Hadis İnkârcılarının Karizması Nasıl Çizilir?
Daha çok ilahiyatçılarda gözüken hadisleri hafife alma ya da hadis kaynaklarımıza şüphe tohumu atma hastalığı birkaç kitap yazan ve akademik kariyerleri olmayan kişilerde de gözükmeye başladı… Kaleme aldıkları kitapların dipnotlarına baktığımızda her ne hikmetse aynı isimleri görürüz… Söz haklarının kendilerinde olduğunu zanneden bu kişiler hadislere çok cesurca dil uzatabilmekteler…
Bu kişilerle ‘hadisin dindeki yeri ve önemi’ hakkında konuşmaya başladığınızda önceden derslerine çalışmışçasına kendilerine sunacağınız ayet ve hadisleri bilirler ve ağzınızdan çıkacak her ayet ve hadise verecek cevapları vardır… Vereceği cevaplar sizi susturabilir… Bu, onları haklı çıkartmaz… Sadece siz hazırlıksız yakalanmışsınızdır o kadar…
Hadislere şüpheyle bakan her insan kasıtlı olarak hadis inkârcısı olmayabilir… Ayrımı sağlıklı yapmak lazım. Hadis inkârcılarından kastım bütün uyarılara rağmen hala anlamak istemeyen insanlardır… Bu insanlarla bir araya geldiğinizde adım adım şu metodu izleyin:
Muhatabınıza deyin ki:
Hadis dalında doktor ya da profesör müsünüz? Eğer : ‘akademik kariyerim yok fakat hadis hakkında kitaplarım var ve birçok konferanslar verdim.’ Derse ona şunları söyleyin:
‘ Her kitap yazan konunun uzmanı anlamına gelmez… Hadis dalında profesör varken bir araştırmacıya danışılmaz… ‘ Haliyle ülkemizde hadis profesörleri varken tüm araştırmacı ve yazarlar hatta doçent ve doktorlara dahi hadis konulu sorular sorulmaz… Bu kişiler belkide birçok profesörden daha bilgili olabilir. Ama bunu biz bilemeyiz… Allah; bilmiyorsanız bir bilene sorun diyor… Tüm dünya da bilir ki prof. varken araştırmacı bir yazar ya da doktora gidilmez…
Diyelim ki muhatabınız profesör… Ve hadis inkârcısı… Bu kez ona:
‘Hocam konumuz hadis… Hayati önem arz eden bir konu. İnsanın ahiretini etkileyecek bir konu. Bu yüzden hadis konusunda en uzmanına danışmam gerekiyor… Ülkemde prof olabilirsiniz… Peki, İslam âlemindeki yeriniz neresi? Hangi İslam ülkesinde eserleriniz okutuluyor? Ve eserleriniz kaç dile çevrildi? Hangi hadis âliminin kitabının dipnotunda adınız geçiyor? Ya da gösterdikleri kaynakçada hangi eserlerinize yer vermişler?
(Arap dünyasını gezen bir Müslüman olarak hiçbir türkün adını kitap dipnotlarında görmedim… Özellikle de hadis konulu kitaplarda. )
Türkiye’de birçok prof var ve aynı düşünmüyorsunuz! Demek ki prof olmak mutlak manada doğruya ulaştırmıyor… Öyle olsaydı tüm profların aynı düşünmesi lazımdı… Konumuz hayati önem taşıdığından dolayı dünyaca meşhur bir ilim adamına sormamız gerekmez mi?
Kitapların çoğu Türkçeye çevrildiğinden dolayı dünyaca meşhur âlimlere ulaşım kolaylaşmış oldu… Size tavsiyem onlara ulaşıp hadis bilginizi gözden geçirin’ deyin…
Kesinlikle hadis inkârcılarına söz hakkı vermeyin… Prof olmaları onların anlatımına referans olmaz… Bakın kitaplarına hep eleştirel yaklaşımlar görürsünüz…
Dinin doğru anlaşılmasının önünde enbüyük engellerden biri de bu hadis inkârcılarıdır... Maalesef televizyonlara çıkıp kafa karıştırmaya başladılar… Rabbim şerlerinden muhafaza etsin. Âmin.
Eğer bir insan:
1- Benim peygamberim böyle demez…
2- Nereden bileyim hadis kaynaklarında uydurma hadislerinin olmadığını?
3- Okadar çok uyduruklar girmişki hadis kitaplarına…
4- Hadisleri kurana arz etmek lazım… Ters gelirse o hadisi almayacaksınız…
5- Kur’ani bir hayat…
6- Kur’an islamı
7- Kur’an merkezli İslam
8- Tek kaynağımız kuran
9- Kuranda varsa alırız…
10- Hadisçiler de sonuçta bir insan hata yapmış olamaz mı?’
Gibi sözler söylerse bilinki o kişi bilerek ya da bilmeyerek hadis inkârına bulaşmış… Bu insanlar maalesef olmayan akıllarını vahyin önüne almışlar ve akidelerini bozmuşlar… Bunlara kâfir olmuşlardır demiyorum. Çok rahat bir şekilde küfürdedirler diyorum…
,,,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.