Bursaspor - Diyarbakırspor maçı ve Federasyon
Bu ülkeyi hiçbir dış güç bölemez, bölerse içindeki ahmaklar, cahiller, hastalar, psikopatlar böler. Bursaspor, Diyarbakırspor maçında yapılan tezahüratları gazetelerden okumuşsunuzdur. "PKK dışarı" diye bağıran bazı Bursaspor taraftarlarının bu terbiyesizce tavrını nereye koymak lazım acaba?
Diyarbakır bu ülkenin bir parçası.Her şehirde olduğu gibi Diyarbakır’da da farklı düşünen, toplumun genel çizgilerinin dışına çıkanlar olabilir. Ancak bu kimseye bu ülke insanlarını aşağılama, ötekileştirme, bütünden koparma, dışlama hakkını vermez.
Aynı tezahüratın size yapıldığını düşünün, ne hissedersiniz.
Altı üstü bir futbol karşılaşması. Spor birazda dostlukları pekiştirmek, ilişkileri geliştirmek, ortak duygular oluşturmak için yapılır. Bir şov,gösteri sporudur yani. Hal böyleyken bir avuç edepsizin, ülkenin yüreğini hançerlemek anlamına gelen bu tavırlarına ne demeli?
Milliyetçilik ona buna yafta yapıştırıp, oraya buraya savurmak değildir. Gerçek milliyetçilik ülkeye zarar verecek söz ve davranışlardan kaçınmak, bütünleştiren, barıştıran, kucaklaştıran bir yol izlemektir. Bu tür tezahüratları yapanlar kendilerini milliyetçi sanıyorlarsa aldanıyorlar, PKK'nın ekmeğine yağ sürenler olsa, olsa bölücü olurlar.
Uzun zamandır Diyarbakır spor gittiği yerde bu tür tepkilerle karşılaşıyor. Bu tepkiler de şehirde PKK nın gücünü tahkim etmekten, onlar ve biz eksenindeki siyasetlerine katkı sağlamaktan başka işe yaramıyor. Akıllı seyirci bu tür tezahüratların PKK'ya oksijen vermek anlamına geldiğini bilir, asla böyle bir çiğlik yapmaz. Yapanı da affetmez, kulağından tuttuğu gibi önce suratına iki sille patlatır, sonra da adalete teslim ederek kalan silleleri de onun atmasını sağlar.
Biz bu ülkenin bir taşını bile kıskanmalıyız. İnsanını ise hiç ayırım yapmadan kucaklamalı, onu sevgimizde, dostluğumuzda bitirmeliyiz. Ama böyle devam edersek PKK'ya gerek yok, stadyumlardaki futbol fanatiklerinin tahribatı bizi bitirir. Federasyon bu tip olaylar karşısında sessiz kalmamalıdır. Bu, sahada hakeme itiraz edip kırmızı kart gören bir futbolcunun yaptığından daha çok kırmızı kartı hak etmektedir. Federasyon seyircisine sahip olmayan, psikopatları, hapçıları(Gerçek sporseverleri tenzih ederim) hizaya çekemeyen takımları affetmemelidir. Türk iyenin geleceği iki futbol hastasının geleceğinden daha önemlidir. Bu cürüm cezasız kalmamalı, Diyarbakır spor bu çirkin tezahüratların muhatabı olmamalıdır.