Dangalak dediğin, her yerde çıkar karşımıza
Mimar Sinan, Kanuni Sultan Süleyman'ın kızı Mihrimah Sultan adına İstanbul'da iki cami inşa etmiştir.
İlki Üsküdar'da iskele yanında, diğeri Avrupa yakasında Edirnekapı'da...
Mimar Sinan'ın Mihrimah Sultan'a âşık olduğu rivayet edilir.
Ancak aşkını bir ömür kalbinde taşımış, vuslata erememiştir.
Padişah, kızını Rüstem Paşa ile evlendirir.
*
Sinan, Üsküdar'daki cami inşaatına 1540 yılında başlamış, sekiz yıl sonra tamamlamış.
Koca Mimar, on dört yıl sonra Edirnekapı civarında bir arazi seçer.
İstanbul'un en yüksek tepesidir orası.
1562'de başladığı nadide eserini üç yılda bitirir.
Camilerin yerlerinin seçimi, tam da Sinan'a yakışan bir hesap işidir.
İnce, akıllara ziyan bir hesap!
*
Mihrimah, güneş ve ay demek. (Mihr ü mah)
Sultan'ın doğum tarihi olan 21 Mart günü, her iki caminin de görülebildiği bir yerden bakıldığında, Edirnekapı Camii'nin tek minaresinin ardından güneş batarken, Üsküdar'daki Mihrimah Sultan Camii'nin iki minaresi arasından ay doğmaktadır.
Edirnekapı'daki zarif eserin, her yönüyle Sultan'ı yansıttığını söylemek mümkün.
*
Dilden dile söylenegelen Sinan'ın Mihrimah Sultan'a olan aşkıyla ilgili herhangi bir kayıt sözkonusu değil.
Aşkın belgesi olur mu, orası da ayrı dava tabii.
Bir diğer önemli özelliği de yanından uzaklaştıkça büyümesi.
*
Edirnekapı'daki estetik zirvesi eser, 1999 depreminde hasar görmüştü.
Yenileme çalışmaları yıllarca sürdü.
Minare taşları tek tek sökülerek, aynı malzeme ile tekrar inşa edildi.
Cami bütünüyle elden geçirildi.
Cuma günü (dün) yeniden ibadete açıldı.
Kısmetse pazartesi günü, küçük birkaç nokta da tamamlanacak ve resmî olarak açılacak.
Emeği geçenlere şükran borçluyuz.
*
Cemaatle ilgili de birkaç cümle sarf etmek gerek.
Namaz kılarken, içinden okuması gereken sureleri, kendinden geçmiş halde ve fakat biraz yüksek sesle okuyanlar, bilmem sözüm size ulaşır mı?
Ulaşırsa üstünüze alınır mısınız?
Kendinize söylendiğini anlar mısınız?
*
Niye evde tek başına namaz kılar gibi davranıyorsunuz?
Cemaat içinde yanınızda bulunanlar, sizin sesinizi duymak zorunda mı?
Onların okumalarına ve namazlarına zarar verdiğinizin farkında mısınız?
Tavrınızla kime ne anlatmak istiyorsunuz?
Sağınızda solunuzda, önünüzde arkanızda bulunanlara mı gösteriş yapıyorsunuz?
Çok hevesliyseniz, o kadar iyi okuduğunuzu düşünüyorsanız, cemaat arasında işiniz ne?
Öne geçin, iki dirsek darbesiyle imamı geriye itin, cüppesini giyin ve hepimize imamlık yapın.
Yok, böyle bir niyet taşımıyorsanız, kesin sesinizi.
Farkında olmadan hata yapana dangalak derler, haberiniz olsun.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.