyallahu anhu’nun teklifi ve meşveretiyle Ebu Bekir radıyallahu ahnu başladı.

Daha sonra Yemâme savaşı patlak verdi ve birçok hafız şehid düşünce Ömer radıyallahu anhu durumu Ebu Bekir radıyallahu anhuya bildirdi ve acilen Mushaf’ın kitap haline gelmesini teklif etti… Ebu Bekir radıyallahu anhu Ömer radıyallahu anhuyu haklı buldu ve vahiy kâtiplerinden Zeyd radıyallahu anhuya bu görevi verdi… Zeyd radıyallahu anhu da diğer vahiy kâtiplerini topladı ve Fatiha suresi ile nas suresi arasındaki bütün ayetler kitap haline gelmiş oldu.

Değerli kardeşim…

Elimizin altındaki bu kitap bakın hangi aşamalardan geçerek günümüze kadar geldi… Vallahi kıymetini bilemezsek Allah elimizden alır ve dünya ve ahiretimiz berbat olur… Rabbim, hayat kitabımız olan Kur’an’a değer vermemizi nasip etsin…

Kur’an nasıl korunarak günümüze kadar geldi?

Kur’an’ın yazımından günümüze kadar Kurana okadar çok iftiralar atıldı ki, ama bu iftiralar hiçbir zaman gerçek taraftar bulamadı… Ve bütün iftiralar Kur’an’ın günümüze kadar sapasağlam gelmesine engel olamadı…

İlim adamlarımız Kur’an’ın günümüze kadar korunarak gelmesine vesile olan etkenleri şu başlıklar altında incelemişlerdir:

1- İlahi boyut:

“Şüphesiz ki zikri (Kur'an’ı) biz indirdik biz. Onun koruyucusu da şüphesiz ki biziz.” (Hicr suresi 9.ayet)

Eğer Allah’u Teâlâ bu kitabı koruyacağım demişse-ki demiş- ozaman muhakkak bu kitap ilahi bir koruma garantisi altındadır…

2- Kur’ani boyut

Kur’an’ın içyapısı güzelliği ve ezber kolaylığıyla tüm dünyada binlerce kişi tarafından ezberlenmesi, yazılması, okunması ve insana hayran bıraktırmasıyla mucizevi bir şekilde korunmuştur…

3- Peygamberi boyut

Kendisine gelen vahyin yazılmasını emretmesi, okuması, okutturması ve ezberlemesiyle Kur’an’ın korunmasına vesile oldu.

4- Sahabe boyutu

Sahabelerin Kur’an’a hayran kalmaları, amel etmeleri, ezberlemeleri, Kur’an’a önem vermeleri ve canları pahasına bütün insanlara sapasağlam kavuşturmaya kararlı olmaları Kur’an’ın günümüze kadar korunarak gelmesine vesile olmuşlardır.

5- İbadet boyutu

Kur’an ayetlerinin namazlarda okunması, normal okunmasına sevap kazanma vaadi, ibadetlerin çıkış merkezinin genelde Kur’an’dan olması Kur’an’ın korunmasına vesile oldu.

6- Tefsir boyutu

Kur’an’ın daha iyi anlaşılması için âlimlerimi tefsir ilmine önem vermişlerdir… İşte bu önem yüzlerce müfessirin ortaya çıkmasına vesile olmuştur… Dolaylı olarak da Kur’an müfessirlerin tefsirleriyle de korunmuştur.

7- Psikolojik boyut

İnsanlar zor zamanlarında Kur’an’a sıkı sıkı sarılmışlardır… İşte bu sığınma durumu Kur’an’ın korunmasına katkıda bulunmuştur.