Somali
Somali’de nüfusun bilhassa 3 milyonluk kesimi açlıktan ölmek sınırında çırpınıyor. Her gün binlerce zayiat veriliyor. Güneyde gene yoksul bir ülke olmasına rağmen milyonlarca Somalili, Kenya sınırına yığılmış. Ülke, son 60 yılın en kurak yazında kavruluyor. Akarsular kurumuş su yok. Doktor ilaç mevcut değil. Hastalıklar yayılıyor.
Her ailenin pek çok çocuğu var. En tehlikede olanlar bebekler ve çocuklar. Afrika, kıt’alar arasında nüfus artışı bakımından birincidir. Eğitim verilmek bir yana, beslenemeyen nüfus çoğaldıkça çoğalıyor. Her yıl bir Afrika ülkesinde kıtlık, açlığa dönüşüyor.
Bu insanlık trajedisine, her birinin kendince problemi bulunan zengin, güçlü devletler kayıtsız kaldılar. Yalnız Türkiye harekete geçti. Epey devlet galiba bize bakarak utanmaya başladı. 57 üyeli İslâm İşbirliği (Konferansı) Teşkilatı, Somali için İstanbul’da toplandı.
Somali, bu İslâm Teşkilâtı’na da, 22 üyeli Arap Birilği’ne de, Afrika Birliği’ne de, tabiatiyle Birleşmiş Milletler’e de üyedir. Nüfusun hemen tamamı Sünnî Şafiî’dir. Resmî dil Arapça’dır. Somalice, İngilizce, İtalyanca da resmî dil olarak kullanılabilmektedir. Halk Arap değildir, Zenci, fakat Hâmî ırklarla karışmıştır. Türk asıllı aileler de var.
Ülke, 1517’den beri Osmanlı İmparatorluğu’na dahildi. Kuzeyini 1884’te İngiltere, güneyde daha büyük parçayı 1889’da İtalya işgal etti. 1960’ta bağımsızlık gerçekleşti. İç savaşlar biribirini izledi. NATO bile asker gönderdi. Bir korgeneralimiz başkomutan olmuştu. Ancak anarşi önlenemedi. Üstelik Hind Okyanusu’nun bu kesiminde korsanlar türedi. Biz de savaş gemisi yollamıştık.
Başbakan Tayyip Erdoğan’ın yarın yapması beklenen Somali ziyareti, dünyanın dikkatini, bu ülkede yaşanan insanlık faciası üzerinde yoğunlaştırdı. Etkilendiler. Mutlaka birçok devlet, Somali’ye yardıma koşacaktır. Ama 21. yüzyıl boyunca bugün Somali, yarın başka bir Afrika devleti, yetersizliklerin felâkete dönüşmesiyle, dünya gündeminde kalacak.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.