Bobo yok, Beşiktaş yok!..

Bobo yok, Beşiktaş yok!..

Demek ki; Brezilyalı Bobo, Beşiktaş için çok ama çok önemliymiş.. Ne Cisse, ne Baki, ne de İbrahim Toraman!.. İlle de Bobo!..
Peki, koskoca bir takım, kaderini bir futbolcunun oynayıp oynayamamasına mı bağlamalı?.. Nerede ötekiler?.. Nerede tek top ustası Ricardinho?.. Nerede bazukacı Delgado?.. Nerede karambol golcüsü Nobre?.. Kurtarıcı olarak dünyanın parasına malolan Holosko?.. Fatih Terim’in Milli Takımı her açıklamasında banko eleman olarak ilan ettiği İbrahim Kaş?.. Tecrübeli İbrahim üzülmez?.. Fizik olarak Karaoğlan dizilerindeki “Dev 0rso”yu andıran Gökhan Zan?.. Ve diğer Beşiktaşlı kartallar?.. Neredeler?..
Hakkını yemeyelim, Beşiktaş’ta bana göre görevini yapan tek bir kişi vardı, o da kaleci Rüştü’ydü... İki gol yedi ama üç tane de yüzde yüz top çıkardı..
Pozisyon üretemedi Beşiktaş!.. Gollük pozisyonunu görmedim.. Ertuğrul Sağlam, hücum bölgesinde ne Ricardinho’yu kullanabildi, ne de Delgado’yu.. Hadi, Nobre’nin fazla hakkını yemeyelim; çünkü, ağır grip geçirdiği için maça serum marifetiyle çıkmış.. Hali, mecali yoktu..
Serdar özkan, Beşiktaş’ın ayaklarına en hakim futbolcularından biri.. Ama yanlış oynadı.. Kayserispor kalesine dikine ineceğine topu kenarlara taşıyor.. Bu hareketlerle hem kendini yordu, hem de Kayserispor defansının yerleşmesine sebep oldu..
Gökhan Zan’la İbrahim Kaş, cezalı olan Baki ve İbrahim Toraman’ın yerlerine oynadılar.. Ama kademenin canına okudular.. üstelik de bu ikili Milli Takım’a rahat seçilen elemanlar!..
Kayseri maçında sıfır çekenlerin başında geldiler..
Kayserispor’a gelince; temkinli başladılar.. Ne olur ne olmaz kabilinden önce işi ağırdan aldılar.. Ama baktılar ki Beşiktaş’ta hareket yok, “Bari bu oyunu biz alalım” deyip saldırmaya başladılar.. Yoksa, Kayserispor’da da öyle ahım şahım bir oyun göremedim..
Cangele farklı bir forvet.. Müthiş süratli.. Kayseri akınlarının hemen hepsinde o vardı.. Gökhan’la İbrahim’in başının derdi oldu desem yeridir.. Ancak, Tolunay Kafkas onu en verimli olabileceği dakikalarda oyundan aldı.. Gerçi yerine giren Gökhan ünal son dakikada golünü attı, fakat eğer bir değişim olacaksa bana göre bu, “İglesias-Gökhan” değişikliği olmalıydı..
Gökhan ünal sanki Kayserispor’la kafa olarak bağını koparmış.. Attığı golde “tilki gibi kurnaz, ceylan kadar da çabuktu” ama eski Gökhan’ın fotoğrafını göremedim..
Netice-i kelâm; Beşiktaş, Kayseri virajını dönemedi.. Beşiktaşlı dostların dediği gibi “Bari patinaj yapıp 1 puana takılsaydı..”
0 da olmadı..
Kaybettiği bu 3 puan fevkalade önemli..
Kimse, “Daha köprülerin altından çok sular akar” demesin!..
üç puanlı ligde iki kere daha kayıpla çıkarsa, kulvardan düşer, gider!..

Önceki ve Sonraki Yazılar
Arşivi