Yasama, yürütme, yargı Genelkurmay’a mı bağlı?!
- Lütfü Bey; Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ, geçtiğimiz Çarşamba günü düzenlediği basın toplantısında çeşitli konulardaki görüşlerini açıkladı. Nasıl değerlendiriyorsunuz Genelkurmay Başkanı’nın son açıklamalarını?
- Acaba iktidarda tek parti yok da koalisyon mu var? Yoksa Genelkurmay da iktidar ortağı mı? Yoksa İlker Başbuğ, Tayyip Erdoğan ile birlikte bugünkü iktidarın eş başkanı mı? Nitekim Genelkurmay Başkanı, Başbakan’ın, hatta Meclis’in yetki alanına giren her konuda açıklamalar yaptı. Irak’tan Afganistan’a, Suriye’den Ermenistan’a, Pakistan’dan Azerbaycan’a, ABD’den AB’ye ve de İsrail’e kadar dış politika alanına giren her konuda açıklamalar yaptı. PKK’lılara af, Eve Dönüş Yasası, DTP konusu, bedelli askerlik gibi hükümetin, Meclis’in yetki alanlarına giren iç politika konularında da açıklamalar yaptı. Hatta bunlarla da yetinmeyip yargının alanına giren konularda da açıklamalar yaptı. Sanki sadece Genelkurmay Başkanı değil de yasama, yürütme, yargının da başıydı! Ondan sonra da kalktı, “Demokrasiye bağlıyız, hukuk devletine bağlıyız” türünde cümleler kullandı. Yahu hangi demokraside, hukuk devletinde bir genelkurmay başkanının kendisini yasama, yürütme, yargı yerine koyup açıklamalar yapması var? Demokrasinin, hukuk devletinin yasama, yürütme, yargı gibi kuvvetler ayrılığı ilkelerine dayandığını bilmiyor mu bizim paşalar? Yoksa onların bildiği tek kuvvet silahlı kuvvet mi! Yoksa onlara göre silahlı kuvvete sahip olan kendini yasama, yürütme, yargı yerine koyup konuşabilir mi? Maalesef Genelkurmay Başkanı konuştu, ama su gibi yalancı dil konuştu! Mesela evinde orduya ait cephanelik ele geçirilen Binbaşı Fikret Emek “karargahtan silah çıkartmaktan” mahkum olmasına rağmen Genelkurmay Başkanı, “Orduya ait hiçbir silah dışarı çıkartılmamıştır” diyebiliyordu. Bırakın diğer darbeleri yapan generalleri, daha 2004’te darbe yapmaya kalkışan generallerin varlığı ortadayken ve bunlar darbeci oldukları için değil, görev sürelerini doldurdukları için emekli olmuşken Genelkurmay Başkanı, “Türk Silahlı Kuvvetleri içinde darbeciler bulunmaz” diyebiliyordu. Genelkurmay Başkanı’nın GATA’yla ilgili sözlerini Adalet Bakanı, cephanelik çıkan Poyrazköy’deki araziyle ilgili sözlerini Poyrazköy Muhtarı, askeri helikoptere alınmayıp dağda bırakılan Cihan Haber Ajansı muhabiriyle ilgili sözlerini de söz konusu muhabir anında yalanlıyordu. Kısacası, Genelkurmay Başkanı’nın konuşmasında yalanlanan şeyler ne kadar da çoktu. Peki böylesine su gibi yalancı dil konuşmak bir Genelkurmay Başkanı’na yakışıyor mu?
BUSH HIYAR, OBAMA SALATALIK!
- ABD Başkanı Barack Obama 1915’teki Ermeni olayları için “Soykırım” yerine “Tarihin en büyük vahşetlerinden” dedi. Sizce nasıl yorumlanmalı onun bu yaklaşımı?
- “Soykırım” yerine “Tarihin en büyük vahşetlerinden” demek, “Hıyar” yerine “Salatalık” demek gibi bir şey! Bir şeyin kibarcasını söylemek gibi bir şey. Aslında Obama, “Soykırım”ın kibarcasını söyledi. “Tarihin en büyük vahşetlerinden” diyenin başkanı olduğu ülke, tarihin en büyük vahşetlerini gerçekleştirmemiş olsa bari. Kızılderili soykırımını gerçekleştirmemiş, Japonya’ya attığı atom bombalarıyla milyonlarca insanın hayatını mahvetmemiş, Irak’ta, Afganistan’da bir milyonun üstünde insanı katletmemiş olsa bari. Soykırım görmek, vahşet görmek, katliam görmek istiyorsa Obama’nın önce başkanı olduğu ABD’nin tarihine bakması gerekmez mi? Dediğim gibi Obama, her konuda söyleyeceğini kibarca söyleyecek, yapacağını da kibarca yapacak belli. Nitekim Obama ile önceki ABD Başkanı Bush arasındaki fark da bu değil mi? Bush dünyaya kabaca tecavüz ederdi, Obama’nın ise dünyaya kibarca tecavüz edeceği belli. Hani Obama ABD Başkanı seçilince bizdeki Amerikan yandaşları “Obama dünyaya barış getirecek” diyerek adeta Obama’yı barış güvercinine benzetmiştiler ya. Hatta bir kısım İslamcılarımız da buna saf saf inanmıştılar ya. Öyleyse başta bunlar olmak üzere herkes dinlesin şimdi. Obama çok kısa bir süre önce Amerikan Kongresi’nden Afganistan ile Irak’ta İslamcı direnişçilere karşı yürüttükleri savaşı sürdürebilmek için 83 milyar dolarlık ek bütçe istedi. Yani Obama Bush’un savaş bütçesiyle bile yetinmedi. Ayrıca Obama, Afganistan’da, Irak’ta ele geçirilen İslamcı direnişçilere çok ağır işkenceler yapan CIA sorgucularının bırakın cezalandırılmasını, onlar hakkında soruşturma açılmasını bile engelledi. Obama’dan ne bekleniyordu ki? Sonuçta Obama’nın başkanı olduğu devlet, dünyayı sömüren, çıkarları uğruna dünyanın her ülkesini işgal edebilecek olan emperyalist bir devlet değil mi? Obama bunlara karşı çıkacak olsa hiç onu böyle bir devletin başına getirirler mi? Bilelim ki Obama Bush’un kibarı. Bush hıyardı, Obama salatalık! İşte Ermeni konusunda da Obama buna benzer bir kibarlık yaptı. “Soykırım” yerine “Tarihin en büyük vahşetlerinden” diyerek, “Hıyar” yerine “Salatalık” demek gibi bir kibarlık yaptı! Obama’nın Ermeniler konusundaki tutumunun bundan başka bir yorumu var mı?
SOSYALİSTLERİN KATİLİDİR KEMALİSTLER!
- Ergenekon’un avukatlığını yapan Kemalist solcular hakkında ne düşünüyorsunuz?
- Kemalizm Türkiye’ye özgü bir şey. Dünya sistemleri içinde kapitalizm, sosyalizm, faşizm gibi bir yeri yok. Bana göre solcu sistem, yani sosyalist sistem içinde de bir yeri yok. Çünkü Kemalistler dünyaya bakış açıları bakımından sosyalistlere değil, faşistlere yakın. Nitekim Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşunun ardından Kemalistler ile sosyalistler arasındaki duruma bir bakın. Kemalistler sosyalistlere hep zulmetmiş. Kemalistler sosyalistleri hep yok etmek istemiş. Mesela sosyalist şair Nazım Hikmet’e zulmeden, onu hapislerde çürütmek isteyen Kemalistler değil mi? Şefik Hüsnü gibi sosyalist önderlere zulmeden, onları hapislerde çürütmek isteyen Kemalistler değil mi? Mustafa Suphi gibi sosyalist önderleri faili meçhul cinayetlerle yok eden Kemalistler değil mi? O Kemalistler ki askeri darbelerden sonra onbinlerce sosyalisti zindanlara tıkmadılar mı? Sosyalistlere en ağır işkenceleri yapmadılar mı? Mesela Deniz Gezmiş gibi sosyalist gençleri asmadılar mı? Sosyalistlere karşı yargısız infazlar uygulamadılar mı? Zulümlerinden kaçan sosyalistleri ülkelerine hasret ölmek zorunda bırakmadılar mı? Aslında solcuların, sosyalistlerin katilidir Kemalistler! Kemalistleri solcu saymak en başta sola hakarettir. Kemalistler ile sosyalistler arasındaki tek ilişki katil-maktül ilişkisinden ibarettir!
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.