Sayın Cumhurbaşkanımız ve diğer AKPARTİ’liler. Dikkat!...
Yeni bir seçim sürecindeyiz.
Cumhurbaşkanımız ülkede istikrar ve güven için yeni bir sistemin öncülüğünü yaptı. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi.. Özetle Başkanlık Sistemi…
Yeni sistemin anayasa oylamasında HAYIR oyu verenler şimdi birlikte hareket ediyorlar.
Son yüzyılın tarihimizde iki tane turnusol kâğıdı var. Birincisi Abdulhamid Han. O’na karşı olan herkes bana göre şaibelidir. M. Akif dâhil. Düşünün FETÖ darbe olmadan ölseydi, M. Akif’ten de, diğer muhalif âlimlerden de daha mübarek biri olarak anılırdı değil mi? Neden bu konuya giriyorum. 100 yıl öncesinin kavgası aynı düşmanlarla devam ediyor. Değişen ne? Yıllar ve kişiler.. Bilin ki o dönemin aktörlerinin tamamının bu günde karşılığı var. Önemli olan biz kendimizi nerede konumlandırıyoruz? Vicdanımızla ve aklımızla…
BİZ kimiz?
Biz Cumhurbaşkanımızın da özetlediği gibi, Yerliyiz, Milliyiz. Ecdadımız gibi VATAN ve MİLLET, DİN ile DEVLET diyenlerdeniz. Bu değerleri hayâsızca birbiri ile tartıştırmak ve toplum kesimlerinin kafasını karıştırmanın ihanet olduğunu biliyoruz. Birbirini tamamlayan, İmanımızla tanımlanan bu değerlere bağlıyız. İlave olarak Cumhurbaşkanımızın rabiasını da siyasi çözüm olarak benimsiyoruz. TEK VATAN, TEK MİLLET, TEK DEVLET, TEK DİL…
Yeni seçim sürecine sancılı giriyoruz.
Normal şartlarda beklentimiz AKPARTİ, MHP ve BBP Milli Bloğunun % 57-62 oy oranı ile seçimden zaferle çıkmasıdır. Değerlendirme ve beklentimiz bu yöndedir. Ancak karşı blokta her kafaya, her zemine göre birileri var. En dindarından, en laikine, en solcusundan, en sağcısına herkese göre birileri var blokta. Ortak özellikleri de öncelikle R. TAYYİP ERDOĞAN Karşıtlığı… Sonra.. Proje oldukları da çok açık.. Tüm hedefleri seçimleri ikinci tura bırakmak. İkinci tur içinde üstü kapalı bir mutabakatları da var gibi. Bu meyanda baktığımızda Milli Cephenin yukarıdan aşağıya çok çalışması gerekiyor.
Peki, Milli Cephe için, Cumhur İttifakı için en büyük tehdit ne?
Cumhurbaşkanımız ve Başbakanımız Mitinglerde, meclisteki sayısal çokluğun önemi üzerinde duruyorlar. Yani Cumhurbaşkanımız tekrar seçilir, ama AKPARTİ yeterli oy alamaz ise, Cumhurbaşkanımız hiçbir iş yapamaz. Bu riske karşı, “Cumhurbaşkanımıza oy verip, AKPARTİ’ye oy vermemeyi düşünen ve ifade edenlere de Münafık diyoruz.” değil mi? Sayın Cumhurbaşkanım kusura bakmayın ama bu büyük bir haksızlık.. Asıl münafıklar sizin ve AKPARTİ’nin nüfuzunu kullanıp, halka tepeden bakan, devleti malı gibi gören, Milleti insan yerine koymayan bir gurup yerel yönetici, partili ve sahadan atanmış devlet memurlarıdır. Asıl münafıklık bunların yaptığıdır.
Genç Bir partili diyor ki; “Fetö gitti, zihniyeti kaldı.” Evet, böyle bir sorun var. Bir işle ilgili devletin valisini arıyorsunuz. Adam not almış, aldırmış, üç gün sonrada olsa geri dönüyor. Kocaman Meclis Başkanımız hepimizin ağabeyi dönüyor. Bir ilçenin Belediye Başkan Yardımcısına bile ulaşamıyoruz. Teşkilat Başkanı vs. kişilere ulaşmak mümkün değil. Sistem kendi elitlerini ve ekâbirlerini oluşturuyorsa burada doğru gitmeyen bir şeyler var demektir.
Şu anda Milletvekili adayları belirleniyor. Geçen seçimlerde farklı insanların seçileceğini düşünüp bekledi insanımız. Ancak her gün daha kötüye gidiyor. 15 Temmuz kime ders oldu? Bu mazlum millet iltifat hak etmiyor mu? Hala teşkilatlara FETÖ sızmaları devam ediyor. Belki neden iletmediğimizi soracak bazıları!.. İletmediğimiz nerden çıktı? Muhatap bulabiliyor mu acaba Milli zeminin mazlum insanları?
Sayın Cumhurbaşkanım..
Sizi de duruşunuzu da çok seviyor ve beğeniyoruz. Hele de sizin devleti tanıdıkça, Milletimizin ve Devletimizin tüm değerlerine sımsıkı sarılıp yüceltmeniz, devlet ve milleti barıştırma adına gösterdiğiniz gayret, Milli Mutabakat için ülkemizi getirdiğiniz nokta, ferasetli iç ve dış ilişkiler… Ne söyleyebiliriz ki? Ama bir gerçek var. Sokaktaki çocuğa sorun şu iki cümleyi duyacaksınız. Birincisi, “Cumhurbaşkanımız bu şımarık adamları temizlesin başka bir şey yapmasına gerek yok. En az %70 oy alır.” İkincisi, “Cumhurbaşkanımıza çok üzülüyorum, yapayalnız..” Durum budur. Oysa yalnız değilsiniz. Milletimiz sizinle. Ancak bir sorun yok mu sizce de?..
Oylarımızı Cumhurbaşkanımızın istediği gibi vereceğiz. Ancak durum da arz ettiğim gibidir. Şu anda FETÖ Tehdidi ile kim mücadele ediyor? Kim ya da kimler FETÖ’yü himaye ediyor? Bakın A. Gül’ün duruşu dahi size ders olmadı mı? Milletvekilleri, üst düzey bürokratlar, belediyelerdeki yöneticiler.. Bu kadrolar ikaz edilmeli, takip edilmeli, gerekenler tasfiye edilmelidir. Teşkilat dışından AKPARTİ’nin davasına ve sevdalarına hizmet eden kişilerden Özel Müfettişler görevlendirilip sahadan haber alınabilir.
Seçim Sürecinde çok çalışmalıyız. Karşı cephe Çanakkale Mahşeri gibi,
“Çehreler başka, lisanlar, deriler rengârenk;
Sâde bir hâdise var ortada: Vahşetler denk.
Kimi Hindû, kimi yamyam, kimi bilmem ne belâ...” misali…
Ben halkımızı ferasetli olmaya davet ediyorum. AKPARTİ’de siyaset ve hizmet yürüten tüm siyasi kimliği bilinen kişilerden yalvarırcasına rica ediyorum. Halkımıza karşı mütevazı olun. Ulaşılabilir olun. Merhametli olun.
Hâsılı Sayın Cumhurbaşkanım. Size karşı merhametli davranacağız. Sorumlu davranacağız. Beklentimiz ekâbir, nargileci, ilgisiz kişilerin parti ve teşkilatlarda görevlendirilmemesidir. Hatta uzaklaştırılmalarıdır.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.