Senelerdir söylerim, bir defa daha söylemekte sakınca yok.

BM demek, Birleşmiş Milletler değil, "Birleşmemiş Milletler" demektir.

Başından beri gördük...

Hep taraflı davranır.

Zayıfı ve mazlumu koruması gerekirken tam tersini yapar.

Daima güçlü olandan yanadır.

Yaptırım kararlarını uygulamayan şımarık İsrail olunca hiç sesi çıkmaz.

* * *

Başbakan Erdoğan'ın BM Genel Kurulu'nda yaptığı konuşma o koca salonun tarihinde bir ilk.

Başbakan açık ve net konuştu.

Üstü kapalı, tevriyeli, cinaslı, her yana çekilebilecek türden cümleler kullanmadı.

Gönlünden geçen ne ise onu söyledi.

Yeni Şafak'ın dünkü manşeti durumu çok iyi yansıtıyordu.

"Mazlumun sesi hiç bu kadar yükselmedi."

İnşallah BM salonunda ve demeç verdiği televizyonlarda mazlumlar adına yükselen o ses, maksadına ulaşır.

* * *

BM'nin yeniden yapılanması, titreyip kendine gelmesi şart.

Kuruluş maksadını gözden geçirmeli BM ve niçin birleşildiğini hatırlamalı.

Bunun yolu yapılan yanlışları düzeltmekten geçer.

Daha iyi, daha yaşanabilir bir dünya için, kaçak güreşmekten vazgeçerek kararlı tutum sergilenmelidir.

Aksi halde kayırmacılık ve adaletsizlik devam eder.

İnsanlığa sığmayan uygulamalar son bulmaz.

Yaralı vicdanların kanaması durmaz.

YENİ ANAYASA

367 Mucidi Sabih Kanadoğlu'nun oğlu çıktı piyasaya.

Bu Meclis'in yeni bir anayasa yapma yetkisine sahip olmadığını söyledi.

Bu konuda yorum yapmaktansa, Şener Şen ve Kemal Sunal'ın oynadığı Tosun Paşa filminden bir repliği hatırlamayı tercih ederim.

"Seni sevmedim süt oğlan. Zaten babanı da hiç sevmezdim..."

Ve şimdi bir soru sormak gerek:

Hâlâ bir yorum gerektiğini düşünebilir misiniz?

KIBRIS ISINIRKEN

Tam da arkadaşlarla kalabalık bir grup halinde Kıbrıs'a gitmeyi düşündüğümüz sırada Kıbrıs ısınmaya başladı.

Rumlar uyarıları dikkate almadan Doğu Akdeniz'de doğalgaz aramaya başlayınca, bizim Piri Reis de aynı maksatla yola çıktı.

Yunanistan'la aramız tarihin en iyi seviyesine çıkmışken bu tatsızlık hiç de hoş değil.

Akdeniz'in daha fazla ısınıp ısınmayacağını kime sormalı?

Enerji Bakanı Taner Yıldız'a, Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu'na, Millî Savunma Bakanı İsmet Yılmaz'a, Genelkurmay'a, Başbakan Erdoğan'a?

Hangisine?

Yoksa Meteoroloji Genel Müdürlüğü'ne mi sorsak?

Galiba en doğrusu Meteoroloji...

Deniz suyu sıcaklığının kaç derece olacağını en iyi onlar bilir.