İbrikçibaşı
YSK göreve
Yüksek Seçim Kurulu yeni mi kuruldu? Seçimin 29 Mart'ta yapılacağı bu hafta mı kesinlik kazandı? Yoksa vatandaşlık numarası yeni mi keşfedildi?
YSK'nın aldığı "Kimliğinde vatandaşlık numarası olmayan oy kullanamaz" kararı, ancak bu üç gerekçeden biri varsa bir nebze mantıklı olabilir.
Seçime on beş gün kala böyle bir 'numara' çekmek abestir... İbrikçibaşılığa benzer.
***
Duvar dibinde dizili duran ibriklerden birini alan vatandaşa müdahale etmiş oradaki görevli... "Elindekini bırak, öbürünü al."
"Ne farkeder" demiş adam, "İkisi de ibrik değil mi?"
Öteki, oturduğu iskemlede kabarmış...
"Beni buraya boşuna mı ibrikçibaşı diktiler? Hangisini diyorsam onu alacaksın!"
***
On milyon civarında vatandaş kimliğini yenilememiş. İhmalden veya başka sebepten...
Bazıları numarasını öğrenip kimliğin üzerine yapıştırmış, fakat o da muteber değil.
YSK kararları üzerinde tartışma kabul etmez. Kullanamaz diyorsa, kimse kullanamaz.
İyi de madem böyle bir şey gerekliydi, aylar önce açıklasaydınız.
Niye son iki haftaya sıkıştırıyorsunuz?
***
Milyonlarca vatandaş nüfus müdürlüklerine akın etti. Uzun kuyruklar oluştu.
Fakir muhitte bedava erzak dağıtılsa ancak bu kadar olur.
Çoğunluk da yaşlı... Hastası var, sakatı var.
Yetkililer "Gerekirse 24 saat açık tutulacak" diye milleti aydınlatıyorlar.
Ama kimse aydınlanmıyor.
Nüfus idaresindeki memurlar, sayı ve performans bakımından tam gün çalışmaya müsait midir, orasını da düşünen yok.
***
Yaşlı teyze, eski nüfus cüzdanını cebine koymuş, muhtara gitmiş... Muhtardan kimlik yenileme belgesi almış, iki de fotoğraf eklenmiş.
Uzun kuyrukta, saatlerce itiş kakış içinde bekledikten sonra, güç bela sıra gelmiş.
İki şık şık yapıp "Bilgisayarda kaydın yok" demişler.
Hoppalanın sırası ama kadıncağız "La havle" çekmiş... "Ne yapacağız?"
"O adreste oturduğunu belgeleyecek bir fatura getir, hallederiz."
Bak bak! Yahu mübarek nüfus insanı, kadının elinde muhtardan alınmış belge var. O yeterli değil mi? Değilmiş.
***
Devletin nüfus idaresi, muhtarın verdiği ve başında TC yazan belge ile önceki nüfus cüzdanına itibar etmiyor. Ki üstünde kendi mührü var.
İlle fatura diye tutturuyor... Bak kal, şaş kal.
Bir cinayet mahallinde tek saç teli bulunsa yahut ayakkabı izi tutsa, laboratuvardaki dna ve ökz araştırmasından sonra, adamı cinayet sanığı olarak tutukluyorlar da, oy kullanabilmek için elinde bir tomar belgeyle gelenin önüne dağ gibi engel çıkartıyorlar.
****
Allah'dan ki vatandaş sabırlı. Oyunun önemini biliyor, oyuna gelmek istemiyor.
Binbir zahmetle tekrar evine gidip faturasını getiriyor, saatler sonra numarasını alıyor.
Bu anlattığım İstanbul'un tam göbeğinden bir hikâye. Suriçi'nden. Ya köydekiler ne yapsın?
Devlet, muhtelif organlarıyla milletin karşısına geçmiş, "Sen bu seçimde oy kullanmasan daha iyi olur" demeye getiriyor.
Galiba oysuz demokrasiyi icat edeceğiz bu işin sonunda. Seçmen olmasa, seçim ne hoş olur!
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.