Hong Kong Yolculuğu
Hong Kong yolculuğumuzu da Kuala Lumpur üzerinden yaptık. Gidişte transit geçiş yapıp, dönüşte Kuala Lumpur’da bir gün kaldım.
önceden İstanbul’dan Kuala Lumpur’a direkt sefer düzenleyen tek havayolu şirketi Malezya Havayolları’ydı. Şimdi o da Dubai bağlantılı sefer düzenliyor. Uçağın Dubai havaalanındaki bekleme süresi işimize yaradı. Akşam ve yatsı namazlarını buranın mescidinde rahat bir şekilde kılma imkânı bulduk. Uçağa bindiğimizde bir bayan kenara seccadesini sermiş namaz kılıyordu. Muhtemelen uçağı kaçırma endişesiyle bir an önce binip namazını içeride kılmayı tercih etmişti. çünkü ben de selâm verdikten sonra geç kalmamak için hızla biniş salonuna gitmiştim. Arkamda benimle birlikte uçağa binen Türkiye pasaportlu biri bayan biri erkek iki yolcu vardı. Onlar da muhtemelen Türkiye’de son dönemde gazetelerde yayınlanan provokatif namaz aleyhtarı haberlerden veya senaryolardan etkilenmişlerdi. “Aaaa! Namaz kılıyor!” diyerek gördükleri manzarayı garipsediklerini belli ettiler. Oysa biraz önce uçağa biniş körüğündeki koridorda kuyruk beklerken yaptıkları hareketten dolayı kimse onlara: “Aaaa! öpüşüyorlar!” dememişti. çünkü biliyorsunuz, artık bu manzaraları bayağı kanıksadık. On yıl önce olsaydı belki biraz garip gelebilirdi. Ne var ki onlar bizim namaz kılmamızı kanıksayamadılar. Demek ki biz henüz namazlarımızı eda etmede yeterince cesaretli ve bu konudaki haklarımızı değerlendirmede gereği gibi ısrarlı olamıyoruz.
Bunu neden anlattık? Biliyorsunuz, yasakçılar başörtüsünün sembol olduğunu ve ona bu sebeple engel olduklarını ileri sürüyor; sonra da: “Bu ülkede namaz kılana, oruç tutana karışan var mı?” diyorlardı. Ama yasak duvarının delinmesi yönünde bazı adımlar atılınca, söz konusu iddialarının ve sözlerinin sadece kamuflaj olduğunu, gerçekte namaz dâhil İslâmî duyarlılığa işaret eden her görünümden ve fiilden rahatsız olduklarını ortaya koydular. Dolayısıyla yeri geldiğinde provokasyon amaçlı senaryolar hazırlayıp sahneleyerek Müslümanın namazını, ibadetini sevimsiz ve istenmeyen bir fiil olarak göstermeye çalışıyorlar. Toplumun belli bir kesimi de düşünce istikametini çoğunlukla medya organlarının belirlediği akış yönüne göre ayarladığından söz konusu senaryolardan ve bu senaryoların sahnelenmesi tarzındaki provokasyonlardan etkilenebiliyorlar. Oysa namaz bizim dinî kimliğimizi belirleyen en önemli amelimizdir. Ne yazık ki Türkiye’de bu amelin önemi dinî duyarlılığa sahip insanlarımızın bile önemli bir kesimi tarafından yeterince kavranabilmiş değildir.
Birkaç ay önce Bangkok’a gittiğimde, otelin odasına yerleştikten sonra bana yerleşmemde yardımcı olan görevliye kuzey istikametini sordum. çünkü ben Allah’ın izniyle yolculuklara çıkacağım zaman gideceğim yerin kıble açısını ve namaz vakitlerini belirleyip bir kâğıda basarak yanıma alıyorum. Bu konuda Internet sayfasında verdiği hizmetten dolayı da Diyanet İşleri Başkanlığı’na teşekkür ediyorum.
Otel görevlisi kuzey istikametini bilemedi ve birim şeflerinden birini odaya getirdi. Gelen şef, muhtemelen Budist ya da herhangi bir dinî inancı olmayan bir bayandı. Gelip bana kuzey istikametini gösterdi. Sonra da: “Siz Müslüman mısınız?” diye sordu. Yani kadın, ben bir şey söylemeden maksadımı anlamıştı. Toplumda namaz aleyhtarı kanaat oluşturmak için provokasyonlar düzenleyenlerden birine aynı soruyu sorsaydım şaşırıp kalacaktı. çünkü Müslümanın namaz kılarken yönünü kıbleye çevirdiğini belki birçokları bilmez. Yüzleri bir kere kıbleye dönmediği için bundan haberleri yoktur.
Bu arada Diyanet İşleri Başkanlığı’nın Web sayfasını hazırlayan yetkililere bir hatırlatmada bulunmak istiyorum. Kuala Lumpur için verilen namaz vakitleri ile doğru vakitler arasında bir saat fark var. DİB sayfasındaki vakitler bir saat önceye denk geliyor. Bu, belki saat ayarlamalarıyla ilgili tarihlerde yapılan hatalardan kaynaklanıyor olabilir. Hem bu hatanın düzeltilmesi, hem de aynı hatanın daha başka şehirlerle ilgili vakitlerde de olup olmadığının tespiti için bir tetkik yapılması iyi olur. Böyle önemli bir konu için ayıracağınız vakit sizin en önemli hizmette değerlendirdiğiniz vakit olacaktır. Bu vesileyle, DİB Web sayfasının kıble açısı ve namaz vakitleriyle ilgili hizmetinden haberdar olmayan okuyucularımızı da bundan haberdar etmiş olduk.
Hong Kong yolculuğuyla ilgili notlarımızı ve tespitlerimizi aktarmaya devam edeceğiz inşallah.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.