Ahmet Varol

Ahmet Varol

George Habaş

George Habaş

Filistin davasında direniş ve özgürlük mücadelesine imza atanlar arasında birçok Hıristiyan kökenli şahsiyet de mevcuttur. çünkü Siyonist işgalden zarar görenler, haksızlığa uğratılanlar arasında Hıristiyanlar da var. Ayrıca Siyonist işgale karşı bağımsızlık ve özgürlük mücadelesi, haksızlığa uğratılanların ve bu haksızlığa son verilmesi için samimiyetle mücadeleyi seçenlerin bir buluşma noktasıdır.
İşgale karşı verilen özgürlük mücadelesine imza atanların arasında yer alan Hıristiyan kökenlilerden kararlı tutumlarıyla öne çıkmış, bu mücadeleyle özdeşleşmiş karizmatik isimler de mevcuttur. Bu gibilerin arasında sayabileceklerimizden Edward Said’i artık Filistin davasıyla ilgilenenlerin hemen hepsi tanır. Kudüs Ortodoks Kilisesi’nin sözcüsü Patrik Dr. Atallah Hanna’dan ve işgal karşısında özgürlük mücadelesine destek veren kararlı tutumundan biz değişik vesilelerle söz ettik. Geçtiğimiz Kasım ayında İstanbul’da düzenlediğimiz Kudüs Buluşması’nda da misafirimizdi. Bunlardan biri de Filistin Halk Kurtuluş Cephesi’nin kurucularından, geçtiğimiz Cumartesi (26 Ocak) akşamı vefat eden Dr. George Habaş’tır.
Dr. Habaş’la Tahran’da ve Beyrut’ta kısa süreli görüşme imkânlarımız olmuştu. Ama onun çalışmalarını genellikle hakkındaki haber ve yazıları okumak suretiyle izliyorduk. Bugün de biz ondan söz etmek, hakkında öğrendiklerimizi ve bildiklerimizi değerli okuyucularımızla paylaşmak istiyoruz.
George Habaş, 1925’te Filistin’in 1948’de işgal edilmiş bölgesinde kalan el-Ludd kasabasında Ortodoks bir ailede dünyaya geldi. İşgalci Siyonistler “İsrail” adında bir gayrimeşru devlet kurunca, Müslüman-Hıristiyan ayırmadan tüm Filistinlileri göçe zorlamak ve onların zorla çıkarıldıkları yerlere kendi göçmenlerini yerleştirmek için aynen Hitler’in Avrupa’da uyguladığı metotları uyguladılar. Habaş ailesi de kendilerinin ve küçük çocuklarının canlarını kurtarabilmek için evlerini barklarını bırakıp göç etti.
George Habaş, Beyrut’taki Amerikan üniversitesi’nin Tıp Fakültesi’nde öğrenim gördü. Sonra çocuk sağlığı alanında uzman oldu. Hekim diye bilinmesi mesleği sebebiyleydi. Hakkındaki bazı haberlerde “hekim” isimlendirmesinin onun lakabı veya aile adıymış gibi zikredildiğini gördüğümüz için bunu hatırlatıyoruz. Mesleki alanda Amman yakınındaki Filistin mülteci kamplarında hizmet verdi.
Arap Kavmiyetçiler (Ulusçular) Hareketi’nin kurucuları arasında yer aldı. İlginçtir ki Türkiye’de ulusçu oluşumlar genellikle “sağ” ve “liberal” çizgi üzerinde durmayı tercih etmişlerdir. Arap dünyasında ise genellikle “sol” ve “sosyalist” kanatta yer almışlardır. İstisnaları var tabii ki. Ama Habaş istisnalardan değil, sol ve sosyalist çizgide ilerlemeyi tercih edenlerdendi. Onun katılımıyla kurulan Arap Kavmiyetçiler Hareketi, Arap dünyasındaki birçok ulusçu oluşumun kaynağı ve fikir okulu rolü oynamıştır.
Habaş, 1967’de bazı arkadaşlarıyla birlikte Filistin Halk Kurtuluş Cephesi’ni kurdu ve en çok da bu hareketle ün kazandı. 2000 yılına kadar da genel sekreterliğini yaptı. 2000 yılında, hareketin kuruluşunda kendisiyle birlikte yer alan ve Ebu Ali Mustafa olarak da tanınan Mustafa ez-Zuberi genel sekreterlik görevini üstlendi. Ancak o Batı Yaka’nın el-Bire şehrinde bulunan bürosuna Siyonist işgal güçleri tarafından üç adet roket fırlatılması suretiyle öldürüldü. Onun hayatı ve öldürülmesi olayıyla ilgili yazımızı web sitemizde (www.vahdet.com.tr) bulabilirsiniz.
Ebu Ali Mustafa’dan sonra teşkilatın liderliğine Ahmed Seadat getirildi. Fakat o da özerk yönetimin işbirlikçi tutumu sebebiyle, işgal devletinin Turizm bakanının öldürülmesi olayıyla bağlantılı olarak tutuklandı ve hâlen işgal devletinin zindanlarında tutuluyor. Seadat’ın işgal devleti eşkıyaları tarafından özerk yönetim zindanlarından kaçırılması olayıyla ilgili ve konuyla bağlantılı tüm yazılarımızı Web sitemizde sırasıyla Filistin davası > İsrail zulmü > Ahmed Seadat ve Siyonist Korsanlık linklerini tıklayarak bulabilirsiniz.
George Habaş, her ne kadar 2000 yılında FHKC genel sekreterliği görevini devrettiyse de bir fikir önderi vasfını korudu. Kararlı ve samimi tutumundan dolayı Filistin direnişi içinde saygın bir yeri vardı.


Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Ahmet Varol Arşivi