Kalemini satan anasını da satar!
- Lütfü Bey; Başbakan Erdoğan geçenlerde yaptığı konuşmada Kalemini satmayan, doğruyu mertçe savunup yanlışın karşısında dik duran gazeteciyi yürekten selamlıyorum dedi. Böyle bir gazeteci olarak nasıl değerlendiriyorsunuz Başbakanın bu konuşmasını?
- Sizin de bildiğiniz gibi ben siyasi görüşleri birbirinden farklı yayın organlarında yazdım, yorum yaptım. Ama girdiğim kabın şeklini almadım. İnançlarım, görüşlerim, doğrularım neyse, her yayın organında onları dile getirip olayları yorumladım. Koşullar ne olursa olsun, iktidarda kim olursa olsun hep böyle yaptım. Askeri ya da sivil yönetimlerin her yanlışını gördüğümde onları eleştirmekten bir an bile geri durmadım. Oysa asker ya da sivil yöneticiler eleştirilmeyi değil yağlanmayı severler. Kendilerine yağcılık yapanları ödüllendirirler; kendilerini eleştirenleri de düşman gibi görürler. Bunu bilmeme rağmen hiçbir asker ya da sivil yöneticiye yağcılık yapmayı düşünmedim. Her yanlış yaptıklarında onları eleştirdim. Malumunuz ben, darbelerin en zalimi olan 12 Eylül askeri darbesi döneminde bile hiç kimsenin eleştiremediği Kenan Evren gibi darbeci generalleri de eleştirdim. Bu yüzden darbeden sonra ilk hapse atılan yazar benim. Yine malumunuz her başbakanı eleştirdiğim gibi, her yanlışını gördüğümde Başbakan Erdoğanı da eleştiririm. Hatta benden şikayetçi olacak ölçüde eleştiririm.
Ama eğer Başbakan bugün Kalemini satmayan, doğruyu mertçe savunup yanlışın karşısında dik duran gazeteciyi yürekten selamlıyorum diye konuşacak duruma gelmişse buna da sevinirim. Bilinmeli ki kalemini satan anasını da satar!
Kalem namustur; kalemini satan namusunu da satar! Ancak kalemini satmamanın, doğruyu mertçe savunup yanlışın karşısında dik durmanın da bedelleri var. Ben bu bedelleri bazen hapse atılarak, bazen çok uzun süreler işsiz bıraktırılarak ödeyerek geldim. Askeri yönetimler döneminde de, sivil yönetimler döneminde de bu bedelleri ödedim. Hadi askeri yönetim dönemlerinde bedel ödemeyi anlarım; ama sivil yönetim dönemlerinde insanlar yazdıkları çizdikleri için niçin bedel ödesin? Bir sivil yönetimi ve onun başındaki başbakanı eleştirdiği için niçin insanlar bedel ödesin? Bırakınız yanlış görülenler eleştirilsin; özgürce konuşulsun, yazılsın, çizilsin. Ne var ki yöneticilerimiz kendilerini eleştirenleri değil de yağlıyanları severlerse bu nasıl gerçekleşsin? Yöneticilerimiz kendilerini eleştirenleri düşman gibi görürlerse bu nasıl gerçekleşsin?
MİLLİ GÖRÜŞ DÜŞMANI ABDCİ KİRLİ GÖRÜŞ!
- Ergenekon, Balyoz gibi davalarda yargılanan generallerin ABD karşıtı, millici oldukları için hapse konulduklarını iddia edenler var. Bu konudaki düşüncelerinizi bizimle paylaşır mısınız?
- Bunlar ABD karşıtı, millici olsalar, Milli Görüş lideri Necmettin Erbakana karşı darbe yaparlar mıydı? İçlerinde Ergenekon, Balyoz gibi davalarda yargılananların da olduğu generaller tankları yürütüp Erbakanı başbakanlıktan uzaklaştırırlar mıydı? Milli Görüş kadrolarının kurduğu dört partiyi de kapattırırlar mıydı? Milli Görüş kadrolarına düşmanca davranırlar mıydı? Adı üstünde Milli Görüş kadroları millici, ABD karşıtı... Milli Görüş lideri Erbakan, başbakanlığı döneminde Başta ABD olmak üzere dış güçlere, emperyalistlere bağımlı olmaktan kurtulalım; montaj sanayiinden vazgeçip ağır sanayimizi kuralım; ordumuzun ihtiyacı olan her türlü silahı kendimiz yapalım diyerek bu konuda adımlar atmıştı. Peki Ergenekon, Balyoz gibi davalarda yargılanan generaller ABD karşıtı, millici olsalar böyle bir başbakanı hükümetten uzaklaştırırlar mı? Bunların neresi ABD karşıtı, neresi millici? Hapisteki generallerden biri olan İlker Başbuğ, Genelkurmay Başkanı olduğunda ABD ile Türkiye arasındaki işbirliğini mükemmelleştirmek görevimdir demedi mi?
Onun gibi generaller, ABD askerlerinin Türkiyede konuşlanıp Irakı işgal etmesine onay veren tezkerenin Meclisimizde reddedilmesinin yanlış olduğunu söylemediler mi? Böyle konuşanlar ABD karşıtı, millici olabilir mi? ABD karşıtı, millici olmak, mesela İran Ordusu gibi ABDye kafa tutmakla olur. Kendi silahımı, kendi uçağımı, kendi füzemi nasıl yaparım diye kafa yormakla olur. Buna kafa yormayıp, Milli Görüş lideri Necmettin Erbakanı nasıl başbakanlıktan uzaklaştırırım diye kafa yoran generallerin neresi ABD karşıtı, neresi millici? Keşke ABDci kirli görüşten değil milli görüşten yana olabilselerdi!
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.