- Lütfü Bey; “Cumhur gibi yaşamayan cumhurbaşkanı olmasın” dediğiniz geçen haftaki sohbetimizin yayınlandığı gün maaşlarına yaptıkları yüzde yüzlük zammı savunan milletvekilleri, “Biz SSK, Bağkur emeklileri gibi olamayız; halktan biri gibi yaşayamayız” diyerek bırakın cumhurbaşkanının cumhur gibi yaşamasını, milletvekillerinin de millet gibi yaşayamayacağını ifade ettiler. Neler söylemek istersiniz bu konuda?

- Artık ülkemizde cumhur gibi yaşamayan cumhurbaşkanı devri de, millet gibi yaşamayan milletvekili devri de son bulmalı! Cumhur gibi yaşamayan cumhurbaşkanı, millet gibi yaşamayan milletvekili olmamalı! İşte dile getirdiğim bu anlayış milletvekillerinin işine gelmiyor. Milletvekilleri “Biz diğer emekliler gibi olamayız; halktan biri gibi yaşayamayız” diyerek bu anlayışa itiraz ediyor. Sırf bu bile milletvekillerinin kendilerini milletten ne kadar üstün gördüklerini gösteriyor. Oysa millet asildir; onlar vekildir. Vekilin kendisini asilden üstün gördüğü bu zihniyet tarihin çöp sepetine gönderilmelidir!

Maalesef ülkemizde yüksek makamlardaki, yüksek rütbelerdeki devlet yöneticileri de kendilerini milletten üstün görürler. Bunlar kendilerini milletin hizmetkarı gibi görmezler, milleti kendilerinin hizmetkarı gibi görürler. Milletten kopuk bir hayat sürerler. Bırakın görevdeyken, emekli olduklarında bile saray gibi, köşk gibi mekanlarda oturup dünyanın en pahalı araçlarına binerler. Şu fakir milletten kesilen vergilerle dünya zenginleri gibi yaşamayı marifet bilirler. Böyle gelmiş böyle gidecek midir? Ülkemize millet gibi yaşayan yöneticiler gelmeyecek midir?

Kaldı ki bugün dünyada cumhur gibi yaşayan cumhurbaşkanları da, millet gibi yaşayan milletvekilleri de vardır. Örneğin İran’da Ahmedinejad, Bolivya’da Morales cumhur gibi yaşayan cumhurbaşkanlarıdır. Mesela Küba’da milletvekilleri milletten farksız yaşamaktadır. Hatta Küba gibi bazı ülkelerde milletvekilleri maaş almadan milletvekilliği yapmaktadır. İşte bu örnekleri dikkate alarak diyorum ki, artık bizde de cumhur gibi yaşamayan cumhurbaşkanı, millet gibi yaşamayan da milletvekili olmamalıdır!

MİLLETİNKİ PİRE, MİLLETVEKİLİNİNKİ DEVE!

- Başta Meclis Başkanı Cemil Çiçek olmak üzere milletvekili maaşlarının yüksek olmadığını savunanlar da var. Hatta CHP milletvekili Ahmet Toptaş gibi “Parasızlıktan bir haftadır et yemedim; ete hasret kaldım” diyerek milletvekili maaşlarının düşük olduğunu söyleyenler de var. Nasıl değerlendiriyorsunuz onların bu yaklaşımlarını?

- Bu konuda dünya çapında bir inceleme yaptığımızda görüyoruz ki, kişi başına düşen milli gelir dikkate alındığında, bizdeki milletvekili maaşları diğer ülkelere göre çok yüksektir. Kişi başına düşen milli gelir dikkate alındığında, bizde milletin geliri pire, milletvekillerinin maaşı ise devedir! Kısacası, milletvekili maaşları konusunda dünyada durum böyledir. Peki milletvekillerinin emekliliği konusunda dünyada durum nedir? Dünyanın birçok ülkesinde milletvekili emekliliği söz konusu değildir. Çünkü milletvekilliği bir meslek değil bir hizmet olarak kabul edilmektedir.

Meslek olarak kabul edilmediği için de emekliliği söz konusu olmuyor. Oysa bizde iki yıl milletvekilliği yapanlar, milletvekili emeklisi olup kıyak maaş almak istiyor. Hiçbir konuda işbirliği yapmayıp da sadece kendi menfaatleri için işbirliği yapan milletvekilleri sanki Türkiye Büyük Menfaat Meclisi’nin üyeleri gibi hareket ediyor! Maaşları, emeklilikleri bir yana, zaten milletvekilleri sağlık harcamaları gibi birçok konuda milletin sahip olmadığı ayrıcalıklara sahiptir. Örneğin milletvekillerinin kalbine takılan ithal stent devlet tarafından karşılanırken, millet bunun bedelini ödemektedir.

Ayrıca milletvekilleri ve yakınlarının yurt dışı sağlık harcamaları her geçen yıl daha da yükselmektedir. 2011 yılında milletvekilleri ve yakınlarının yurt dışı sağlık harcamaları için bütçeye konulan 60.2 trilyon yetmediğinden, 2012 yılı için bu rakam 68.5 trilyona yükseltilmiştir. Bunlar gibi daha başka ayrıcalıklara da sahip olan milletvekillerimiz, ayrıca 5 yıldızlı hizmet veren Meclis lokantasında bedava denebilecek fiyatlara yemek yemektedir.

Meclis lokantasında bedava denebilecek fiyatlara yemek yenebilirken, CHP milletvekili Ahmet Toptaş’ın “Parasızlıktan bir haftadır et yemedim; ete hasret kaldım” demesi milletle alay etmek değil midir?