Evlilik hikâyesi

Evlilik hikâyesi

Toplumumuz laik düzenin emrine girdi. Onun mantığı bütün bir camiaya sirayet etti. Allah ve Resulü’nün emirlerine hürmetimiz kalmadı. Dindar olanımız da, olmayanımız da dini kendi şartlarına göre yorumlamaya başladı. Evlilikler harap, aileler perişan oldu.
Bir hanımefendi telefonda, “Kocama ‘Beni boşa’ diyorum boşamıyor? Ne yapılması lazım?” diye soruyor. Kendisine:
“Kocanın sana karşı ters bir tavrı mı oldu? Seni inciten, aşağılayan, Allah’ın emirlerine karşı bir zorlaması mı var? Onu sevmiyor musun?” sorularını sordum. Bana:
“Onaltı senelik evliyiz. Kötü bir sözü, incitici bir hareketi olmadı. Kocamı da seviyorum. Ama, aile yapımız evliliğin devamına müsaade etmiyor. Ben de ailemi karşıma alamıyorum. Kocama ‘Boşa’ diyorum o da boşamıyor. Şimdi ben ailemle, o ise evinde.”
“Hanımefendi, İslâm’da evlilik dini bir bağdır. Allah ve Resulü’nün huzurundaki bir akittir. Allah da:
‘Allah ve Resulü hüküm verdiği zaman inanmış bir erkek ve kadın için seçme hakkı yoktur, kim, Allah ve Resulü’ne baş kaldırırsa, o apaçık bir sapıklığa düşmüştür.’ (Ahzab 36)
Allah ve Resulü nezdinde söz verip evlenmişsiniz. Allah’ın emrine tabi olmuş, senelerce de evli kalmışsınız.
Evliliğimizden de, kocanızdan da şikâyetiniz yoktur. Artık evliliğinizi kendinizce yorumlayamazsınız. Bütün hükümler Allah ve Resulü’nün yönünde olacaktır. Kocan bu hususta haklıdır, isteklerine göre değil, şerî tavırlara göre hareket etmelisin. Aileni de bu yöne göre yönlendirmelisin, kocanı zorlamaya, incitmeye, ona isyan etmeye hakkın yoktur. Evlilikte şartlar oluşmadıkça boşanmak yoktur. Allah Resulü:
‘Allah’ın helal kıldığı şeyler arasında boşanmaktan daha çok nefret ettiği bir şey yoktur.’
Senin istediğin boşanma Allah Resulü’nün istemediği bir boşanmadır.
Erkeğin emrinde esir miyiz? sorusu gelirse: Esaret zorlamadır. İfadenize göre de zorlama yoktur. Boşanmanıza sebep olan bir unsur da yoktur. Ben istiyorum, ailem bu evliliğe müsait değildir sözleri geçersizdir. Boşanmada şerî sınırları zorlama olunca, karı koca arasında muhalefet bulunursa izin verilebiliyor. Ailem buna razı olamaz sözü de seni kurtarmıyor. Sen evlisin, kocanın hizmetinde olmalısın.
Evlilik ciddi bir müessesedir. Bu müessesenin temeli de karı kocadır. Aile burada karışamaz. Allah ve Resulü’nün huzurunda verdiğiniz söze sadık kalmalısınız. Nikâhınız devam müddetince asi oluyorsun. İbadetlerin de tehlikededir. Allah’ın Resulü:
‘Allah Teala yeryüzünde köle azat etmekten daha sevimli bir şey yaratmamıştır. Allah Teala boşanmaktan daha nefret edilir bir şey de yaratmamıştır.’
Bize müracaat ettiğinize göre inançlı birisiniz. İnancının gereği de boşanmadan nefret etmektir. İstediğin zaman evlenmek, istediğin zaman boşanmak Allah ve Resulü’nün tasvip ettiği bir evlilik değildir. Allah’ın Resulü:
‘Şüphesiz Allah kadını oyuncak gibi kullanan erkekleri ve erkekleri oyuncak gibi kullanan kadınları sevmez.’
Karısını boşayan bir sahabiye Allah Resulü: ‘Ondan hiçbir kötülük ve çirkinlik olmaksızın mı boşandın?’ diye sorar. Sahabi, ‘Evet hiçbir sebep olmadan boşandım’ der.
Bir müddet sonra aynı sahabi ile karşılaşınca: ‘Yeniden evlendin mi?’ diye sorar. ‘Evet evlendim’ deyince Peygamberimiz ‘Şu anda ne yapıyor’ diye sorduğunda, ‘Onu da boşadım’ der. Allah’ın Resulü:
‘Şüphesiz aziz ve celil olan Allah, zevk üzere boşayan erkek ve kadından nefret eder’ buyurdu.
Allah Kur’an’ında: ‘Allah’ın hudutlarını çiğneyenler ancak zalimlerdir.’ (Bakara 229)
Buyurduğu gibi hudutları zorlamayalım. Zalim değil mazlum olalım. Ramazan’da Allah’ın rahmetini isteyelim. Cihad sevabı varken asi olmayalım. Allah ailene yaptığından değil kocana yaptığından soracaktır. Cennet, kocana olan bağlılığından hemen sonradır. Unutmayalım. Şu hadise de kulak verelim:
Bir sahabi kadın, Allah Resulü’ne şikâyet eder. Der ki: ‘Ya Resulullah, Allah erkeklere cihadı farz kıldı. Cihad edip ölmelerinde de şehitlik verdi. Biz kadınlar ne olacağız?’ Allah Resulü:
‘Karşılaştığın bütün kadınlara şu bilgiyi ulaştır ki, kadının kocasına itaati, onun haklarını kabul edip yerine getirmesi erkeklerin cihadına denktir. Ne yazık ki sizden bunu yapanlarınız çok azdır.’
Kocaya itaat edip cenneti kazanma varken, rızayı bâri varken; cahili adetleri öne çıkararak yuvanı bozmak üzer ve üzücüdür.
Toplumun değerlerine göre değil de, Allah’ın Müslümanlara sunduğu değerler bizi kurtarır.”

Önceki ve Sonraki Yazılar
Arşivi