Alex farkı..
Evet değerli dostlar; Süper Kupa finalini Fenerbahçe kazandı..
Bu iş nasıl oldu?..
Ferdi kabiliyetini takım oyununa uyarlayan birkaç yıldızının gayretiyle, ki bunların başında Alex var.. Ardından Güiza var.. Emre ve Cristian Baroni var.. Hatta, biraz da Bilica var diyebiliriz..
Ama illâki Alex!..
Alex gibi oyuncusu olan takım zaten her zaman avantajlı.. Bu boş ve kuru bir iddia değil.. Süper kupa finalinde de açık ve net olarak görüldü..
Mustafa Denizli’nin 2 forvetli Beşiktaş’ına karşı Daum’un tek forvetli Fener’i..
İkinci yarıda ise Nihat’ın da ilavesiyle 3 forvetle oynayan bir Beşiktaş!.. Üstelik ilk yarıda Fener’den daha derli toplu ve düzenli bir oyun ortaya koyan takım yine Beşiktaş!..
Ancak gol yok!..
Fener’de ise sadece Güiza’nın, yakaladığı topun peşinden koşarak Beşiktaş gerilerini dağıtması ve bu sebeple de kaçan bir-iki gol..
İkinci devrenin sonlarına kadar da bu şablonda değişen bir şey yok!.. Ama Beşiktaşlı Sivok’un yaptığı bir futbol cahilliği ve ardından Alex’in Rüştü’yü ters köşeye yatıran penaltısı..
Sonra da o şaşkınlıktan kendisini kurtaramayan Beşiktaş’ın panikleme moduna girmesi ve defans kurgusunu bozması.. Ayakta kalan da bir tek Ferrari var onu da belirtmem gerekir..
Derken, Alex isimli ustanın yeniden sahneye çıkması ve İspanyolla paslaşması, neticesinde de adrese düzgün gelen ortaya yaptığı nefis bir kafa operasyonuyla Süper Kupa’yı Fenerbahçelilere hediye etmesi..
Evet; maçı Fener 2-0 kazandı..
Bir başka ifadeyle kupayı Fener aldı..
Fakat, Fener’de Alex oynamamış olsaydı bu kupa da belki hayal olacaktı..
Demek ki, bir futbolcu maça bu kadar tesir edebiliyormuş..
Peki; Beşiktaş için ne söyleyebiliriz?..
Şampiyonluğun getirdiği bir rahatlık, bir rehavet var..
Bunun yanı sıra yeni transferler noktasında bir arayış, bir çalışma da var..
Yukarıda belirttiğim gibi, Ferrari iyi futbolcu..
Ama hepsiden önemlisi Gaziantep’ten transfer edilen İsmail Köybaşı..
İsmail’in bindirmelerini zevkle izledim..
Beşiktaş’a faydalı olacağı kesin!..