Deniz Baykal’ın “uçkur” davasının bugüne kadarki en ateşli savunucusu sanırım o oldu. Televizyonlar canlı yayına girdiklerinde henüz bir unvan geçmiyordu ve açıklamasına başladığında herkes onu Baykal’ın avukatlarından biri zannetti.

Fakat o da ne…

Konuşan avukat falan değil, Ulusal Kriminal Büro’nun uzmanı Uğur Kurtulan’dı. O kadar kesin ve net konuşuyordu ki, akıllara ziyan.

Baykal’ın kılından girip, tüyünden çıktı ve “Görüntülerdeki kişiler kesinlikle Deniz Baykal ve Nesrin Baytok değil” dedi.

En kötüsü, Türkiye yasaklı olduğu için internetten izleyemediği Baykal-Baytok görüntülerini bu sayede televizyonlardan canlı olarak izleme, hatta üzerinde analiz bile yapma şansı bulmuş oldu. Yani aslında internet yasağı artık anlamsız…

O an anladım ki, “Bana komplo kurdular” diye ortalığı bir birine katan, “Sonuna kadar hukuk savaşı vereceğim” dediği halde cumhuriyet savcısına gidip ifade vermeyen, bir kez olsun ortaya çıkıp açıkça “görüntüdeki kişi ben değilim” diyemeyen "devrik lider" Deniz Baykal, Türkiye’ye büyük bir “komplo” harekatı yapıyor. Ama tutmadı...

Ulusal Kriminal Büro ismini duyanlar ilk olarak “Ulusal” kelimesine kanıp resmi bir kurum zannediyorlar. Ancak, aslında oradaki “Ulusal” bizim bildiğimiz şu meşhur “Ulusal”…

“Bastır parayı, al raporu” türünden bir kuruluş yani…

Erdoğan’ı referans göstererek kendi ayağına kurşun sıkan uzmanın kim olduğu konusunda geniş çaplı bilgiler gelince, işin aslı da ortaya çıktı.

Kriminal açıklamayı yapan Uğur Kurtulan'ın Ergenekon'dan tutuklu Doğu Perinçek'in genel başkanlığını yaptığı İşçi Partisi'nin üyesi olması bir yana, kendisine ait olduğu öne sürülen facebook sayfası görenleri şaşkına çevirdi.

Ortaya çıkar çıkmaz sayfanın silineceğini bildiğim için, kopyalamayı ihmal etmedim ve tüm ayrıntıları ile sunuyorum:

SİYASİ GÖRÜŞÜ:

Mustafa Kemal’in askeri, yurtsever

DİNİ İNANÇ:
Müslüman ama puşt yüzünden dinden olacağız yakında

ÜYE OLDUĞU SAYFALAR:
NUTUK okumayan Atatürkçü olamaz, Vural Savaş, Hurşit Tolon, Şener Eruygur, Sabih Kanadoğlu, Sevgi Erenerol, Oda Tv, Sevgi Erenerol, Deniz Baykal, Doğu Perinçek, Kemal Kerçsiz, Bekir Coşkun, Veli Küçük…

“Mustafa Kemal’in Askeri” uzmanımızın sayfasında paylaştıkları ve yaptığı yorumlar ise, nasıl bir zihniyete sahip olduğunu açıkça ortaya koyuyor.

İşte paylaştıklarından birkaç örnek:

ULUSAL KANAL ULUSLAŞMIŞ YURTTAŞLARIN, BİZLERİN KANALIDIR (ULUSAL KANAL GÖNÜLLÜLERİ)

Başbakan Erdoğan’a ait bir videoya yapılan yorumlar:

VİDEONUN ADI:
İzle, izlet, cumhuriyetini bu şeytanlardan kurtar.

KURTULAN'IN YORUMU:
Cumhuriyetin namuslu yurttaşlarının içi başka, dışı başka olmamalıdır. Sayın Tayyip Erdoğan’ın da içi dışı Allah için hep aynıdır haa. Ulan içiniz ne fesat be. Sanki biz aksini mi söyledik yani?

“İŞTE POLİS BU” başlıklı bir video paylaşan uzmanımız, Türk polisine nasıl bir hakarette bulunduğunun farkında olmadan, belki de bilinçli bir şekilde şu notu düşüyor: Türk polisi baksın da, öğrensin nasıl polis olunurmuş.

NOT: Görüntünün içeriği hakkında terbiyem el vermediği için detaya girmeyeceğim. Merak eden facebook’ta video ismini yazar görür.

Atatürk ile ilgili bir video paylaşan uzmanımızın, “MEZARDAN ÇIKMA VAKTİDİR” şeklindeki yorumu çok dikkat çekici…

Başbakan Erdoğan’ın “Demokratik açılım” çalışmaları nedeniyle sanatçılarla bir araya geldiği toplantılardan birinin “SATILDIK UYANIN!! İKTİDAR YALAKALARINI AFİŞE EDİYORUZ” başlığıyla hazırlanan videosunu paylaşan uzmanımız, burada da şu yorumu tercih ediyor: Bizim karakterimizde koyunluk, kaypaklık, döneklik ve kalleşlik var. Bu Arap çöllerinden gelen eski bir hikaye değil mi?

Uzman’ın sayfasındaki inanılmaz hakaretler daha da ileri giderek küfür aşamasına geçiyor. Hedefte yine AK Parti ve Ak Partili bir milletvekili var.

“AKP’Lİ BELEDİYE BAŞKANI: 23 NİSAN SPOR BAYRAMI” başlıklı videoya uzmanımız, “Eşşek gene eşşektir… Ziya Paşa’nın bu sözünü hatırlattı bana” şeklinde ağır bir yorum yapıyor.

habervaktim’de yayınlanır yayınlanmaz sayfasını kapatan uzmanımız, “TÜRK SİLAHLI KUVVETLERİ MAHKEME SALONLARINA SIGMAZ” isimli bir videoyu da paylaşarak, “Generaller bu teğmeni ayakta selamlamalıdır” diyor. Sanırım buradan kimlere selam gittiğini söylemeye gerek yok.

Vatan yazarı Mutlu’nun da dediği gibi, ortaya çıkıp “o ben değilim” demesi yeterliyken, bu şekilde kendisini Türkiye ve hatta dünyaya ikinci kez rezil eden "devrik lider" Deniz Baykal’ın, bu bilirkişi oyunu başlamadan bitmiş oldu.

Ancak, kullanılan argümanlar, konu ile ilgili olarak “uzman” diye yutturulan isimler ve yöntem, Türkiye ile açıkça dalga geçildiğini gösteriyor.

Ben olanlara üzülmüyorum da, tüm bu gerçekler ortadayken, milletin gözünün içine baka baka yalan söyleyen bu zavallı mahluklara inananlara acıyorum... 

Yazık...