Nükleer santral
Doğalgaz ihtiyacımızın yüzde 63.5’ini ve petrolümüzün yüzde 26’sını Rusya’dan ithal ediyoruz. Epey bağımlılıktır. Enerji ithalimizi çeşitlendirmeye (yani başka başka ülkelerden sağlamaya) çalışıyoruz. Topraklarımızda ve denizlerimizde aramaya da ağırlık vermek gerekiyor. Rusya ile dostluktan memnunuz. Büyük Rus kültür ve san’atını seviyoruz, en hasım olduğumuz yıllarda bile Tolstoy okumaktan, Rimsky Korsakov dinlemekten vazgeçmedik.
Ancak Rusya gibi bir devlete, enerji gibi hayatî bir branşta bağımlı hâle gelmekte, sayılamayacak kadar sakınca mevcuttur. Biz, Batı blokunun bir parçasıyız. NATO üyesiyiz. Kaldı ki, biz, müttefiklerimiz olan herhangi bir devletle de hayatî konularda tek taraflı bağımlılığa karşıyız.
Bunları, ilk nükleer santralimizi Rusya’ya ihâle etmekle karşı karşıya bulunduğumuz için yazdım. Nükleer alanda Rusya’ya bağımlılık, Rusya’ya karşı bizi âtıl duruma getirebilir. Hareket imkânımızı sınırlar. Gaz bağımlılığından daha sakıncalı olabilir.
Nükleer santral için Rusya’dan başka tâlib bulamamamız, vaktiyle bir Kanada şirketi ile anlaştıktan sonra bozuşmamızdan kaynaklanıyor. Türkiye Cumhuriyeti’ni küçük düşüren bir rezaletti. Nükleer enerji imkânımızı yıllarca geciktirerek ölçülemez kayıplarımıza sebep oldu. Artık Batı şirketleri, Türkiye’ye güvenmedikleri için, ihâlemize girmediler. Ne yapmak gerekiyorsa bu durumu düzeltmeliyiz.
Bundan dolayıdır ki Rusya, 25 sent teklifi gibi dört başı mamur bir cür’etle tek başına karşımıza çıktı. Şimdi 15 sente inerek, ciddiyetsizliği büsbütün tescil etti. Ama Rus şirketinin arkasında Moskova hükûmetinin durduğu muhakkaktır. Türkiye’de nükleer’i behemehâl ele geçirmek istiyor.
İlk nükleer santralimizi Rusya’ya yaptırmak, tam bir bağımlılık oluşturacağı için mümkün değildir. Bugün bizim iki düzine nükleer santralimiz olmalı idi. Bunu gerçekleştiremeyen bütün eski iktidarlar, tarihçilerin derin eleştirilerine konu olacaklardır. Türkiye’nin nükleer’e yaklaşmasını, bizi dalgalı müttefik gördükleri için, AB ve ABD de fazla arzu etmiyor. İhalemizi pas geçmelerinin bir sebebi de budur. Ama nükleer’i herhalde Kuzey Kore veya İran’dan alacak değiliz...
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.