Profesyonel ordu şart oldu
Asker üzerinden politika yapmak bir CHP klasiğidir. Tek parti CHP’si orduyu hep kendi arka bahçesi olarak görmüştü. 27 Mayıs, bu anlayışın neticesidir. Şimdi bakıyoruz ‘YCHP’ diye ortaya çıkan Kemal Kılıçdaroğlu da aynı üslubu korumakta. Silopi’de 13 evladımızı şehit verdiğimiz gün ‘YCHP’ genel başkanı ‘orduda savaşacak moral mi kaldı’ dedi. Bu, öyle bir günde söylenebilecek en kötü sözdü.
Adı geçen genel başkan, bu sözle Ergenekon ve Balyoz soruşturması sebebiyle içeri alınmış subaylara atıfta bulunmakta...
Ordumuzu en iyi Yahya Kemal’in 1922’de terennüm ettiği şu mısralar ifade eder:
Şu kopan fırtına Türk ordusudur yarabbi
Senin uğrunda ölen ordu budur yarabbi
Ta ki ezanlarla yükselsin müeyyed namın
Galib et çünkü bu son ordusudur İslamın!
Ruhu bu olan böyle bir orduya 200 yıldır darbe mikrobu musallat olmuştur.
Eğer malum ve meşhur askerî darbeler yaşanmasaydı bugün Türkiye, en kötü ihtimalle dünyanın 5. büyük devletiydi.
14 Temmuz günü söylenmesi gereken o söz değildi.
Üzerinde durulması gereken, askerin kaçırılabilmesidir. Haydi onu geçtik, kazadır diyelim. Ama kaçan askerin peşine düşen komandonun pusuya düşürülüp takır takır öldürülmesi ve yakılması mutlaka sorgulanmalıdır. Her türlü imkân ve desteği emrine verdiğim askerim bu vahşete nasıl maruz kalabilmekte?
Sorulması gereken soru budur?
Sebep belli...
Defalarca yazdık ve yazıldı:
O cinayeti işleyen katiller, o dağları avucunun içi gibi bilmekte. Onlar profesyonel terörist. Ömürleri, gün 24 saat o dağlarda geçiyor. TSK ise askere alıp bir süre eğittiği gençleri oralara yolluyor. 6 aylık eğitimle 6 yıllık tecrübe bir olur mu?
Nizami orduyla gayri nizami ‘savaş’ veriliyor.
Öyleyse yapılacak olan bellidir.
TSK sür’atle profesyonel ordu düzenine geçmelidir. Böyle yapınca değerinden bir şey kaybetmez. Aksine yıpranmayacaktır. Dahası da var, büyük bir iş alanı ortaya çıkacaktır. Zira profesyonel asker, belli bir yaşa gelince emekli olacak, o emekli olurken yerine yeni asker alınacaktır. Bu bir faydası, diğer faydası da Türkiye asker kaçağı, tecil, bakaya, paralı asker tartışmalarından ve beyin göçü vermekten kurtulacaktır. Neredeyse kışladaki 600 bin genç kadar üniversite mezunu da askerliğe çare için beklemekte.
En mühimi ise şudur:
Terörist, profesyonel ordu karşısında tutunamayacak, bu kayıplar olmayacak, bu gözyaşları dökülmeyecektir. Silahlı mücadeleyi kaybeden bölücü ideoloji, politik olarak da makul noktaya gelme mecburiyetinde kalacaktır.
> Nizami orduyla gayri nizami ‘savaş’ veriliyor. Öyleyse yapılacak olan bellidir. TSK sür’atle profesyonel ordu düzenine geçmelidir.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.