DTP Diyarbakır Belediye başkanı Abdullah Öcalan’ı savunurken sayın Erdoğan, Sayın Bahçeli, sayın Baykal o cezaevinde 11 yıl değil, 11 gün kalsınlar standartlara uygun mu değil mi görsünler dedi.

Baydemir’in zeka düzeyini bu kıyaslamasından çıkarabiliriz.Beyefendi Abdullah Öcalan’ı her hangi bir vatandaş sanıyor. Sanki bu isyanı o çıkarmadı, binlerce insanın ölümüne, binlercesinin kendi ruh dünyasına yabancılaşmasına o sebep olmadı.

Hala ortalığı ateşe veren ihanetlerin arkasında bile onun bitmez tükenmez ben duygusu var. Adam kendisini dünyanın merkezi gibi görüyor.Biraz daha rahat etmek, biraz daha durumunu iyileştirmek için gencecik çocukların hayatıyla oynamaktan imtina etmiyor.

Kürt meselesi aslında uzun zamandan beri Apo’nun rahatını temin etme, onun hırslarını, kaprislerini tatmin etme meselesidir. DTP li belediyeler, örgüt militanları hep birden Kürt meselesi adı altında Apo’nun bitmez tükenmez istekleri için seferber ediliyor.

Bu kafayla hiçbir mesele çözülmez. Uzun zamandır DTP Kürt sorunu adı altında hiçbir somut talepte bulunamıyor.Çünkü artık söyleyecek sözü kalmadı. Emine Ayna gibi agresif,aklını kininde kaybetmiş kimi sözcülerle ateşe benzin dökerek varlıklarını sürdürmeye ç.alışıyorlar.

8 Aralık’da AYM DTP nin kapatılma davasını görüşecek. Prensip olarak herkesin şiddet ve anarşiye sebep olmadan düşüncelerini söylemesinden yanayım.Hiç bir parti ayrımcılık, bölücülük, şiddet kışkırtıcılığı yapmamak şartıyla kapatılmamalıdır. Demokrasi sorunların konuşarak çözüldüğü bir rejimdir. Her zaman diyalog yolunu aç.ık tutmalı, bir birimizle konuşacak bir yol bırakmalıyız. Ama DTP buna hiç dikkat etmedi.Daha birkaç gün önce Hasip Kaplan önüne gelene mikrop demekten imtina etmemişti.Emine Ayna neredeyse her konuşmasında suç işledi, bir savaş tahrikçisi gibi hareket etti. DTP milletin partisi olacağına Apo ile örgüt militanlarının partisi oldu. Kürt kökenli vatandaşlarımızın istek ve taleplerine kulaklarını tıkadı. Bölge sorunlarını Apo’nun cezaevi şartlarının düzeltilmesine indirgedi.Bölgenin problemlerini düzeltecek, açlığa, sefalete, işsizliğe dönük hiçbir talebi olmadı.

Böyle bir partiye parti demek mümkün mü?

AYM’nin ne karar vereceğini bilmiyorum. Ama DTP nin Kürtleri susturuyorlar propagandasına hazırlandığı belli oluyor. Her zaman ki gibi suçlu dışarıda aranacak, DTP kendi selefleri gibi hiçbir muhasebe yapmayacak.Dünyayı okumak için en küçük bir çaba harcamayacak. İşin doğrusu böyle bir partinin varlığı bölge halkına ve bölgenin çözüm bekleyen sorunlarına da zarar veriyor.Sorunların çözümünü bu kışkırtıcı tavır engelliyor.DTP kendi vadesini kendi yanlışlarıyla doldurdu. Kapatılması sürpriz olmayacaktır.

Baydemir bir gün Öcalan’ı suç işlememiş Lider’lerle mukayese etmek yerine öteki mahkumlarla mukayese etmeyi öğrendiğinde kendileri için siyaset yapmanın imkanları da doğacaktır.Keşke DTP Apo gibi hasta ruhlu bir adamı dinleyeceğine, Güneydoğu’nun fakir, yoksul insanlarını dinleseydi. Bu hem bölge için hem de kendileri için daha iyi olurdu.