Uçak güneyde düştü, mesaj kuzeyden
Eceli gelen köpek, cami duvarına siyer. Suriye'nin uçağımızı düşürmesini bu söz iyi özetliyor.
Bir açıdan Beşşar Esed ne yaptığını bilemeyecek durumda.
Ancak Türkiye son derece soğuk kanlı.
İlk andan itibaren Birleşmiş Milletler'den ve ilişki içinde olduğumuz bütün ülkelerden Türkiye'ye itidal çağrısı yapılıyor.
Muhalefet liderleri de hükümetle görüş birliği içinde.
Hemen karşılık verelim, vuralım kıralım diyen yok.
*
Suriye'den yapılan "Türk uçağı olduğunu vurduktan sonra anladık" açıklaması, çocuk kandırma ölçeğinde.
Acemi avcının hikâyesi sanki.
Çalılığın arkasında bir hareket görünce tetiğe basan acemi avcı, arkadaşına bağırıyor:
"Galiba bir kuş vurdum... Fakat emin değilim, tavşan da olabilir. Belki de ayıdır..."
Karşıdan ses gelmeyince gidip bakıyor ki tahminlerinin hiçbiri doğru değil.
Avcı arkadaşını vurmuş.
*
Türkiye ile Suriye'nin dostluğu, daha düne kadar "kan kardeşi" mesabesindeydi.
Ava çıkan iki arkadaştan daha yakındık.
Ne zaman ki Esed raydan çıktı, halkını katletmeye başladı, işte o dakika durum değişti.
Değişiklik sadece bizim açımızdan değil, karşı taraf da bir anda bize kötü bakmaya başladı.
Hâlbuki bir süre önce ABD saldırısından korumak için Türkiye'nin harcadığı çaba, döktüğü ter diplomasi tarihinde örneği görülmemiş boyuttadır.
Davutoğlu ve Erdoğan'ın yürüttükleri aralıksız görüşmeler sayesinde Suriye büyük bir felaketin eşiğinden döndü.
Kurt yavrusu Esed'in o günleri unutmuş olması imkân dışı.
Unutsa bile uçağımızı düşürmeye kendi iradesiyle karar vermesi de aklın ve mantığın çerçevesini aşar.
Lafı dolandırmayalım, bu iş Esed'i aşan boyutta.
*
Meksika'daki G 20 zirvesinde Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile görüşen Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, şöyle söylemişti:
"Şükürler olsun ki aramızda hiçbir sorun yok. Biz ortaya çıkabilecek tüm sorunlara zamanında dikkatle yaklaşarak hızlı şekilde çözüyoruz. İlişkilerimiz çok enerjik ve devamlı şekilde gelişiyor. Tabii ki çalışmaların kapasitesi de büyük. Aramızdaki sorunları açık ve dostça çözmeyi öğrendik."
*
Putin'in bu sözlerini duyunca ilk tepkim "İyi ki aramızda sorun yok... Ya bir de olsaydı!" şeklindeydi.
Vallahi endişeye kapılmıştım.
Çünkü ne zaman bir siyaset adamı "Benzine zam düşünmüyoruz" dese, kısa süre sonra zam geleceğini bilirim.
"Doğalgaza zam yok" dendiğinde de çok geçmeden fiyatlar artar.
Aynı şekilde bir siyaset adamı "Aramızda sorun yok" diyorsa, bendeniz huylanırım.
Nitekim Putin'in açıklaması üzerinden saatler geçmişti ki uçağımız düşürüldü.
Rus füzeleriyle.
Füzeler Rus malı da, o uçağı düşüren irade "ne malı"?
Kanaatim odur ki Rusya bize açıkça mesaj veriyor.
"Bu işe bulaşmayın, sonu fena olur. İşte örnek."
*
Uçağımızı kaybettik. Geçmiş olsun.
Kazaydı mazaydı açıklamaları mühim değil. Tazmin edilir, merak edilecek yanı yok.
NATO toplantısından da iki satırlık açıklamanın ötesinde bir şey beklemeyin.
Şu an için en önemli husus, kayıp pilotlar. İnşallah pilotlarımız sağ salim bulunur.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.