Halk neye evet, neye hayır diyeceğini bilir!..
12 Eylülde yapılacak referandumun heyecanı şimdiden etrafı sardı. Tartışmalar, tahminler, spekülasyonlar ve her zamanki gibi anketler üzerinden ajitasyonlar gırla gidiyor! Medyanın bir kısmında, yine tuhaflıklar hakim. Zira bazı kalemler, şimdiye dek vatandaş kendilerine kerrat ile ders verdiği halde, bir türlü akıllarını başlarına devşirmiyorlar...
Bu arkadaşlar zahmet edip, mesela son çeyrek yüzyıldaki seçim ve referandum sonuçlarına baksa; bir de kendilerinin ve yoldaşlarının o dönemde ne balonlar uçurduğunu sonuçlarla mukayese etse, belki şimdilerde daha makul ve mantıklı şeyler dile getirme becerisini elde edecekler. Lakin böyle bir dertleri yok. Çünkü halkın görüş ve iradesine, gerçek anlamda saygıları yok! Demokrasinin belki yüz türlü tanımı yapılabilir. Ama olmazsa olmazı sandıktır, seçimdir, halk oylamasıdır. Çünkü temel konularda nihai kararı verecek merci, asli kurucu iktidar olan milli iradedir. Demokrasilerde, milli iradenin önüne geçirilebilecek başka bir güç ve merci yoktur... Milli iradeyi öyle sıradan ve önemsiz bir şeymiş gibi sunmaya çalışan tipler, öncelikle onu önemsizleştirmek için her yola başvurur. Buradan bir sonuç alamayacağını görünce de, ne yapıp edip onu saptırmaya yeltenir. Ülkemizde bunun sayısız çarpıcı örnekleri vardır. Ama her seferinde halk iradesini hiçe sayanlar, mahcup ve perişan olmuşlardır. Öyle görünüyor ki tarih bir defa daha tekerrür edecek.
Ve o malum anketler bir kere daha çöpe gidecek, ipe sapa gelmez analizler; dereyi görmeden paçayı sıvamalar, hayal üzerine inşa edilen iktidarlar yine havada kalacak. Evet, halkımız ilk defa vesayetçi yapının özüne dokunan bu anayasa değişikliğine “EVET” diyecektir. Zira halkımız her zaman demokrasiyi kökleştirecek, sağlamlaştıracak adımlara güçlü destek vermiştir. O yüzden bu tahmini yapmak için, öyle uzman olmaya filan da gerek yoktur. Sadece bu halkı biraz tanımak ve yakın siyasi geçmişi hatırlamak yeterlidir.
Kendisini arzın merkezi gören marazi tipler, varsın millete akıl verme sadedinde niçin hayır diyeceklerini üfürmeye devam etsin. Kimi ekranlarda, sözüm ona fikri tartışma adına envai çeşit maskaralıklar da sergilenedursun. Vatandaş onları sivrisinek vızıltısı gibi dinliyor!.. Ha bu arada hemen belirtelim, halkın iradesini engelleme yönündeki tehditler, boykotlar vs. de sökmez. Bakınız dönem dönem, bu memlekette vatandaşı sindirmeye kalkışan bedbahtlar zuhur etti. Kaba kuvvet ve silah zoru ile her şeyi yapabileceğini sanan zorbalar olmadık pis işlere girişti. Lakin sonuçta onların hepsi kaybolup gitti...
Şunu unutmayalım: Bu millet en güç ve kritik zamanlarda, darbe ve dikta ortamlarında; namluların gölgesi altında dahi, hep doğru kararı verdi. Yine öyle yapacaktır... Kimsenin endişesi olmasın.
Sonuç: Bazı meslektaşlar bugünden oyunu deklare ederek “EVET” diyeceklerini duyuruyor. Kuşkusuz ben de aynı şeyi yapacağım. İlave olarak şu hissiyatımı da ifade etmek isterim. Bütün zihin bulandırma gayretlerine rağmen, halkımızın büyük ekseriyeti de, “EVET” yönündeki kararını netleştirmiş görünüyor. Ancak vatandaş bu kararını izhar etmek için 12 Eylülü bekliyor!..