Karışık kuruşuk işler bitmedikçe...
Başlıktaki yavan ifadeden dolayı özür dilerim! Ne yazık ki, durumu anlatmak için daha uygun kelime bulamadım. İstanbul Deniz Eğitim Komutanlığında görevli Albay Cengiz Kalfa, Aksaz Deniz Üssü’ndeki tatil kampında, başına tabanca ile ateş ederek intihar etmiş. Çoluk çocuğu ile askerî kampta tatil yapan bir insan neden, niçin intihar eder? Ki, Albay Kalfa bir müddet önce vefat eden bir arkadaşının ardından, “Niçin sağlığına biraz önem vermedin!..” diye serzenişte bulunacak kadar da hayata bağlı bir insanmış. Dahası Deniz Kuvvetleri bünyesinde meydana gelen kaçıncı intihardır bu?!. Sadece Deniz Kuvvetleri değil, Silahlı Kuvvetlerin diğer sınıflarında da, son yıllarda meydana gelen şüpheli intiharların (Hatta kimisi intiharla karışık cinayet...) aslı-esası nedir? Ne olabilir?
Herkesin zihnini meşgul eden sorular şu ana kadar kesinlikle cevapsız kaldı.
Birkaç gün önce, Deniz Harp Okulu Komutanı Tuğamiral Türker Ertürk; (iddialara göre Şûrada terfi ettirilmediği için) üstlerine sitem dolu bir konuşma yaparak, kendi isteği ile emekliye ayrıldı. Ertürk konuşmasında Deniz Kuvvetleri ve özellikle Deniz Harp Okulu’ndaki bazı öğrenciler hakkında ortalıkta dolaşan iddialara da kendi açısından cevaplar verdi ve “Denizcilik tabiriyle, gerektiğinde deniz top ateşi desteği alamadıkları, hatta yer yer dost ateşine maruz kaldıkları...” şeklinde ilginç yorumlarda bulundu.
Diğer taraftan, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın talimatıyla, İstanbul Merkez Komutanlığı’nda; “Fuhuş Çetesi” diye adlandırılan yapılanmanın faaliyetlerine maruz kalmış, sekizi kadın olmak üzere tam kırk subayın, müşteki ve mağdur sıfatıyla ifadeleri alınmış... İşin ilginç yanı, Deniz Kuvvetleri Komutanlığı bünyesinde istihbarat amaçlı bir yapılanma ile ilgili olduğu öne sürülen ve Ergenekon soruşturmaları çerçevesinde adı geçen bir tuğamiralin kontrolünde olduğu iddia edilen bu çetenin; bazı askerlere baskı ve şantaj yapması, askerî ihaleler için bile devreye girmesi...
Hatta iddialara göre, Tuğamiral Ertürk bu çetenin şantajları sonucu istifa etmek zorunda kalmış. Ertürk’ün de önümüzdeki günlerde bu konuda ifade evereceği medyada yer alan haberler arasında. “Amirallere suikast”, “Poyrazköy”, “Fuhuş Çetesi” vs. başlıklarla bir müddetten beri adı sürekli gündemde olan Deniz Kuvvetleri ve esrarengiz intiharlar!.. Oldukça karışık işler...
Bu arada Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Azerbaycan yolunda, gazetecilere önemli açıklamalarda bulundu. Sayın Gül, sorular üzerine son haftalarda kamuoyunda hararetle tartışılan Hantepe baskını ile ilgili görüntüler hakkında, inceleme yaptırdığını, hiçbir şeyin üzerinin örtülemeyeceğini, ancak terörle mücadele esnasında güvenlik kuvvetlerinin moralini bozacak tutum ve davranışlardan da kaçınmak gerektiğini dile getirmiş.
Sayın Cumhurbaşkanının bu beyanı çok ama çok önemli. Zira ülkenin en hayati meselesine dair ortalıkta bunca iddia ve suçlama varken, sorumlu makamlarca hiçbir açıklama yapılmaması, tam aksine derin bir sessizliğin hüküm sürmesi toplumu tedirgin eden bir durumdur. Bu kabul edilebilir bir şey değil...