Komikliğin farkında mısınız?
New York'ta taksi şoförlüğü yapan Jerry Fletcher kadar olsun tedbirli değilsen, ani bir baskın durumunda evde bulunan bütün belgeleri yok edecek düzeneği kurmamışsan, böyle bir düşünce aklına bile gelmemişse...
Sormak gerekir:
Sen nasıl emniyetçisin, nasıl istihbaratçısın?
* * *
Dava aylardan beri devam ediyor malûm.
Operasyonlar, gözaltılar, peşpeşe; malûm.
Ergenekon ile Susurluk yakın akraba, o da malûm.
* * *
Bunca malûmat arasında, Ergenekon ile ilgili olanların sorduğu, kimsenin yüzüne karşı dillendirmese bile, içine doğan sorular hep aynı minval üzere...
"Nereye kadar gidecek?"
"Kimler alınacak?"
"Sıra bana da gelecek mi?"
"Gelirse beni ne zaman götürürler?"
* * *
Merak yüklü ilk soruyla meşgul olanlar daha fazladır.
Fakat endişe bulutunun içinden çıkmış gibi duran son soruyla, kendisinin de götürülebileceğini yüksek ihtimal olarak görenlerin sayısı çok değildir.
Ve sanılır ki, öyle bir durumda, başının gireceği belanın çapını ufaltmak için, o kişiler bazı çareler düşünmüşlerdir.
* * *
Çare dediğimiz, tehlikeli görülebilecek belgelerin yok edilmesi, ortadan kaldırılması...
Suç aleti sayılacak alet edevatın saklanması, imha edilmesi...
Telefon görüşmelerinin mantık çerçevesinde yapılması...
İlişki ağını çarçabuk deşifre edecek eylemlerden kaçınılması...
* * *
Fakat ne garip manzaradır, hayretle görüyoruz ki gözaltına alınan isimlerin evlerinde yapılan aramalarda önemli belgeler, gömülü silahların yerini gösteren krokiler çıkıyor.
Yazlıklarında silahlar, bombalar, mermiler bulunuyor.
Suikast tabancaları, kalem silahlar, aydınlatma fişekleri, sis ve ses bombaları, keleşler...
* * *
Bu kadar safdillik olur mu?
Bir emniyetçi, bir istihbaratçı, bu derece aymazlık içinde bulunabilir mi?
Yoksa yapılacağı kadar temizlik yapıldı, her türlü tedbir alındı da, ortaya çıkanlar sadece geriye kalanlar mıdır?
* * *
Ümraniye'de bulunan el bombaları ile başladığı için, örgüt üyelerinin kendilerine seçtiği 'Ergenekon' ismini telaffuz etmekten kaçınarak, güya bu davayı olduğundan küçük göstermeye çalışarak "Ümraniye soruşturması" ismini kullanmayı tercih edenlere de bir ufak soru yöneltmenin vaktidir.
Ümraniye'den başka pek çok yerde daha el bombası, silah vs. bulundu.
Sivas, Ankara, İstanbul'un başka semtleri, Sakarya...
Bu durumda isimlendirmenin mantığı da değişebilir.
Hiç aldırış etmeyip, hâlâ dürbüne tersten bakarak, Ergenekon davasını küçültme gayretinizin, gittikçe daha komik hale geldiğinin farkında mısınız?
Ve tabii tehlikenin...
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.