Seçime üç gün kalmışken, her zamanki gibi iddialı konuşmalara şahit oluyoruz: "Çok önemli bir seçim bu! Ülkenin kaderi bu seçime bağlı!"

Bu tür açıklamaları gerek siyasetçilerin ağzından, gerekse gazete sütunlarından her seçim döneminde duyarız.

Hangi seçim önemsiz olabilir ki?

Elbette bütün seçimler önemlidir; yalnız siyasî parti değil, eş seçimi, iş seçimi, ev seçimi, yol veya kıyafet seçimi de...

Bir lokantada, yemek listesinden yiyeceğiniz yemeği seçmeniz de önemsiz değildir.

*

Pazar günü oylarımızı kullanacağız.

Kısa süre sonra sonuçlar gelmeye başladığında göreceğiz ki büyütüldüğü kadar değilmiş.

Cumhurbaşkanı yerinde... Hükümet değişmeyecek... Başbakan aynı.

Bakanlardan bazıları değişecek, o kadar.

*

Muhalefet bile bunun farkında ve kaderine razı.

Hoş, razı olmasa ne yapacak?

Muhalefetteki partilerin sıralaması bile değişmeyecek.

Ana muhalefet, baba muhalefet, yavru muhalefet hepsi belli.

Yüzde 1'lik partilerden herhangi birinin patlama yapma ve sürpriz şekilde iktidara gelme ihtimali bile görünmüyor.

Yüzde 1 olmaz da yüzde 2 olur, en fazla 3 olur.

Ortada böyle Keban'dan sağlam, Karakaya'dan yüksek bir baraj varken, küçük partilerin o engeli aşıp da Meclis'e girmelerini kimsenin beklediği yok.

*

Bu seçimi yüksek heyecan içinde yaşayacak olanlar, şüphesiz milletvekili adayları arasında kritik yerde bulunanlardır.

Birkaç oyla kaybedip birkaç oyla kazanma durumunda olanlar, seçim akşamı hop oturup hop kalkacaklar.

Onun dışında bu seçim, gayet sıradan bir seçim.

O kadar sıradan ki...

Seçim kampanyasının sloganlarından anlaşılabilir: "Hedef 2023" diyor AK Parti.

*

Cumhuriyetin yüzüncü yılı için şimdiden hazırlıklı olmak, plan program geliştirmek, hedefler koymak güzel ama konu bu değil ki.

Konu önümüzdeki Pazar günü yapılacak olan seçim.

Ve cumhuriyetin yüzüncü yılına kadar, bundan başka iki seçim daha yapılacak; belki de üç.

*

Başbakan Erdoğan'ın rahatlığını görüyorsunuz...

Bakanlar Kurulu düzenlemesi yapıyor.

2011'deki seçimi kafasında bitirmiş, 2015 ve 2019 seçimlerini de bir yana bırakmış, şimdiden "Hedef 2023" sloganıyla meydanları dolaşıyor.

CHP'nin böyle bir derdi yok, o yüzden Kemal Bey de gayet rahat.

"Yüzde 30'un neresindeyiz" hesabı yapan bir partinin iktidara gelmek gibi bir derdi olabilir mi?

MHP ise "Ne içindeyim barajın, ne de büsbütün dışında" diye şarkı sipariş etseydi, yakışırdı.

BDP'ye gelince...

Gelmeyelim daha iyi; çünkü seçime girenler arasında öyle bir parti yok.

*

Temel yolda muz kabuğu görmüş, "Eyvah, yine düşeceğim" demiş. İşte seçimin özeti bu!

İsterseniz Acun'dan bir fıkra seçelim...

Aref der ki: "Acun Bey, 1 ile 3 arasında bir sayı tut, ama 1 ve 3 olmasın."

"Tuttum."

"2 mi?"

"Yok artık!"