Önce şu ayeti tefekkür edelim…

“Andolsun, cehennem için cinlerden ve insanlardan çok sayıda kişi yarattık (hazırladık). Kalbleri vardır bununla kavrayıp anlamazlar, gözleri vardır bununla görmezler, kulakları vardır bununla işitmezler. Bunlar hayvanlar gibidir, hatta daha aşağılıktırlar. İşte bunlar gafil olanlardır.” (A’raf 7/179)

Tarihte, meşhur olmak, bir şekilde gündeme gelmek için akla ziyan davranışlarda bulunan ahmaklar hep olmuştur. Bu ahmaklardan birisi, tarihe geçmek için beyaz sarayı yakmıştı. Başka bir bedevi ahmak, zemzem kuyusuna bevl eder. Görenler, bin bir beddua ve hakaret ve lanetle neden bu çirkin işi yaptığını sorunca: “ismim tarihe geçsin diye yaptım” der.

Evet bazı zavallı ahmaklar isimleri tarihe geçsin diye böylesi uçuk kaçık işlere kalkışmışlardır… işte size taze bir ahmaklık örneği; Bir takım tabip odaları başkanları “bilimsel” bir konferansa konuşmacı olarak katılmışlar ve akla ziyan hezeyanlar döktürüyorlar.
İstanbul Tabip Odası (İTO) Başkanı Prof. Dr. A. Özdemir Aktan'ın konuşmacı olarak katıldığı, Denizli Tabip Odası Başkanı Ersin Çağırgan'la birlikte 42 doktorun da izledği güya bilimsel konferanstan notlar:

"Din bir şekilde toplumları sürükleyebilmek, idare edebilmek, hatta biraz daha uyutabilmek için iyi bir silah. Ama bunu kullandığımız zaman bilimden de gittikçe uzaklaştığımızı görüyoruz aslında."

"Biz hâlâ 'domuz eti yemek günahtır'da kaldık. Bunu tartışamıyoruz. Niçin günahtır? Acaba değiştirsek mi? Bunu kimse söylemeye bile cesaret edemiyor. Bunu yapmalı mıyız? Bence evet yapmalıyız."

"Amerika'da yayınlanmış basılmış gibi muazzam yayınlar, özellikle psikiyatri alanında çıktı. Sonra anlaşıldı, yok öyle bir şey. Tamamen kurgusal masaüstü yayıncılık şeklinde sahte yayın kurulları, denetleme kurulları, şunlar, bunlar o şekilde bir sürü insan oradan şey alıyor."

"Hz. Muhammed kanaatkâr mıydı? Tüccardı. Kureyş Kabilesi'ndeki bütün ekonomik erki elinde tutmak istiyordu. Kanaatkârlığı ben İslam'la çok bağdaştırmıyorum. O aşağıdakini uyutmak için bir bağ kuruyorum." (İstanbul Tabip Odası (İTO) Başkanı Prof. Dr. A. Özdemir Aktan)

"Müslümanların, Hıristiyanların veya Yahudilerin hiçbir kutsal kitabı benim beynimin, aklımın sığabileceği büyüklükte değildir. Yani sorgulamam gerekiyor. Biz biliyoruz ki dinler kendilerinden önceki dinlerle beslenmiş. Bugün baktığımızda Kur'an'ın yaklaşık yüzde 70-80'ni Tevrat'tan, Sümerlerden, Hıristiyanlardan bir sürü geçmiş dinlerden Nuh tufanına kadar, Adem ve Havva'nın oluşumuna kadar geçmiş. Bu tür aslında bilimsel olmayan ama dogmatik bir takım öğretilerden almaktadır. 21. yüzyıl ateizmin yüzyılıdır. Yani bugün için konjonktürde Türkiye'de ılımlı İslam'ın ön plana çıkmış olması bir şeyi değiştirmez. Napolyon'un sözüne katılıyorum. Ülkelerin kaderlerini yaşadıkları coğrafyaları belirler." (Denizli eski Tabip Odası Başkanı Dr. Hasan Akşık)

Şimdi şu değerlendirmeleri paylaşalım:

1. Bu ülkede sıradan bir insana hakaret ettiğinizde, yasal bir takım müeyyideleri var. İnsanlığın efendisi ve son peygamberi Resulullah (sav) a hakaret, onun getirdiği Kur’ana ve takriben iki milyar müslümanın dinine hakaret böyle kolay mı olmalı. Geçmişte de Osman Özbek vb paşalar veya sözüm ona aydın! “Bilim insanları” aynı haltları işlemişlerdi de yanlarına kalmıştı. Adalet bakanlığı, cumhuriyet savcıları, hukukçular vb ilgili özel ve tüzel kişilikleri bu konuda gerekeni yapmaya çağırıyoruz.
2. Bu doktorlar kimin evlatları? Bunlar gökten inmedi, yerden bitmedi, Çin’den, karikatürist Danimarka’dan falan ithal da edilmediler. Evladım doktor, mühendis vs olsun diyerek nahıra salar gibi okullara salan anne babalar, daha dikkatli olmak zorundadırlar. Biz çocuklarımızın dünyasıyla ilgilenip ahiretlerini boş veremeyiz. Yemiyor yediriyoruz, giymiyor giydiriyoruz, saçımızı sakalımızı süpürge yapıyoruz, evladımız adam olsun diye. Ama ne yazık ki onların midelerini biz doyuruyoruz, kafalarını ve gönüllerini ise; tv lere, internete, ateist bazı çevrelere, kartel medyasına bırakıyoruz, onlar da çağdaşlık!, ilericilik!, özgürlük! Adı altında böylesi dinsizlik ve densizlikleri çocuklarımızın, geçlerimizin beyinlerine boca ediyorlar. Şu halde çocuklarımıza daha dikkatli sahip çıkalım ve önceliğimiz de onların ahretleri olmalı.
3. Bunlar hangi okullarda hangi hocaların elinden yetiştiler. Hala ana okulundan üniversiteye okullarımızda ateizmi/inkarcılığı bilimsellik olarak kabul eden öğretmen veya öğretim görevlileri varsa, bunlar için gereken yapılmalı. Bizim verdiğimiz vergiler inançlarımıza hakaret eden böylesi çağdaş münafıklara mı maaş olarak veriliyor? Bir vatandaş olarak ben hakkımı haram ediyorum.
4. Mukaddesat uğruna malını, canını, kanını sebil eden ecdad; böylesi densizler bu vatan toprakları üstünde küfürlerini kussunlar diye mi şehit oldular. Yarın yine bu vatan herhangi bir işgal vs ile karşılaşırsa hangi ateist kılını kımıldatır. Bu ateistler tez elden ABD veya avrupanın herhangi bir köşesine kaçıp sıvışmazlar mı? Mukaddes değerler uğruna bedeller ödemek iman, erdem, mertlik ve yiğitlik işidir. Zavallı kafirler bunu anlayamazlar.
5. Bu aydın! Çağdaş! İlerici! Bilim insanı müsveddeleri Atatürk vb kimselerin görüşlerini de böyle ulu orta eleştirebilirler mi? Bu vatanın ekmeğiyle beslenip bu vatanın inançlarına hakaret etmek insanlık dışı bir çirkinliktir.
6. Bu zavallıların, konferanslarının ismine islamı karıştırmalarını da anlayamadım doğrusu. 21. Yüzyıl ateizmin yüzyılı olacakmış!... breh… breh… madem “ateizm”inize o kadar güveniyorsunuz, konferansınızın adını “21. YÜZYILIN BİLİMSEL GERÇEĞİ ATEİZM” falan gibi bir şey koyun da bakalım kaç kişi katılacak. Ama sizde biliyorsunuz ki böyle bir ahmaklık yaparsanız bu millet sizi tükürük ve lanete boğar.

Kısaca ey zavallı ateistler! Gayeniz gündeme gelmekse, başka bir yolunu bulun. Acun’un veya kanal 7 nin yetenek programına katılın diyeceğim ama sizde yetenekte yok. Ne yaparsanız yapın ama cami duvarına şey yapmayın. Hani şu ata sözünü biliyorsunuz: “Eceli gelen…… şunu da hatırlatalım; eğer akıllı davranır, pişman olup hatanıza tövbe ederseniz, kainatın sahibinin kapısı tüm günahkarlara açıktır. Kim bilir…