Bu partide öyle bir kimya var ki
CHP Genel Başkan Yardımcısı Gürsel Tekin istifa etti... Hayırlı olsun.
Kendi kararıdır deyip geçelim de tam geçerken "kim kaybetti" biraz da onu düşünelim.
Bu istifadan Kemal Bey ve parti zararlı çıkar.
CHP öyle bir kimyaya sahip ki, işe yarar adamları uzaklaştırmak için fazla bir çaba sarf etmeye gerek kalmıyor.
Zaman içinde kendiliğinden gelişiyor her şey.
Genel Başkan Kılıçdaroğlu istifayı kabul etmeyebilirdi.
"Sen bu partiye lazımsın" demek çok zor değil.
Her istifa kabul edilecek diye bir kural da yok.
*
Kemal Bey "Partiler kişilere endeksli değildir" şeklinde açıklama yaptı.
Kâğıt üstünde doğru görünür.
Ama o kadar basit mi?
"Hayattan rengi alın, geri neyi kalır ki?"
*
Gürsel Bey, istifasıyla ilgili kısa açıklamasında "yollara çıktığını" bildiriyor...
"CHP'ye hizmet etmeye devam edeceğini ve siyasette yenilenmeye ihtiyaç olduğunu" söylüyor.
Bu ne anlama gelir, yakında görürüz.
Bilgisini görgüsünü artırmak için düşmeyecek herhalde yollara.
*
Daha fazla uzatmayalım.
Bu sözler üzerine de "Basın mensupları niye CHP'nin iç işlerine karışıyor?" tepkisiyle karşılaşabiliriz.
Yöneticilerin o tür sitemlerine maruz kalmak istemem.
Ancak yine de bir hatırlatma yapmakta fayda var.
Genel Başkan Yardımcısı Tekin'in istifası, CHP'nin iç işi değildir.
Daha doğrusu sadece o kadarla sınırlı tutulamaz.
İçeride, dışarıda kim varsa herkesi ilgilendirir.
DİLENCİ ÇOCUĞUN MERHAMETİ
Asaf Hâlet Çelebi, mübarek bir Ramazan günü Beyazıt Camii'nde öğle namazını kıldıktan sonra dışarı çıkar.
Bazı tarihî eserleri görmek üzere Sahhaflar Çarşısı'na doğru yönelir.
Bu sırada karşısında küçük bir dilenci çocuk görür.
Çelebi, böyle kutsal günde bir fakir çocuğun gönlünü feth etmek ve hayır duasını almak ister ve çocuğa yüklüce para verir.
Çocuk, parayı cebine koyduktan sonra cebinden bir sürü bozukluk çıkarır, içinden elli kuruş ayırır ve Asaf Hâlet'e uzatır:
"Bunu da siz alın, saçlarınızı kestirirsiniz.
(Mehmet Nuri Yardım'ın "Edebiyatımızın Güleryüzü" adlı eserinin son baskısından.)
KARAKOÇ HASTANEDE
Abdurrahim Karakoç'un hastalığı henüz bitmedi.
Yüce Mevla'dan acil şifalar diliyoruz.
Günlerdir hayırlı haberler bekliyoruz; bir an önce hastaneden taburcu olmasını ve yazılarına devam etmesini...
Bütün sevenlerinin duası onu iyileştirsin inşallah.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.