New York Üniversitesi ve Bahçeşehir Üniversitesi Öğretim Üyesi Yrd.Doç.Dr. Selçuk Şirin tarafından, 2009 yılında 52 ilde 1403 gençle bire bir görüşme yöntemiyle, ‘Genç Kimlikler Araştırması’ gerçekleştirilmiş.
Yaşları 18-25 arasında değişen gençlere siyasal ve sosyal kimlikler üzerine 241 soru sorulmuş.
Araştırmaya katılan gençlerin %60’ı büyükşehirlerde, %33’ü şehirde, %7’si köyde yaşıyor.
Gençlerin %70’i orta sınıfa, %9’u üst gelir grubuna, %21’i ise dar gelirli ailelere mensup.
Gençlerin %76’sı Sünni, %13’ü Şafi, %7’si Alevi. %83’ü Türk, %11’i Kürt, %5’i Ermeni.
Üniversiteye devam edenlerin oranı ise %63.
Siyasi bakımdan kendilerini nasıl tanımladıkları sorulduğunda %64’ü Kemalist-Atatürkçü, %44’ü İslâmcı, %46’sı Ulusalcı, %56’sı Milliyetçi, %39’u Solcu ve %17’si Ülkücü olduğunu söylemiş.
AK Parti’ye oy veren her yüz gençten 78’i kendilerini ‘İslâmi kesime ait’, her yüz gençten 65’i ‘Muhafazakar’, her yüz gençten 38’i de ‘Atatürkçü- Kemalist’ olarak görüyor.
CHP’ye oy veren her on geçten 9’u kendisini Kemalist-Atatürkçü olarak ifade ediyor. %60’ı kendilerini aynı zamanda Solcu-Sosyal Demokrat olarak görüyor. %5,7’si kendini muhafazakar olarak tanımlıyor ve 14,4’ü kendilerini İslâmi kesime ait görüyor.
Kemalistler kendilerini en çok Türk kimliğine, sonra laik kimliğe, son olarak Müslüman kimliğe ait hissediyor.
İslâmi kesim kendilerini en çok Müslüman kimliğine, sonra Türk kimliğine en az da laik kimliğe ait hissediyor.
Ülkücüler kendilerini en çok Türk kimliğine, sonra Müslüman kimliğe, son olarak da laik kimliğe ait hissediyor.
Yakın zamanda yapılmış bu araştırmanın sonuçlarına bakarak, gençler siyasal ve soysal kimliklerini tanımlarken ortak değerleri referans alıyorlar sadece öncelik sıralamalarını farklı yapıyorlar diyebiliriz. Ortak değerlerine yabancı olmadıkları için her ne konu olursa olsun oturup konuşabilirler, birbirleriyle kavga etmeden tartışabilirler, birbirlerini anlayabilirler.
O zaman kavgaların, kamplaşmaların sebebi nedir? Kanaatimce, gençler benimsedikleri değerler bakımından da, kavga ettikleri fikirler, konular bakımından da daha çok sloganik ve şablon düzeyinde bir kavrayış içindeler. Hem benimsedikleri hem de karşı oldukları şeyleri doğru olarak ve derinlemesine bilmiyorlar ne yazık ki. Gençler tartışmalarını, kavgalarını birer sembolden başka anlamı, açıklayıcılık değeri olmayan slogan kavramlar yerine, içeriklerle yürütmelidir. En azından ne için kavga ettiklerini bilirler.