Kılıçdaroğlu iktidara gelecek, halkın yüzü gülecek! 3
- Lütfü Bey; siz bir zamanlar dünyanın üç büyük mizah dergisinden biri olan Gırgır’da da yazdınız. Mizahçı gözüyle baktığınızda CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun referandumda oyunu bile kullanmayı becerememesine ne diyorsunuz?
- Bir başbakanın, bir parti başkanının mizahçılara malzeme olması normaldir. Onunla ilgili espriler üretilmesi, karikatürler çizilmesi normaldir. Normal olmayan ise, bir politikacının halkın arasında alay konusu haline gelmesidir. Halkın onunla ilgili fıkralar üretip, buna gülmesidir. Anımsarsınız, Turgut Özal cumhurbaşkanı olmaya karar verdiği zaman, lideri olduğu ANAP’ın başına bir gecede Yıldırım Akbulut diye bir milletvekilini getirmişti. O sırada ANAP iktidarda olduğu için, Yıldırım Akbulut hem parti başkanı, hem de başbakan olmuştu. Turgut Özal, onu bu makamlara hak ettiği için getirmemişti. Uzaktan kumanda ile yönetebileceği en uygun milletvekili olduğu için onu bu makama getirmişti. Ne var ki Yıldırım Akbulut, parti başkanı ve başbakan olarak öylesine komik işler yapıyordu ki, bir anda halkın alay konusu haline gelmişti. Halk arasında onunla ilgili fıkralar üretilmişti. Hatta bu fıkralar “Yıldırım Akbulut Fıkraları” olarak kitap haline de getirilmişti. İşte şimdi halkın gözünde Kemal Kılıçdaroğlu da Yıldırım Akbulut haline geldi! Nasıl ki Yıldırım Akbulut bir gecede Turgut Özal tarafından partinin başına getirildiyse, Kemal Kılıçdaroğlu da bir gecede Önder Sav tarafından partinin başına getirildi. Nasıl ki Turgut Özal, Yıldırım Akbulut’u uzaktan kumandayla yönettiyse; Önder Sav da Kemal Kılıçdaroğlu’nu uzaktan kumandayla yönetiyor şimdi. Kısacası, Yıldırım Akbulut gibi halkı katıla katıla güldüren biri gitti, onun yerine Kemal Kılıçdaroğlu geldi! Yahu hep halkın yüzünü güldürecek bir başbakan aramıyor muydunuz; işte Kemal Kılıçdaroğlu aradığınız bu başbakan adayının ta kendisi!
ZALİMLERE HAYIR, MAZLUMLARA EVET!
- 12 Eylül faşist darbesinin lideri Kenan Evren de, o darbeye karşı olduğunu söyleyen DİSK gibi bazı sendikalar ile bazı sol partiler de, o darbenin ürünü olan anayasanın değiştirilmesine “Hayır” dediler. Bu konudaki değerlendirmeniz nedir?
- Kenan Evren’in kendi yaptırdığı anayasanın değiştirilmesine “Hayır” demesi doğaldı. Doğal olmayan, faşizme karşı olduğunu söyleyen, 12 Eylül darbesinden zarar gördüğünü söyleyen bazı kesimlerin de onunla birlikte “Hayır” oyu kullanmasıydı. Her neyse, bunlar artık geride kaldı. Şimdi önümüze bakmalı. Şimdi 12 Eylül faşizminin anayasasını da, YÖK gibi kurumlarını da tümüyle ortadan kaldırmak için adımlar atılmalı. Daha da genellersek, acımasızlığı 12 Eylül’de zirve yapan darbeci zihniyet tümüyle tarihin çöp sepetine atılmalı. Hâlâ darbeci zihniyeti savunan kişi ve kuruluşlar artık bu zihniyetten kendilerine hayır gelmeyeceğini anlamalı. Bu arada ben de 12 Eylül’de acımasızlığı zirve yapan darbeci zihniyetin tümüyle ortadan kaldırılmasına katkı olacak bir öneride bulunmak istiyorum. Malumunuz, 12 Eylül darbesini yapan Kenan Evren gibi darbecilerin isimleri okullara, cadde ve sokaklara verilmişti. Yakın bir geçmişte ise darbecilerin isimlerinin okullardan, cadde ve sokaklardan kaldırılması önerilmişti. Ama bence sadece 12 Eylül darbecilerinin isimlerinin okullardan, cadde ve sokaklardan kaldırılması yetmez. İşte onun içindir ki şunu öneriyorum: Okullarımızdan, cadde ve sokaklarımızdan kaldıracağımız 12 Eylül darbecilerinin isimlerinin yerine, 12 Eylül’de büyük haksızlıklara, büyük hukuksuzluklara, büyük zulümlere uğramış simge kişilerin isimlerini verelim diyorum. Böyle bir şeyin darbeci zihniyetle hesaplaşmak adına çok anlamlı olacağını düşünüyorum. İşte bu düşüncelerle okullarımıza, cadde ve sokaklarımıza isimleri konulmuş zalimlere hayır, mazlumlara, mağdurlara evet diyorum!
ZENGİNLER İLE KEMALİSTLER DARBECİ İKİZLER!
- Halkın yüzde 58’inin Evet oyu verdiği referandumda, 12 Eylül anayasasının değiştirilmesine en çok “Hayır” diyen bölgeler ülkemizin en zengin bölgeleri olan Ege, Akdeniz, Trakya’ydı. Nasıl yorumluyorsunuz bu durumu?
- Öncelikle şuna değinmeden geçmemeli. Bilindiği gibi Güneydoğu bölgemizin en güçlü siyasi temsilcisi olan BDP’nin yöneticileri, “Eğer referandumu boykot etmeyip de sandığa gitseydik, bölge halkının yüzde yüze yakını Evet oyu verirdi” demişlerdi. BDP’nin temsil ettiği kesimin oy oranı ise yüzde 6 kadar değil mi? Demek ki BDP referandumu boykot etmeseydi de bu kesim sandığa gitseydi, yüzde 58’e en az yüzde 5 Evet oyu daha eklenecekti. Bunu dikkate alırsak, Evet oylarının yüzde 58 değil yüzde 63 olduğu söylenemez mi? Her neyse, yine de bu anayasa değişikliği beklenenin de üzerinde bir Evet oyuyla kabul edildi. 12 Eylül anayasası halkın kafasına silah dayanarak, tehditle, zorla kabul ettirilmişti. 12 Eylül anayasasının değiştirilmesi ise halkın özgür iradesiyle kabul edildi. Bu anayasa değişikliğine referandumda en çok Hayır oyu veren bölgelerin, ülkemizin en zengin bölgeleri Ege, Akdeniz, Trakya olduğuna dair sorunuza gelelim şimdi. Yeri gelmişken hatırlatalım ki, 12 Eylül darbesini en çok destekleyenler de TÜSİAD gibi ülkemizin en zengin kesimleriydi. Nitekim bu kesimlerin sözcüleri, 12 Eylül darbesi olduğu gün, “Bugüne kadar ülkede işçi kesiminin, emekçi kesiminin dediği oluyordu; bundan sonra bizim dediğimiz olacak” demişlerdi. Zaten 12 Eylül darbesinin asıl zararını da emeğiyle geçinen yoksul halk kesimleri görmüşlerdi. Onların her türlü kazanılmış hakkı, hukuku 12 Eylül darbesini emir- komuta zinciri içinde yapan Kemalist ordu tarafından gasp edilmişti. “Kemalizm’den başka hiçbir görüşe hayat hakkı tanımayacağız” diyen ordunun başındaki generallerce gasp edilmişti. Bir başka deyişle, zenginler ile Kemalistler 12 Eylül darbesini gerçekleştiren ikizlerdi! Peki Kemalizm’in asıl siyasi temsilcisi olan CHP’nin en çok oy aldığı bölgeler Ege, Akdeniz, Trakya bölgeleri değil mi? Ülkemizin en zengin bölgeleri olan bu bölgelerde en çok oyu alan siyasi parti CHP olduğuna göre ve de CHP bu referandumda 12 Eylül anayasasının değiştirilmesine en çok karşı çıkan parti olduğuna göre, bu bölgelerden Hayır oylarının çok çıkması da normal değil mi?
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.