Fethi Bey, Mavi Marmara, Kusturika
Uluslararası Kültür Sanat Derneği UKSD'nin iki hafta önce Cezayir'de düzenlediği Türk Filmleri Günleri sırasında, oradaki Türkiye Cumhuriyeti Büyükelçisi Ahmet Necati Bigalı'nın dernek yöneticilerine yakın ilgi gösterdiğini mennuniyetle öğrendik.
Sayın Büyükelçi, Selman Gemuhluoğlu ile karşılaştıkları zaman, şu soruyu sormuş:
"Fethi Bey'in nesi oluyorsunuz?"
* * *
Hoş bir sahne; hayalde canlandırmak bile birçok bakımdan güzel.
Hem Büyükelçi Bigalı açısından...
Hem Selman Gemuhluoğlu açısından...
Hem de milletimiz adına.
Kaç kişiye nasip olur, yurt dışında bir büyükelçi tarafından yöneltilmiş, böyle bir soruya muhatap olmak?
Bu fakire hiç kimse sormadı bugüne kadar "Fethi Bey'in nesi oluyorsunuz?" diye.
* * *
Geçen gün Fethi Gemuhluoğlu'nu anma toplantısıyla ilgili yazdığım yazıda bahsedecektim bu konudan, yer darlığından bugüne kaldı.
Zaten hangi yazı 'tam' olabilir ki?
Mutlaka noksan bir şeyler kalır.
MAVİ MARMARA
Bülent Akyürek'in yeni bir kitabı çıktı: Mavi Marmara Risalesi.
Takdime bakınca, şu satırları görüyoruz:
"Övgü, kuşkusuz yalnızca Allah'a aittir. Selam, efendimiz Hz. Muhammed'e ve onun yakınlarıyla sahabelere olsun. Nefislerimizin ve işlediğimiz kötü amellerin şerrinden Allah'a sığınırız. O'nun doğru yola ilettiğini kimse saptıramaz, saptırdığını da kimse doğru yola koyamaz. Rabbimiz günahlarımızı bağışlasın, yamuklarımızı düzeltsin, topallayan ayaklarımıza istikamet versin. Kalplerimizin mührü fetih gemilerinin aydınlık yolu gibi açılsın. Mutlu son inananlar içindir."
* * *
Aşk olsun be kardeşim!
Söze böyle başladıktan sonra, oturup iki saat düşünmek gerekir.
Vallahi öyle yaptım, daha kitaba başlayamadım.
Mavi Marmara'da neler olup bittiğini, Bülent Akyürek'in kaleminden daha sonra öğreneceğiz; hele biraz daha düşünelim bakalım.
KUSTURİKA MUSTURİKA
Altın Portakal Film Fetsivali'ne katılmak üzere Antalya'ya gelen Emir Kusturika'nın Bosna savaşı sırasında söylediği soykırımla ilgili sözlerini unutmayan Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, tepki göstererek festivale katılmayacağını açıkladı.
Bu duyarlı davranışı sebebiyle Bakan Günay'ı gönülden alkışladık.
Soykırımı savunan ve adını dahi değiştirecek kadar kendi toplumuna yabancılaşan ünlü sinemacının oraya davet edilmesi başlı başına ayıp.
* * *
Sayın Günay, ünlü yönetmenin o zamanki tavrını "sevimsiz ve incitici" olarak niteledi.
Ben olsam "Aynı zamanda kusturucu da" derdim; zira o derece mide bulandırıcıydı.
Bakan bey, kibar adam tabii, öyle söylemiyor, zarif konuşuyor.
Basından bazı arkadaşlar da Kusturika'ya neden daha önce tepki gösterilmediğini sordular.
Bir soru da biz soralım:
"Yanlışın neresinden dönülse kârdır?"
Ve kimseyi beklemeden cevap verelim:
"Yanlışın neresinden dönülse kârdır."
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.